ABD Başkanı Barack Obama'nın savaşçı Amerikan güçlerinin Ağustos 2010 yılı sonunda yani 19 ay sonra çekileceğini ilan etmesi, Amerikalıların oğul Bush döneminde ABD ve dünya için karanlık bir dönem sonrası değişim umuduyla seçtiği vaatlerinden ilk geri adım atıştır.

Obama, başkanlığa gelmesi sonrası çekilme için sadece 16 ay belirlemişti. Hatta Obama bu açıklamasıyla şu gerçeği su yüzüne çıkardı: Bahsini ettiği çekilme, tam çekilme değil, güçlerinden bir kısmının çekilmesi ve 50 bin askerin Irak'ta kalmasıydı. Bu açıklamanın pratik tercümesi çekilme değil, güçlerin azaltılması anlamına geliyor. Özellikle de Obama Iraklı liderlere selefi Bush yönetiminin koyduğu güvenlik anlaşmasına uygun olarak güçlerini nihai şekilde çekme takvimini hayata geçireceğini teyit etmişken...

ABD Savunma Bakanı Robert Gates'in açıklamaları durumu daha da kötüleştirdi. Gates, Obama'nın planının esnek olduğunu ve düzeltilebileceğini ifade etti. Yani bu yönetim, vaatlerinden geri adım atmakla yetinmedi ve çekilmenin ertelenmesi için abartılan 'toprak üzerindeki şartlar' gerekçe gösterilerek işgalin süresinin uzama ihtimali söz konusu. Obama geçen cuma çekilme kararını açıklamadan önce ortada çekilme takviminin yanı sıra ABD-Irak güvenlik anlaşması etrafında açık bir ihtilaf vardı. Obama'nın başkan seçilmesi öncesi ve sonrasında neredeyse siyasî veya askerî bir yetkilinin başta güvenlik şartlarının kırılganlığı olmak üzere birçok gerekçeye dayanarak çekilmeye farklı takvim vermediği tek bir gün geçmedi. Hatta durum Washington siyasetçilerinin ve askerlerinin açıklama kaosu çerçevesinde atıştıkları bir müzayede veya oyunu andırır oldu.

İşin ilginç yanı, halihazırdaki yönetim tıpkı önceki yönetim gibi Irak'ta demokrasinin gerçekleştiğinden ve örnek alınacak bir model haline geldiğinden dem vuruyor ama ardından askerî ve siyasî liderleri güvenlik şartlarının kırılganlığından, Irak güçlerinin işlerin yularını eline almaya kadir olmadığından, daha fazla destek ve eğitime ihtiyaç duyduğundan bahsediyorlar. Irak tarafında ise Irak liderleri Beyaz Saray'ın efendisinin kararını takviye edici bir zafer görerek kutladılar. 'Yeni Irak'ın liderlerinin işgalin ömrünü uzatma noktasında rolleri olduğunu uzak ihtimal görmüyorum. Özellikle de halihazırdaki hükümet, Obama'nın seçilmesi öncesi hızlı çekilme etrafındaki planına Irak hükümetinin boşluğu dolduramayacak olması sebebiyle karşı çıktığını birkaç kez açıklamıştı.

Maliki'nin ocak ayından bu yana yaptığı açıklamalar değişti, merkezî devletten ve hükümetinin güvenlik boşluğunu doldurma gücünden çokça konuşur oldu. Bu açıklamalar geçen yerel seçimler bağlamında seçim propagandası temelinde anlaşılabilir. Şu an ise partilerin ve milis güçlerinin içişleri ve savunma bakanlığı organları üzerindeki kontrollerinin, iç hesaplaşmalarını görmelerinin ve tuzaklar kurmalarının gölgesinde bu şartlarda bir devlet nasıl olur da kendi güvenliğini kontrol altına alabilir ve vatandaşlarını koruyabilir? Oysa Yeşil Bölge'deki yetkilileri dahi koruma talebinde bulunmaktalar!

Halihazırdaki hükümetin ilk yapması gereken, her iki bakanlığı temizlemek için hızlı adımlar atması. Evet, hükümetin bu alanda çabaları var, ancak yeterli değil. Temizleme adımlarına ordunun ve polisin Irak ulusal kimliği temelinde yeniden yapılandırılmasına hız verir ise çekilme doğal bir sonuç olacaktır. Ancak temel vasileri belirli bir mezhep, parti ve kimlik olan bir ordunun ve polisin gölgesinde ABD'nin çekilmesi daha çok ertelenecektir. Şu an yaşanan bu.

(Birleşik Arap Emirlikleri gazetesi El Haliç, 3 Mart 2009)

ZAMAN