Türkiye seçimle meşgul olurken Kahire’de 8-9 Haziran tarihlerinde “Suriye’de siyasi çözüm için” Suriye Muhalefeti Konferansı gerçekleştirildi.
Halit Hoca başkanlığındaki Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK), Mısır’ın düzenlediği bu konferansı boykot etti.
SMDK’ya alternatif bir yapı oluşturma çabalarının ürünü olan konferansın başlıca katılımcıları arasında PYD ve YPG’nin olduğunu söylemeye gerek yok.
Kahire’deki konferans, Mısır-Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ekseninin Beşşar el-Esed sonrası için yaptığı “karşı devrim” planlarının bir parçası.
Devrimi çalma, rejimi kurtarma veya en azından devrimcileri iç savaşla meşgul etme hazırlığı.
Plan, Suriye devrimini olduğu kadar Türkiye’yi de hedef alıyor.
SMDK’nın karşısına rakip siyasi bir oluşum çıkarma çabalarının bir adım sonrası, Libya’da olduğu gibi Suriye’de de bir “Hafter” ortaya çıkmasıdır.
SMDK’ya dahi mesafeli olan devrimcilerin Kahire’de oynanan tiyatroyu onaylaması beklenmemeli.
Suriye Devrimcileri Platformu, konferansın hedeflerinin ve Mısır yönetiminin rolünün şüpheli olduğuna dikkat çekti.
Konferansı ve alınan kararları tanımadığını açıkladı.
Suriyeli 150 civarında politikacı ve aktivistin katıldığı konferansa destek ve övgü ise Moskova’dan geldi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı, konferansla ilgili yayınladığı bildiride, Kahire’de düzenlenen konferansın “muhalefeti birleştirme” yolunda atılmış önemli bir adım olduğunu öne sürdü ve bölgenin istikrarı için Mısır’ın Arap ülkeleri arasında yükselen rolüne övgüde bulundu.
Bu arada sanırım sorulması gereken en önemli soru, Riyad’ın bu tablonun tam olarak neresinde durduğuyla ilgili.
Suriye konusu, Mısır’daki Sisi yönetimiyle Suudi Arabistan arasındaki en önemli anlaşmazlıklardan biri.
Suudi Arabistan, Beşşar el-Esed ve kanlı rejiminin Suriye’nin geleceğinde yeri olmadığını söylerken, Mısır’ın cunta yönetimi Baas rejiminin yeniden yapılandırılarak ayakta tutulması gerektiği görüşünde.
Suriye konusunda Ankara’ya yakın bir yerde duran Riyad, önümüzdeki günlerde muhalefeti bir araya getirecek önemli bir toplantıya ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.
Bu nedenle Kahire’deki konferans Suudi Arabistan’da “rol çalma”, “meydan okuma” ve “Riyad konferansını baltalama” çabası olarak algılandı.
Mısır’da yayınlanan darbe yanlısı el-Şuruk gazetesi, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el-Cubeyr’in Kahire ziyaretinin ardından yayınladığı ve resmi kaynaklara dayandırdığı haberde, Kahire ve Riyad arasında gizliden devam eden anlaşmazlığın gün geçtikçe büyüdüğünü, Suudi Arabistan’ın Suriye ve Yemen’de Müslüman Kardeşler’i yönetime getirmeye çalıştığını, Mısır’ın ise buna karşı çıktığını yazdı.
Haberde, Kahire’nin Riyad’a Suriye ve Yemen sorunlarının çözümü konusunda Suudi Arabistan’ın Müslüman Kardeşler’in rolünü “abartması” nedeniyle Mısır’ın duyduğu endişeyi ilettiği öne sürüldü.
Suudi Arabistanlı yazar ve analist Halit el-Dakhil de el-Hayat’ta Pazar günkü “Mısır’ın endişelendiren endişesi” başlıklı yazısında Suudi Arabistan’ın tercihleri konusunda Mısır’ın endişe içinde olduğuna dikkat çekti.
Riyad’ın desteğini almadan Mısır’ın tek başına ve hatta BAE’nin desteğiyle başarılı olabilmesi mümkün değil.
Suriyeli devrimciler yine de Suriyeli bir “Hafter” ile karşılaşmamak için önlemlerini şimdiden almalılar.

Diriliş Postası