Yılmaz Bilgen/ Al Jazeera

Suriye'de 2013 yılı ortalarından itibaren direnişçilerin aleyhine cereyan eden savaşta Esed rejimi için stratejik öneme sahip Idlib 28 Mart günü direnişçilerin kontrolüne geçti. Lazkiye-Halep ve Deyr ez Zor-Haseke güzergâhında önemli bir istasyon niteliğinde olan İdlib 29 Mart'tan bu yana yoğun bombardıman altında. 

Aljazeera Türk Suriye'nin kuzey batısında yer alan ve 4 gün süren şiddetli çatışmalardan sonra rejim güçlerinin geri çekildiği kente girdi. 

Şehri ele geçiren Fetih Ordusu bileşenlerinden Ahrar-u Şam İdlib askeri komutanı Muhtar İdlibi kentin ele geçirilme sürecini Al Jazeera Türk'e anlattı. 

'İdlib'e yönelik bugüne dek farklı gruplar tarafından birçok operasyon yapıldı ancak sonuç alınamadı' diyen Ahrar-u Şam komutanı son girişimin birçok grubun ittifakı ile gerçekleşmiş olmasının zaferde önemli yer tuttuğuna dikkat çekti.

Muhtar İdlibi, kuşatma ve şehirde hakimiyet sağlama sürecini şu sözlerle anlattı: 

"Öncelikle birçok grup bir araya gelerek İdlib'i özgürleştirecek bir proje üzerinde anlaştık. İyi bir hazırlık sürecinden sonra düşmanın zaaflarını tespit ettiğimiz noktalardan saldırıya geçtik. Şehri 3 noktadan kuşatma altına aldık ve ilk gün rejimin hassas noktalarını toplarla vurduk. 2. gün ısrarımızı gören düşman saflarında çözülme başladı. Şebbihalar ve askerlerin bir kısmı mevzilerini bırakarak kaçtılar. 

Biz de kuşatmayı daraltarak merkeze doğru ilerledik. 3. gün karşı tarafta panik arttı. Ancak rejimin can damarı olan hükümet konağı, adliye, emniyet sarayı, cezaevi gibi noktalarda adeta demirden duvar örerek bize karşı koydular. Fakat biz kararlıydık ve 4.gün ikmal yollarını kestik ve önlerinde bir an önce çekilmekle teslim olmak dışında seçenek kalmadı. Onlar da Eriha güzergâhından kenti terk ettiler.

Çekildikleri gün cezaevinde muhaliflere yardım ettiğinden şüphelendikleri birçok sivili katlettiler. Rejim şu an tüm güçlerini Mastuma askeri üssüne yığdı. Fakat kardeşlerimiz bu üssü ele geçirmek için saldırıyor. Çok kısa bir sürede bu noktayı da ele geçirerek Baas rejiminin İdlib'ten tüm izlerini sileceğiz."

“Ben Idlib'liyim. Bu savaş da bizim savaşımız. Esed İran destekli onlarca ülkeden on binlerce paralı asker ithal etti. Bu savaşı Suriye'nin çocukları kazandı. Kendisi her aileden bir insanı öldürdü veya sakat bıraktı. Bu halk ona karşı şerefi, izzeti ve geleceği için direniyor ve direnecek. Hiçbir ülkeden asker bize yardım etmedi. Biz onun zayıf noktalarını iyi analiz ettik ve Idlib halkını bu zalimden kurtarmaya yemin ettik. Rabbimizin yardımı ile de muvaffak olduk.”

 Ahrar-u Şam Idlib askeri komutanı yürüyüşlerinin Lazkiye ve Şam'ı özgürleştirene dek süreceğini ifade etti.