Önce İnegöl, arkasından Dörtyol. Dörtyol’dan gelen haber şöyle: “Gerginliğin arttığı Hatay’da 200 kişilik bir grup, bu kez Barış ve Demokrasi Partisi Dörtyol ilçe binasını ateşe verdi. BDP ilçe binasına giren öfkeli grup, içerideki bazı eşyaları aşağı attı, balkonun demirlerine Türk bayrağı astıktan sonra, içeride kalan eşyaları da ateşe verdiler.“

Ya içerde birileri olsaydı?

İki üç kişi olsa, linç edilmezler miydi?

İçerdekiler daha kalabalık olsa, direnseler, Dörtyol’un altı üstüne gelmez miydi?

İnegöl’de ramak kaldı. Pazartesi günü Berât Kandili olmasa, olaylar devam edecek, kim bilir hangi boyutlara tırmanacaktı.

“Halk oylaması sürecinde bunları tahmin etmek zor değil“ demiş İçişleri Bakanı Beşir Atalay, İnegöl olaylarından sonra.

İyi de, be sayın kardeşim, madem tahmin etmek zor değil, niye tahmin edip ona göre davranmıyorsunuz?

Dörtyol olaylarından sonra da, “şehit cenazelerinde bunları söylemek istemediğini, ancak, kimi provokatörlerin ve kışkırtıcıların da fırsatları iyi kullandıklarını kaydederek” şöyle demiş:

“Dün İnegöl’de, akşam da o acılı ortamda Dörtyol’da, vatandaşlarımızı tahrik eden, birbirine karşı kışkırtanlar, bunun karşılıksız kalacağını düşünmesin. En hassas olduğumuz ortam odur. Birileri bunu istiyor. Benim ayrı şehirlerde yaşayan kardeşlerim birbirine karşı husumet beslesin istiyor. Buna meydan vermeyin. Esas oyuna gelmek, teröre hizmet etmek, terörün amacına hizmet etmek budur.“

Evet, çok doğru, “birileri bunu istiyor”. İçişleri Bakanı, İçişleri Bakanı olduğu için “birilerinin” adını verememiş. Ben vereyim: Önce MHP “bunu istiyor”, sonra CHP.

CHP’nin tabanı henüz tam olarak MHP’lileşmedi. Ergenekon’un avukatı, Genelkurmay’ın sözcüsü ve devletin destekçileri olabilirler, ama faşist değiller. Henüz sokaklarda Kürt avına çıkacak kıvama gelmediler. Ama yıllardır pompaladıkları milliyetçiliğin, salladıkları Türk bayraklarının neye ve kime yaradığını hiç olmazsa bugün durup bir düşünseler ne iyi olur.

İnegöl’deki olayları MHP’nin örgütlediğinden kuşku yok. Dörtyol’u bilmiyorum, ama orada da bu işi MHP’nin yapmış olduğuna eminim.

MHP’nin yaptıkları çok doğal. Beklenmedik bir şey değil. Ne yapacaktı ki başka? İki aydır PKK Türkiye ordusunu rezil ediyor, her gün asker ölüyor, cenazeler kalkıyor. Ortam, MHP için biçilmiş kaftan. Milliyetçi, ırkçı bir söylemle, Türk bayraklarıyla sokaklara dökülüp güç toplamaya, kadro devşirmeye şimdi çalışmayacak da ne zaman çalışacak?

Beni asıl kaygılandıran bunu yapmaları değil. Daha önce defalarca denediler, çeşitli ilçelerde halkı Kürtlere karşı galeyana getirmeye çabaladılar, ama kendi üyeleri dışında kimseyi harekete geçiremediler. Bu sefer geçirebilmişe benziyorlar. İnegöl’de üç bin kişiyi sokaklara dökebildikleri söyleniyor.

Minibüs şoförleri sık sık kavga edermiş İnegöl’de. Bu kez olaya MHP’nin bulaşmasıyla, şoför kavgası Türk-Kürt kavgasına dönmüş.

Ve kavgacı minibüs şoförü İnegöl’e özgü bir şey değil. Memleketin her yanında İnegöl’deki Huzur Mahallesi gibi Kürt mahalleleri var, her tarafta işsizlik ve yoksulluk ortamında kısıtlı alanlarda rekabet eden Türk ve Kürtler var. Cenazelerin başında ağlayan kadınları gördükçe öfkelenen Türkler; açılımın yarattığı umutların boşa çıkması nedeniyle zaten öfkeli olan Kürtler var.

Ortam elverişli; MHP’nin ekmeği yağ sürülmeyi bekliyor.

Duyduğum o ki, hükümet 19 Ekim Habur girişlerinden sonra yaptırdığı kamuoyu yoklamalarında oylarının düştüğünü görmüş. Yaptığı yerel toplantılarda Kürt Açılımı’na karşı parti içindeki muhalefetin beklediğinden daha ciddi olduğunu görmüş. Ve hep birlikte izledik: Açılım kapanıma döndü.

Şimdi ne oldi?

Açılım bitti, savaş bir üst düzeye çıktı.

Sonuç?

Milliyetçi oyları MHP ile CHP’ye kaptırmayalım derken, hükümet hem milliyetçiliğin azgınlaşmasına izin vermiş oldu, hem oyları kaptırıyor, hem de Anayasa oylamasını tehlikeye atmış oluyor.

Kimsenin dinlediği yok, biliyorum, ama böyle siyaset yapılmaz, kusura bakmayın Beşir Bey.

Milliyetçiliğe karşı milliyetçilikle mücadele edilmez.

Kürtleri ve BDP’yi kazanacaksınız, yanınıza alacaksınız, anlaşacaksınız.

Aksi taktirde, CHP-MHP koalisyonu geldiğinde “bunları tahmin etmek zor değildi” diyeceğinizi tahmin etmek zor değil.

TARAF