1. HABERLER

  2. HABER

  3. Dalan, Ergenekon Soruşturmasını Sordu
Dalan, Ergenekon Soruşturmasını Sordu

Dalan, Ergenekon Soruşturmasını Sordu

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada savunmasını yapan Özel Yılmaz, MİT İzmir Bölge başkanlığı görevine 8 Nisan 2009'da atandığını anlattı.

16 Temmuz 2010 Cuma 04:17A+A-

Yaklaşık 1 ay sonra bir gazetede 'Bedrettin Dalan'a kaç dediği' şeklinde haberlerin çıktığını dile getirdi. Bunun üzerine üst makamları ile temasa geçerek asılsız iddialar karşısında ne yapması gerektiğini sorduğunu anlattı. Kendisine beklemesinin söylendiğini belirtti. Bu olay nedeniyle kendisi hakkında kurum tarafından bir soruşturma yapılmadığını aktardı. Bedrettin Dalan ile sınırlı sayıda, bayram gibi özel günlerde karşılaştığını kaydetti. Dalan'ın oğlu Barış Dalan'ın, diğer tutuksuz sanık İlhami Ümit Handan vasıtasıyla kendisini arayarak görüşmek istediklerini söylediğini ifade eden Özel Yılmaz, şöyle devam etti: "Dalan'ın yurtdışına çıktığından bilgimiz olmadı. Oğlu aradığında da bilmiyordum. Makamlarıma görüşmek istediklerini ilettim. 'Sosyal tesislere çağır görüş, neticesini bildir' dediler. İstanbul'daki sosyal tesislere kendilerini davet ettim. 15-20 dakika, 1-2 bardak çay içme süresince sohbet ettik. Babasının 1 hafta önce sağlık sorunları nedeniyle yurtdışına gittiğini söyledi. Ergenekon'dan arandığını, tutuklanıp tutuklanmayacağını, bilgimiz olup olmadığını sordu. Oğluna 'Biz bu konunun dışındayız, bu konuyla alakamız yok, sadece davaya bakan savcılar ve emniyet görevlileri bilir' dedim. 'Cerrah bize yardımcı olur mu?' diye sordu. 'Cerrah bile bilmez' dedim. Dalan'ın Ergenekon'dan aranması konusunu öğrenip öğrenemeyeceğimi sordu. Ben de münasip bir dille olamayacağını anlattım. Görüşmenin ertesi günü Ankara'ya yazılı bir şekilde bunları bildirdim. Ancak Dalan'ın 1 hafta önce değil de daha önceden gittiğini öğrendik. Hiçbir zaman için dışarıya bilgi vermedim. Dalan ile bu konuda görüşmedim.''

Rahatsızlığı nedeniyle İlhami Ümit Handan'ın kendisini aradığını ifade eden Yılmaz, "Konuşurken 'Başkana veriyorum', dedi, Dalan da 'Geçmiş olsun' dedi. Dalan'ın hastanesinde anjiyo oldum. Stent takıldı. Parasını da ben verdim. Dalan ile 3-4 kere görüştüm. Siyasi görüşünü bilmem.'' diye konuştu.Duruşmada söz alan Dursun Çiçek ise ihbar mektuplarının, içerikleri birbirinden farklı konuları kapsadığı için bir kişi tarafından hazırlanmasının mümkün olmadığını, istihbaratçılar tarafından hazırlanabileceğini savundu. (ZAMAN)

HABERE YORUM KAT