Sayman'dan Osman Can'a Destek
Demokrat Yargı Birliği Eşbaşkanı Osman Can'ın, "Mahkeme bazı maddeleri iptal ederse, yok hükmündedir. Hükümet kaale almadan referanduma gitmelidir." görüşüne eski İstanbul Barosu Başkanı Doç. Dr. Yücel Sayman'dan destek geldi.
Maddeler değişmediği için anayasa paketinin henüz yürürlüğe girmediğini belirten Sayman, bu sebeple Mahkeme'nin referandum öncesi maddeleri teker teker inceleyemeyeceğini vurguladı. Anayasa Mahkemesi'nin yalnızca referanduma sunmaya yönelik maddeyi görüşebileceğini kaydeden Sayman şu değerlendirmelerde bulundu: "O kanunu da ya toptan iptal eder ya da etmez. Ama paketin içine girip tek tek maddeler ile ilgili karar veremez. Verirse geçersizdir, referanduma sunulur. O bakımdan Osman Can'a katılıyorum.''
Anayasa'da değişiklik getiren düzenlemelerin henüz yürürlüğe girmediğini belirten Sayman, "Anayasa'nın o maddeleri değiştirilmiş değil. Onun için mahkeme teker teker maddeleri referandum öncesi inceleyemez. Hukuk alanına girmiş herhangi bir düzenleme yok." tespitlerini yaptı. Sayman, Anayasa Mahkemesi'nin yalnızca referanduma sunmaya yönelik çıkarılan kanunu inceleyebileceğini kaydetti ve "O kanunu da ya toptan iptal eder ya da etmez. Ama paketin içine girip tek tek inceleme yapamaz." değerlendirmesinde bulundu. Mahkeme'nin ancak referandum sonrası gerekli bir durum varsa denetleyebileceğine işaret eden eski Baro Başkanı, bunun da ancak şekil bakımından olabileceğinin altını çizdi. Yani referanduma sunulmasında şekil bakımından bir aykırılık olmaması halinde yine denetim yetkisinin olmadığını dile getirdi.
Yücel Sayman'ın vurgu yaptığı bir başka nokta da 'şekil şartı'yla ilgili. Anayasa Mahkemesi paketi sadece şekil yönünden inceleyebiliyor. Fakat eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, Anayasa'nın değiştirilemez ilk üç maddesine aykırı hususların iptal edilmesi halinde bunun 'esas'a girmeyeceğini, 'şekil' yönünden iptal edilmiş olacağını öne sürmüştü. Sayman ise Mahkeme'nin anayasa değişikliğini ilk 3 maddeye aykırı olsa bile denetleyemeyeceğini savundu. Anayasa'nın 148. maddesinin bunu net bir şekilde ortaya koyduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Anayasa Mahkemesi bu değişikliğin hukuk devleti ilkesini ortadan kaldırdığını ya da değiştirdiğini kanıtlamak zorunda. Aykırı olduğunu değil, 'aykırıdır' derse denetleyemez. Yani bu HSYK ve Anayasa Mahkemesi'ne yönelik yapılan değişiklik kabul edildiği zaman 'hukuk devleti değişiyor' demek onun iddiası. Ne değişiyor, ne geliyor yerine, ona bakmak gerekiyor. İki madde hukuk devletini falan ortadan kaldırmıyor, tam tersine hukuk devletine doğru adım atıyor. Anayasa Mahkemesi ve özellikle CHP nasıl düşünüyor bunu anlayamıyorum."
Yücel Sayman, Anayasa'nın başlangıcında hukuk devleti diye bir kavram bulunmadığını da ileri sürdü. Tam tersine 'despotik bir devlet anlayışı' tarifi olduğunu iddia etti. "O hukuk devleti değil; o Halk Partisi'nin zihniyetindeki hukuk devletidir." diyen Sayman, 12 Eylül Anayasası ile de Anayasa Mahkemesi'ne bu zihniyeti koruma görevinin yüklendiğini ifade etti. Anayasa hukukçusu, "Bunun değiştirilmesi ve hukuk devletinin kurulması lazım." vurgusunu yaparken, "Zaten Mahkeme iptal ederse o zaman sizin anayasa hukukçuluğunuzdan kuşku duyulur. O zaman 'yargının bekçiliğini yapıyorsun' denir, 'yargı güvenlik gücü oynuyorsun' denir." görüşlerini dile getirdi. Sayman, referandumdan 'evet' sonucunun çıkacağına inandığını da sözlerine ekledi.
HABERE YORUM KAT