M. Nedim Hazar

M. Nedim Hazar

Yazarın Tüm Yazıları >

Ceza

12 Eylül 2009 Cumartesi 00:31A+A-

Kavramları iğdiş ettikleri için, şimdi ne kadar yırtınsalar da kimsenin taktığı yok çığlıklarını. Hiç kızmasınlar, zira kendi elleriyle hazırladılar bu durumu.

Rekabet ile şeytanî düşmanlığı aynı şeymiş gibi gösterdiler yıllar boyu. Rakiplerini ezmek için ellerindeki tüm imkânları kullanırken de, minicik menfaatleri için en olmadık çamları devirmeye kalkışırken de aynı ölçüsüzlük ve insafsızlık ile hareket ettiler.

Kendilerini ne tür bir nefret objesine dönüştürdüklerini göremeyecek kadar gözlerini karartmışlardı. Daha düne kadar böyleydi bu. Şimdi hiç, "bize ceza kesildi diye AB'ye almayacaklar" şeklinde komik duruma düşürmesinler kendilerini. Birilerinin ürettiği sahte belgeleri, "karargâh içi" çamurları manşetten çakınca, yetmedi, "Alçakları tanıyalım" başlığıyla sıvayınca alacaklardı öyle mi? Yazar-çizer takımıyla gün boyu Ergenekoncu ağzıyla konuşup, 24 saat Avrupa Birliği'ne küfredenlerin bunu önemsemeleri de ayrı bir ironi...

Şahsen korkarım bu kadar büyük pis işlere bulaşmaktan. Para pul işiyle medya işi bu kadar iç içe geçmişse, değil bizi babalarını bile harcarlar diye düşünürüm. İşin içine "çıkar" girince meslek etiği filan fonda martı olarak kalır. Kâğıt mevzuunda da aynı hisleri yaşamıştım, bu vergi cezası işinde de aynı. Efendime söyleyeyim, kurşun kalemle evrak tahrif etmekten, yabancı sermayeye hisse devri için olmadık taklalar atmaktan bilmem neye kadar... Hakikaten anlamam ve çekinirim... Büyük işler, büyük paralar, büyük dolaplar, büyük hırslar bunlar... Bu kadar filleşme kavgasında değil memleketi, gezegeni bile yakabilecek kadar gözlerin döneceğini bilirim zira...

Ama kardeşim, şu holding medyasının tetikçilerinin meseleyi "basın özgürlüğü" düzlemine yıkmaya kalkışmasına gülmemek de elde değil. Onlardan daha âlâ kim bilebilir ki, patronlarının menfaati istikametinde icraat yapılsa bırakınız muhalefeti, özgürlüğü, her gün "lay lay lom" olacağını. "Holdinge her devir düğün bayram" diye bir Türk medya atasözü var sevgili okur!

Hangi muhalefet, hangi basın özgürlüğü, hangi demokrasi mücadelesi? Bu kavramların karşısında aslanlar gibi yine bu grubun başı çektiğini yerli yabancı herkes bilmiyor mu? İnsan birazcık utanır bu kavramları diline dolarken değil mi? Şimdi hükümetten biri kalkıp, "sevgili holding tetikçileri, siz öyle diyorsunuz ama dediğiniz mantık doğru olsa, bize en çok küfreden ve her gün aleyhimize haber, yorum yayınlayan Cumhuriyet gazetesine bu ceza kesilirdi" dese ne diyecek bu leşkerler?

Başta kendi patronları olmak üzere, bu ülkede yaşayan her birey çok iyi biliyor ki, bu mesele özgürlük meselesi filan değildir. Para meselesidir para!

Birileri kanun esnekliklerini, mevzuat açıklıklarını, bilmem neyi kullanarak daha çok para kazanmak, daha az vergi ödemek, bilmem ne yapmak için birtakım şeyler yapmışlar (ki bunu onlar da kabul etmek zorunda kalmıştır) ve "nasıl olsa kimse bizden hesap soramaz" havasında oldukları için bugün çok sinirlenmişlerdir. Hatırlar mısınız bilmem? Bunların bir üst düzey elemanı ile bir memur arasındaki bir görüşme medyaya yansımıştı. "Çekirdek parası" filan türü bir geyik dönmüştü aralarında. Hemen ertesi gün nasıl da babalanmıştı üst düzey elemanları! Hani dersiniz ki, o konuşmayı yapan biziz ve utanması gereken de başkası!

Toparlıyorum; holding basını boşu boşuna kendini paralamasın. Demokrasi ve özgürlükler hakkında en son laf söyleyecek olanların kendileri olduğunu çok iyi biliyorlar. Şimdi buraya tek tek yazarak vaktinizi almayayım, lakin bu ülkedeki karanlığın koyulaşıp uzaması, özgürlüklerin kısıtlanması için en şahane desteği onlar verdiler. Bir sefer özgürlük ve muhaliflikten onların anladığı şey ile bu kavramların gerçek anlamı farklı. Kimse ticarî entrikasını özgürlük kılıfına sokmaya kalkışmasın, bu milletin karnı tok.

ZAMAN

YAZIYA YORUM KAT