Amerikan özel kuvvetleri timi Pakistan'ın başkenti İslamabad'a sadece 50-60 km. uzakta bulunan askerî garnizon şehri Abbotabad'daki şüpheli eve 2 Mayıs'ta yaptıkları operasyonda ne ile karşılaşacaklarını, evde kimlerin yaşadığını tam ve kesin olarak bilmiyorlardı.

İstihbarat, evde muhtemelen yıllardır aranan Kaide lideri Üsame Bin Ladin ve ekibinin olduğunu tahmin ediyordu; ancak bu tahmin öyle yüzde yüz ya da buna yakın bir tahmin de değildi.

Nitekim, operasyon sonrasında CIA Başkanı Leon Panetta 'Evde Ladin'in olduğundan sadece yüzde 60 emindik; tahminim bu yöndeydi.' şeklinde konuşmuştu. Diğer yandan operasyondan tam sorumlu olan Başkan Obama da geçenlerde CBS televizyonunun 60 Dakika programında operasyonla ilgili şu sözleri etmişti:

'...Belki de kızım Saşha'nın 3 ay süren menenjit hastalığı hariç, hayatımın en uzun 40 dakikasıydı. İstihbarat ekiplerimiz ne kadar başarılı bir iş ortaya çıkarmış olsalar bile durum 55/45 durumuydu. Yani, Ladin'in o evde bulunduğunu kesin olarak söyleyemiyorduk.'

Bu cümlelerden açıkça anlaşılacağı gibi Başkan Obama elindeki bütün bilgi ve istihbarata rağmen söz konusu evde Ladin'in olduğundan yüzde yüz emin değildi. Operasyon da işte bu şartlarda ve yüzde 65 gibi bir ihtimale dayanarak başlatıldı. Ayrıca operasyonun başarısı da çantada keklik değildi; yani yüzde yüz garanti söz konusu değildi.

Nitekim bu husus Başkan Obama'nın televizyonlarda hepimizin gördüğü operasyonun izleme canlı görüntülerinde kendisinin ne kadar gergin, endişeli, tırnaklarını adeta yiyor görüntülerinden açıkça belli de oluyor. Zaten bu yüzden operasyon için 'ömrümün en uzun 40 dakikası' derken aynı televizyon konuşmasında 'operasyon başladığında başarısız olacağına inandığını da' belirtmeden edemiyor.

Operasyona çok zor karar verdiğini de ifade eden Obama bu konuda da şöyle diyor: '..Ladin orada diyemiyorduk. Evde Dubai'den gelen zengin bir prens olduğunu düşünün, karşısında özel kuvvetler, başımız belaya girerdi... Ancak kendim, işin ucunda, tamamen bitirmek değilse bile El Kaide'ye ciddi zarar vermek söz konusuysa, hem siyasi riskleri hem de askerlerimizle ilgili riskleri göze almaya değer.'

Obama operasyona işte bu düşüncelerle, birçok ihtimali hesaba dikkate alarak, sonuçta kendi siyasi geleceğini de göze alarak karar vermiş bulunuyor. Üstelik Amerikan medyasında son açıklamalara bakılırsa operasyon sırasında ve sonrasında gerektiğinde Pakistan güvenlik güçleri ile çatışmayı da göze almış bulunuyor.

Operasyon en üst düzeyde bugün bilinenler itibarıyla bu hava, ortam ve bilgi seviyesinde gerçekleşmiş görünüyor. Esasen, Obama operasyona karar vermekten başka bir şey de yapamazdı bize göre; önüne gelen istihbarat, Ladin'in söz konusu evde yüzde yüz olmasa da belli bir yüzde ihtimaliyle (ki bu yüzde 65) bulunduğunu belirtmişse Obama bunu mutlaka dikkate almak zorundaydı. Bunun başka bir yolu yoktu; eğer istihbarata ve operasyon tavsiyelerine kulak tıkasaydı, bir gün bu konunun öğrenileceği muhakkaktı. O zaman da hüküm 'Başkan Obama imkân ortaya çıktığı halde, bu imkânı kullanamadı. Ladin'in hakkından gelemedi. Operasyona cesaret edemedi' şeklinde olacaktı. Belki de operasyon kararı vermeseydi, olay kısa zamanda da medyaya yansıyacaktı. Kendisi de bundan büyük siyasi zarar görecekti.

Kaldı ki, Ladin'in Pakistan'da gizlendiği konusundaki ilk istihbarat 2007 yılında ortaya çıkmıştı. Bunun da Guantanamo'da tutuklu bulunan 11 Eylül'ün mimarı Halit Şeyh Muhammed'in adeta işkencevari sorgusundan elde edildiği de bugün biliniyor ve Amerikan istihbaratının son 5 yıldır bunun izini sürdüğü de söyleniyor. Bu 5 yıllık izlemenin sonucu da Abbotabad'a geçen ağustosta ulaşmış, Ladin'in burada gizlendiği tahminine yol açmış bulunuyor. Şayet Obama bütün bu istihbari çalışmaları ve ulaşılan sonuçları görmezden gelseydi ya da bunları dikkate almasaydı, bunun çok yönlü sonuçlarına katlanamazdı. Bunlar da bir gün ortaya çıkardı.

Sonuçta, Obama'nın operasyon konusunda 'yapılsın' şıkkı dışında başka bir gerçekçi şıkkı yoktu. Obama operasyona mecburdu. Başkası düşünülemezdi. Bu bakımdan operasyonun Obama'nın seçim mülahazaları ya da siyasi avantaj elde etme düşüncesiyle yapıldığı öne sürülemez. Obama başarılı sonuçlanan operasyondan siyasi avantaj sağlamıştır; ancak bu sonraki gelişmedir.

Obama operasyona mecbur kaldığı için karar vermiştir. Konunun Obama açısından özü ve anlamı da budur velhasıl...

ZAMAN