Rıdvan Kaya konuşmasına Gazze’deki mücahidlere ve halka dua ederek başladı. “Yaklaşık olarak 6-7 aydır Gazze’de büyük bir vahşet yaşanıyor. Siyonist zalimler ve onların emperyalist destekçileri aylardır Gazze’de kadın, çocuk, yaşlı demeden büyük katliamlar yapıyorlar. Ellerinden gelen ne kadar bir fiiliyat varsa, bunu tüm dünyanın gözü önünde vahşice sergiliyorlar” dedi.

“Gazze halkı bugün büyük bir imtihanla karşı karşıyadır.” diyen Kaya, bu imtihanlarının çok ağır olduğunu ve birçok zorlukla göğüslediklerini belirterek, sadece Gazze’deki halk değil, ümmet coğrafyasının da bu imtihana tabi olduğunu vurguladı.

Rıdvan Kaya sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün Gazze’de işlenen vahşet tüm toplumlarda ciddi anlamda bir hareketlilik meydana getirdi. Süreç içerisinde insanlar bu duruma alışma, kanıksama, rutin hale gelme gibi ruh haline girdi. Tabi ki bu süreç doğal bir olgudur. Ancak Müslümanlar açısından, İslam’ı bir hayat tarzı olarak benimseyenler açısından, ümmet kardeşliğini ve iman akidesini hayatın bir parçası olarak görenler açısından tepkisizlik, alışmak ve kanıksamak zulümdür. Sıradan insanlardan bunu bekleyemeyiz. Ancak biz Müslümanlar bunun farkında olup, zalimlere yardımcı olmamalıyız. Farkındalığı ve zulmü duyurmak bizim vazifemiz olduğunu görmek ve bilmek durumundayız. Zulmü ortadan belki kaldıramayız, yok edemeyiz ama razı da değiliz.

Bizler bu süreçte hep sokaklarda bu zulmü haykırdık. Var olanı kabul etmediğimizi ve rabbimize karşı bu sorumluluğumuzu, kardeşlerimizin yanında ve onların destekçileri olduğumuzu söyledik. Tabi ki biz bunu yaparken ‘Ya işte siz bu meydanlara inince ne değişecek, İsrail katliamlarına son mu verecek, Gazzeliler oradan kurtulacaklar mı’ gibi söylemlerle karşılaştık. Ancak biz de hem İsrail’e hem de onun dostlarına bu yaptıklarını asla kabul etmediğimizi bilmelerini söylemek için buradayız. Ve Filistin halkına da asla yalnız olmadıklarını hissettirmek için bu meydanları dolduruyoruz.”

Rabbimizin Hz. Yakub’un dilinden aktardığı “Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü kâfirler topluluğundan başkası Allah'ın rahmetinden ümidini kesmez.” ayetini hatırlatan Kaya, “Bugün karamsar bir ruh hali de her tarafı kapsamış durumda, ancak biz her zaman iyimser olmak durumundayız. Bu anlamda biz kendimizden sorumluyuz. Üzerimize düşen sorumluluğun en iyisini yapma noktasında iyi bir irade ortaya koymak durumundayız.” dedi.

Diğer taraftan ümmet coğrafyasının hiçbir şey yapmadığı, “2 milyar Müslüman var ve hiçbirinden ses çıkmıyor” gibi söylemlerle öne çıkan birtakım insanlar, hocaların boy gösterdiğini belirten Rıdvan Kaya, “Oysaki bu söylemler hiçbir şey ifade etmiyor. Çünkü dünyanın dört bir tarafından bugün Gazze’ye yardım geliyor. Her Müslüman gücü nispetinde bir şeyler yapıp bu cihadı destekliyor. Dolayısıyla bu tür söylemlerden de kaçınmak durumundayız. Çünkü bu tür söylemler gelecek nesillerde ümmet aidiyetinin yok olmasına sebep oluyor.” dedi.

Hükümetin tutumunu ve ona yönelik beklentileri de değerlendiren Rıdvan Kaya konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Mevcut iktidarla alakalı olarak da çok fazla eleştiriler yapıldı. Elbette eleştirilecek, kabul edilmeyecek yanlışları oldu. Ancak ABD ve İsrail’i bırakıp, neredeyse ‘tüm bu olanların müsebbibi mevcut iktidardır’ söylemleri geliştirildi. Tüm fatura AK Parti ve Erdoğan’a kesildi. Ancak bu adil bir yaklaşım değil. Bu tavır ancak İsrail’in ekmeğine yağ sürecek bir durumdur. Dolayısıyla bizim bunun farkında olmamız gerekiyor ve çevremizdekileri uyarmak durumundayız. Zalimlerin sevinmesine fırsat vermemeliyiz.”

Müslümanların ortaya koyduğu eylemliliği de değerlendiren Rıdvan Kaya, özetle şunları kaydetti:

“Eylemlilik noktasında tam bir performans gösteremedik. Meydanları yeterince dolduramadık ve maalesef bu konuda sınıfta kaldık. Ancak eylem noktasında bir kültürü olmayan cemaat ve dernekler var. Bunlar meydanlara çıkmadı diye hiçbir şey yapmıyorlar düşüncesi olmamalıdır. Çünkü meydanlarda olmayan fakat ciddi anlamda dualarıyla destek veren ve maddi olarak büyük miktarlar aktaran yapılar bulunmaktadır. Bunun için bu durumun da farkında olmak durumundayız.

Rıdvan Kaya sözlerini şu vurgularla tamamladı:

“Gazze’deki bu zulüm uzun yıllardır devam ediyor. Ümmet coğrafyasının birçok yerinde de aynı zulüm ve işgal süregelmektedir. Emperyalistlerin kurdukları bu oyunlar yıllardır var ve bu süreç sandığımız kadar hızlı sonuç vermeyeceğinden sabır ve sebat göstermemiz gerekiyor. Bu zorlu zamanları biz Müslümanların iyi değerlendirmesi gerekiyor. İyi okumalar yapıp, bilinçlendirme ve eylemlilik noktasında sürekliliği yakalamamız gerekir. Rabbani metot üzerinden ayaklarımızın sabit olması için bolca dua edip, rabbimizden yardım dilemeliyiz.”

Program dinleyicilerden gelen soruların konuşmacı tarafından cevaplandırılmasına müteakip sona erdi.