1. YAZARLAR

  2. Abdulhamit Bilici

  3. Azınlığı öldür, Batı'yı kazan!
Abdulhamit Bilici

Abdulhamit Bilici

Yazarın Tüm Yazıları >

Azınlığı öldür, Batı'yı kazan!

21 Kasım 2009 Cumartesi 03:08A+A-

AK Parti'yi iktidardan uzaklaştırmayı kafaya koymuş çevrelere kalsa, onların en mümeyyiz vasfı bağımsız olmaktır. Sloganlarına baksanız, "Tam bağımsız Türkiye" derler. AK Parti ve Gülen Hareketi gibi hasımlarına en fazla diş biledikleri husus da bu hareketlerin dışarıyla bağlantılarıdır. Sakıncalıdırlar, çünkü kökleri dışarıdadır. Ama kendileri iliklerine kadar bağımsız ve bağlantısızdır.

Meselenin içyüzünü bilenler, bu çevrelerin başkaları hakkında dile getirdiği 'kökü dışarıda' argümanların koordine edilmiş bir karalama kampanyasından ibaret olduğunu, kendileriyle ilgili 'bağımsızlık' böbürlenmesinin de temelsiz bir iddiadan ibaret olduğunu iyi bilir. Sözde Amerika'ya diş bileyen bu çevrelerin, darbe senaryolarına Washington'dan onay almak için ne kadar yüz suyu döktükleri, onay alamayınca da nasıl büyük hayal kırıklığı yaşadıkları artık herkesin malumu.

'Taksim'de kanlı bomba', 'Anayasa Mahkemesi başkanına suikast' gibi, Hudson Enstitüsü'nde konuşulan senaryoları unuttuk mu? Ya da "PKK'lılar seçim öncesi teslim edilmesin, AK Parti'ye yarar" gibi vatanseverlikle asla bağdaşmayacak beyanlar hafızalardan silindi mi?

Sürekli bir dış onay peşinde olduklarını kendileri inkâr etse de Washington'da Türkiye adına dönen kulisleri bilen isimler, bu çabaları çoktan deşifre etti. Bir dönem ABD'nin Ankara büyükelçiliğini yapan Morton Abramowitz, Türkiye'de AK Parti'yi iktidardan uzaklaştırmayı kafaya koyanların sık sık Washington'a gelerek, hükümetin ayağının altındaki halının çekilmesi ricasında bulunduğunu açıkça yazmıştı.

Bu çevrelerin içeride ve dışarıda kullandığı taktik, birbirinin tam zıddı. İçeride yaptıkları propaganda, AK Parti'nin Batı'nın taşeronu olduğu yönünde. AK Parti'nin reformları yüzünden misyonerler her yerde cirit atıyordu; Müslüman gençler akın akın din değiştiriyordu; ülke toprakları dönüm dönüm yabancılara satılıyordu; her yerde yeni yeni kiliseler açılıyordu.

Ama aynı çevrelerin Batı başkentlerindeki söylemi ise bunun tam tersiydi. İçeride 'Batıcı' diye suçladıkları iktidar, dışarıda Batı karşıtı ve İslamcı diye yaftalanıyordu. AK Parti'nin gizli ajandasının olduğu, laikliğin elden gittiği, Türkiye'nin hızla İran'a benzediği, Batı'dan yüz çevirdiği, ülkenin faşizme kaydığı, modern kadınların ve azınlıkların artan dinî baskıdan rahatsız olduğu tekrarlanıp duruyordu.

O kadar tuhaf ki, Türkiye'nin Batı'ya sırtını döndüğünü iddia edenlerle; hükümetin Batı'nın planlarını icra ettiğini söyleyenler aynı isimlerdi.

Taraf Gazetesi'nin deşifre ettiği Mart 2009 tarihli 'Kafes Eylem Planı', bu çevrelerin Batı'yı ikna etme çabalarının sadece propagandayla sınırlı olmadığını, bu argümanlarını destekleyecek hadiseleri bizzat oluşturmayı da kapsadığını kanıtlıyor. Ergenekon tutuklusu emekli Binbaşı Levent Bektaş'ta ele geçirilen planın öncelikli hedefi, Batı'yı hükümete düşman etmek.

Onlara göre, Batı'nın AK Parti hükümetini gözden çıkarmasını ve bunu yapacak cuntacılara onay vermesini sağlamanın en kestirme yolu, Türkiye'nin faşizan bir İslami çizgiye kaydığını uygulamalarıyla göstermek. Ayışığı, Yakamoz, Eldiven gibi darbe girişimlerinin, Batı'dan onay alınamadığı için akim kaldığını gören yeni kuşak cuntanın durumdan çıkardığı vazife bu. Batı'nın birinci dereceden dikkatini çekecek azınlıklara yönelik suikastlar yapmanın, ısrarla gayrimüslimleri hedef almanın ve bunları AK Parti ve İslamî grupların üzerine atmanın başka ne amacı olabilir?

Gerçekten de eylem planı baştan sona, gayrimüslimleri hedef alıyor. Gayrimüslimlerim isim ve adreslerinin tespiti, Agos Gazetesi civarına bomba, gayrimüslim mezarlıklarına saldırı, gayrimüslim işadamı veya sanatçıları kaçırma, Adalar vapuruna bomba, azınlık mahallelerinin duvarlarına tehdit yazıları... Batı'dan darbe planlarına onay koparabilmek için kendi hükümetine, kendi toplumuna savaş açmak; kendi vatandaşlarının canına kıymak, ne kadar bağımsızlıkçı ne kadar milliyetçi siyaset beyler...

ZAMAN

YAZIYA YORUM KAT