Suriye’de süren iç savaşta, yabancı savaşçılar sorunu uluslararası bir hal aldı. IŞİD’e yapılan yoğun katılımların yanı sıra, rejim güçleri tüm dünyadan lejyoner takviyeleriyle güçlendirilmeye çalışıyor. Bir diğer yabancı katılımların adresi ise PYD/PKK’nın silahlı örgütü olan YPG.

Ayn El Arab saldırısı ile Batılılar gelmeye başladı

YPG’ye yabancı katılımlar, IŞİD’in Ayn El Arab (Kobane) kuşatmasıyla birlikte başladı. Danimarka, Hollanda, Avusturya, İngiliz hatta Afrikalılardan oluşan yabancı askerler Suriye’de YPG saflarında savaşıyor. Türkiye’den de bazı sol örgütler Suriye’nin Kürt bölgelerine savaşçı götürüyor.

PYD/PKK'nın silahlı örgütü YPG'ye Ayn El Arab süreci ile başlayan Batılı militanların katılımından daha önce Irak'taki PKK kampları bölgeye kaydırılmıştı. 24 Temmuz 2013 tarihinde Kandil'den getirilen PKK militanlarının Suriye - Irak sınırını geçişi görüntülenmiş ancak görüntüler internetten kaldırılmış ve ajanslardan geri çekilmişti.

İsrail, İngiltere ve Fransa'dan geldiler

YPG'nin yabancı militanlarının arasında en çok katılım İngiliz ve Amerikalılardan olurken Fransa'dan gelenler de çoğunluğu oluşturan gruplardan.

Amerika'dan katılanların çoğunluğunu eski ABD askerlerinin oluşturduğu YPG militanları bölgeye IŞİD ile savaşmaya geldiklerini söylüyorlar. Türkiye'nin stratejik müttefiki olarak gördüğü ABD'nin vatandaşlarının PKK'nın Suriye uzantısı olan PYD - YPG'ye katılması ise Türkiye tarafından sessizlikle karşılanıyor.

PYD / PKK'nın Suriye'deki silahlı kolu olan YPG'ye katılanlar arasında İsrailliler de var. İsrailli bir asker olan Gill Rosenberg ise bunların en tanınmışları. IŞİD'e esir düştüğü şeklinde asparagas bir haberle gündeme gelen Gill Rosenberg'in İsrail ordusunda görev yaptığı sıradaki fotoğrafı da medyaya sızmıştı.

İsrail ve Amerika'dan PYD / PKK'ya katılanların bölgedeki faaliyetleri sırasında Abdullah Öcalan posteri önünde çekinmeden poz verdikleri fotoğraflara rağmen Türkiye bu konuda herhangi bir girişimde bulunmadı. Yabancı savaşçı sorunu üzerinden her fırsatta baskı altına alınan Türkiye ABD'li ve İsrailli bu kişileri gündeme hiç getirmedi. Eski bir ABD askeri olan Jeremy Woodard'ın aşağıdaki karesi Türkiye'de dikkate alınmadı.

Jeremy Woodard'ın dışında toplu şekilde Abdullah Öcalan posteri önünde poz veren YPG'nin yabancı militanları bölgedeki etnik temizlik çalışmalarını sürdüren örgütün ABD ve diğer Batılı ülkeler ile iletişimini de sağlıyor.

Dünyanın gözü önünde oynanan Kuzey Suriye'de Batı kontrolündeki bir Kürt devletinin temellerinin atılmasına olanak veren Ayn El Arab tiyatrosu sırasında çeşitli Batılı ajanslara konuşan YPG'nin yabancı militanlarından İngiliz kökenli James Hughes ve Jamie Read, İngiliz basınına, dünyaya en büyük tehdidin IŞİD tarafından geldiğini bu nedenle Suriye’ye savaşmaya geldiğini açıkladı. İki asker “Rojava Kürt Halk Koruma biriminde hizmet ettiklerini” söyleyebiliyordu.

Türkiye ise tüm bunlara karşı Ayn El Arab sürecinde PYD / PKK'dan yana tavır sergiliyor; silah, kumanya ve askeri teknik destek veriyordu. Son günlerde yaşanan olaylar ile yaptığı hatanın farkına varan Türkiye halen Türkiye'ye çok rahat giriş çıkış yapan YPG'nin yabancı militanlarına müdahale etmiş değil.

Yabancı Militanlar Konusunda Tehlike Sadece PYD / PKK mı?

PYD / PKK bünyesinde Suriye'de faaliyet gösteren yabancı - Batılı militanların sadece bölge içinde bir tehlike oluşturduğunu söylemek ise gerek istihbarati gerekse politik açıdan 'bilinçli bir görmezden gelme' olur. Ayn El Arab süreci ile beraber yabancı militanların bölgeye akışında Türkiye'deki sol silahlı örgütleri de etkin bir rol oynadı.

MLKP ve TİKKO gibi Sol merkezli örgütler de Ayn El Arab'ta PYD / PKK ile beraber hareket ederken yabancı militanların bu örgütler içinde de aktif bir ol alması Türkiye'nin gelecek dönem iç güvenliği sorunu haline geldi. Ancak Türkiye bu konuda da gereken politik tavrı ve gündemi oluşturamadı.

Sol örgüt tabanı ile Suriye'de PYD / PKK saflarına MLKP örgütü üzerinden taşınan İvana Hoffman bunlardan sadece biriydi. Ayn El Arab çatışmaları sırasında hayatını kaybeden İvana Hoffman Avaşin Tekoşin kod adı ile MLKP kadrolarından PYD / PKK adına savaşan bir militandı.

Sol örgütlere ve PYD / PKK'ya yakın haber sitesi Yeni Özgür Politika'nın 14 Mart 2015 tarihli haberinde İvana Hoffman'ın silahlı sol bir örgüt üzerinden bölgeye gelişi şu şekilde anlatılıyordu.

Tüm bunlara rağmen Türkiye PYD / PKK'nın Türkiye üzerinden giriş çıkış yapan ve bazı sınır yetkilileri ile bilgi alış verişi yapan bu yabancı savaşçılar konusunda herhangi bir yaptırım uygulamadı. PKK'nın uzantısı olan ve MLKP, TİKKO gibi radikal örgütlerin uluslararası bir etki alanına ulaşmasını sağlayan PYD'ye desteğe devam etti. Gelinen noktada ise Kuzey Suriye'deki etnik / demografik savaşın deşifre olmasıyla Türkiye pek çok açıdan geç kaldığını anladı. Ancak her şey göz önünde olmuştu.

HABER VİDEOSU

Kaynak: Genç Öncü