Eylemde konuşma yapan Psikiyatri Uzmanı Dr. Mücahit Gökduman, Gazze’de dünyanın gözü önünde aylardır bir katliam yaşandığını, İsrail’in insanlık tarihinde işlenmemiş suçlara imza attığını söyledi.

Gökduman, “Gazze’de acı, kan, gözyaşı ve zulüm olduğu kadar sabır da var, direniş de var, tevekkül de var!” diye konuştu. Doktor; Suşehri sağlık çalışanları olarak tıbbi ve teknik anlamda birçok imkana sahip olduklarını, Gazze’deki sağlık çalışanlarının bunların neredeyse hiçbirine sahip olmadığını söyledi. Gazze’de ameliyatların anestezi olmadan yapılmak zorunda kaldığını ifade eden Doktor, oradaki sağlık çalışanlarının hastalarının sağlığı ile eş zamanlı olarak kendi cangüvenliklerini düşünmek zorunda kaldıklarını vurguladı.

Gazze için kısa vadede eylemlere, yardımlara ve boykota devam etmemiz gerektiğini söyleyen Gökduman, sözlerini Gazze ve benzeri coğrafyalara kalıcı yardımlar götürebilmek için mesleğimizde ilerlememiz, bilimde ve teknikte gelişmemizin önemine dikkat çekerek sonlandırdı.

Grubun basın bildirisini okuyan Diş Hekimi Merve Matur’un sunumuyla eylem sona erdi.

Basın bildirisi tam metin:

 GAZZE'DE İNSANLIK ÖLMESİN!

İsrail’in 2023’ün Ekim ayında Gazze Şeridi’ne yönelik önce hava saldırıları, ardından kara harekâtı şeklinde devam eden işgal girişimi 7 ayı aşkın süredir şiddeti tırmanarak sürüyor. Bu süreçte çok sayıda çocuk, kadın, yaşlı ve sivil hayatını kaybetti. Ayrıca halkın önemli bir kısmı göç etmeye zorlandı. İsrail savaş hukukunu tamamen ayaklar altına alarak dokunulmazlığı olan hastaneler, sağlık kuruluşları, ibadethaneler gibi özel mekânlara da saldırılarda bulundu.

Gazze Şifa Hastanesi başta olmak üzere birçok sağlık kuruluşu sistematik olarak bombalandı. Yaralıların, yoğun bakım ihtiyacı olan insanların, bebeklerin tedavi hakları ihlal edildi. Hatta bu insanlar en temel insani ihtiyaçlarından mahrum bırakıldılar. Buna rağmen sağlık personeli birçok mensubuyla imkânları ölçüsünde sağlık hizmeti vermeye devam etti. Görünen o ki Gazze;  yaraların, acıların ve gözyaşının mekânı olduğu kadar insani değerlerin yaşatıldığı bir yer oldu. Gazze, halkıyla olduğu kadar sağlık çalışanlarıyla da hayata yeniden tutunma çabalarına öncülük etti.

Bizler sağlık çalışanları olarak yaptığımız işin ne kadar sabır, özen ve çaba gerektirdiğini biliyoruz. İnsan hayatına dokunmak ve onun iyiliğiyle meşgul olmak birçok açıdan oldukça zorlayıcı tecrübeler içeriyor. Dünya üzerinde normal bir şekilde işleyen sağlık kuruluşlarında bile bu zorluklar yaşanırken; Gazze gibi yeterli sağlık çalışanının olmadığı, mevcut çalışanların da can güvenliğinin bulunmadığı ve ilaç ve tıbbi malzeme gibi ihtiyaçların oldukça sınırlı olduğu bir coğrafyada sağlık hizmeti sunmak soylu ve onurlu bir eylemdir.

Dünya halklarının ve onurlu insanların aylardır seslendirdiği üzere biz de Gazze’de yaşanan işgali ve soykırımı reddediyor, her zaman Gazze halkının yanında olacağımızı beyan ediyoruz. Biz insanlık onuruna inanan ve bunun için mücadele eden sağlık çalışanları olarak Gazze halkının ve sağlık çalışanlarının onurlu duruşunu selamlıyoruz.