1. YAZARLAR

  2. Fikret Ertan

  3. İsrail'in kulakları...
Fikret Ertan

Fikret Ertan

Yazarın Tüm Yazıları >

İsrail'in kulakları...

09 Eylül 2010 Perşembe 00:07A+A-

Sinyal istihbaratı (SIGINT) denince dünyada akla gelen ilk ülke Amerika'dır. Bu ülke en gelişmiş ileri teknolojileri kullanarak bu alanın en iyisi olarak temayüz eder. Bunu da kısa adı NSA olan Milli Güvenlik Ajansı ya da kuruluşu ile yapar.

Dünyaya yayılmış istasyonları, göklerdeki uyduları ve başka araçlar ve çalıştırdığı 100 bin kadar personel ile NSA 'global kulak' olarak da anılır.

Bu alanda NSA'yı kısa adı GCHQ olan İngiliz sinyal istihbarat kuruluşu izler. Bu kuruluş dünyanın en eskisidir. 1919 yılında Hükümet Kod ve Şifre Okulu olarak faaliyete geçer. Cheltenham merkezli GCHQ'da binlerce personel çalışır.

Bu iki kuruluşun faaliyetleri moda deyimle 'kozmik faaliyetlerdir'. Bütçeleri, personel kimlik ve sayıları devlet sırrı kapsamına girer. Dolayısıyla haklarında bilinenler son derece sınırlıdır.

Bu iki kuruluş kısa adı Echeleon olan global SIGINT faaliyetinde Avustralya, Kanada ve Yeni Zelanda ile işbirliği halinde de çalışırlar.

Global SIGINT faaliyetleri söz konusu olduğunda bu anlattıklarıma ilaveten bir de İsrail'in SIGINT kuruluşu akla gelir. Ancak, İsrail ve medyası bu konuda son derece duyarlı davranır, bu konudan hemen hemen hiç söz etmez. Esasen, İsrail medyası bu ve benzeri milli güvenlik konularında bir tür oto-sansür uygular. Bir anlamda uygulamaya da mecburdur; zira bu konular askerî sansür kapsamına girerler.

İsrail'in SIGINT kuruluşunun karargâhı ya da merkezi Tel-Aviv'in kuzeyindeki Herzliya şehrindedir. Burası '8200 Birim' şeklinde de anılır, bilinir. Bu karargâh SIGINT saha bilgi ve istihbaratını Negev Çölü'nde bulunan ve Urim adlı Kibbutz'ın birkaç kilometre yakınında kurulu muazzam bir SIGINT üssünden temin eder. Çeşitli kaynaklar, 2333 kodlu yolun iki tarafında yer alan bu üste çeşitli uydu çanaklarının, dev antenlerin ve başka araçların yer aldığını, üssün çitlerle, başka engellerle ve köpeklerle korunduğunu söylerler.

Normal uydu görüntülerinde üsle çeşitli binaların, çanakların ve antenlerin olduğu görünür. Bunların arasında yön bulma ve tespit için kullanılan HF/DF anteni de görünür. Söylendiğine göre, bu anten seyir halindeki deniz trafiğini, gemileri izler, dinler.

Üssün ne zaman kurulduğu ve ne zamandır faaliyette olduğu bilinmez. Yalnız onlarca yıl önce kurulduğu söylenir. Önceleri ülkeler arasında haberleşmeyi sağlayan Intelsat uydularını izlemek ve dinlemek için kurulduğu, sonraları deniz trafiğini sağlayan Inmersat haberleşmelerine de kapsama alanına dâhil ettiği, daha sonraları ise her türlü haberleşmeye el attığı söylenir.

Üste, en ileri bilgisayarların bulunduğu, bunların hedef kelime ve numaraları tespit edecek şekilde programladıkları, böylece istenen telefon görüşmelerinin, e-postaların ve başka tür haberleşmeler ve mesajların izlendiği ifade edilir. İzlenen ve dinlenen bu mesajlar karargâha iletilir ve burada tercüme ve analize tabi tutulurlar.

Urim üssü hakkında birkaç gün önce ilk ayrıntılı bilgileri veren Yeni Zelandalı gazeteci Nicky Hagger'a göre, üs dost-düşman birçok ülkeyi hedef alır, Akdeniz'in altından geçen deniz altı haberleşme kablolarını dinler, hatta yurtdışındaki İsrail elçiliklerinde gizli dinleme tesislerine de sahiptir. Bunlara ilave olarak üssün Filistin bölgelerinde gizli istasyonları da mevcuttur ve faaliyetlerinde özel dinleme donanımına sahip uçaklar da kullanır.

Bu arada üssün sadece SIGINT değil aynı zamanda ELINT (elektronik izleme-dinleme) faaliyetleri yürütmekte olduğu da söylenir. Yani radar ve benzeri araçları da izlediği belirtilir. Üssün geçmişte, 1967 Savaşı'nın ilk günlerinde zamanın Mısır lideri Cemal Abdülnasır ile Ürdün Kralı Hüseyin'in telefon konuşmalarını dinlediği, sonraları FKÖ lideri Arafat'ı da dinlediği dinleme örnekleri olarak bugün de söylenir.

Kısacası, ortaya çıktığı kadarıyla İsrail'in çok iyi kulaklara sahip bir ülke olduğu aşikar. Ayrıca bu kulakların başka büyük kulaklarla işbirliği içinde olduğu da muhakkak sayılır. Benim bu konuda söyleyebileceğim de ne yazık ki, ancak bu kadar...

Not: Okurlarımın, dostlarımın ve mesaj gönderenlerin mübarek bayramlarını tebrik eder, cümlesine sağlık, başarı ve işlerinde kolaylıklar dilerim.

ZAMAN

YAZIYA YORUM KAT