HAKSÖZ HABER

Dindarların giyim kuşam konusundaki hassasiyeti seküler kesimler tarafından hep “gericilik” ithamı ile mahkum ediliyor. İşin özünde insan onuruna yakışan bir giyimi tercih etmek için illa dindar olmaya gerek yok!

Müslüman olmadığı halde vücudunu teşhir etmekten çekinen insanlar da var. Başörtüsü ise bu noktada Müslümanlığın nişanesi haline geliyor. Şimdilik bağlamın dışında bırakarak şunu belirtmek isteriz ki beden teşhir etmek ciddi psikolojik ve ahlaki bir sorundur. Türkiye’de bu işi yapanların kendilerini konumlandırdıkları yerin oldukça ideolojik olduğunu da ifade etmek gerekiyor. Çıplaklığı başkalarının hassasiyetleriyle çatışmak için kullanıyorlar!

Yeditepe Üniversitesi bilindiği üzere muhafazakar insanlara yakın bir üniversite değil. Seküler çizgiye yakın olan üniversite kurumsal ciddiyeti göz önüne alarak yaz aylarında çalışanlarına ‘kılık kıyafet’ yazısı göndermiş. Gayet anlaşılır hassasiyetlerin vurgulandığı yazı Cumhuriyet’i çılgına çevirmiş!

Üniversite çalışanı olduğunu iddia eden birisiyle yaptıkları görüşmede sihirli bir kelime geçiyor: Gerici. Yazıyı gönderen üniversite yönetimi ayrımcılık ve gericilikle suçlanıyor.

Üniversite rektörünün kadın olması ise Cumhuriyet’i daha fazla sinirlendirmiş… Sanki kadınlar teşhirciliğe karşı çıkamazlar! Üniversite çalışanlarına gönderilen metinde sadece kadınlar için dekolte uyarısı yok, erkekler için de şort uyarısı var. Bu nokta da tebriki hak ediyor!

Yeditepe Üniversitesinin yolladığı yazı birçok kuruma örnek olacak cinsten. Teşhirciliği ve çıplaklığı maharet bilen Cumhuriyet ise demagoji peşinde koşmaya devam etsin!