HAKSÖZ-HABER

Aydınlıkçı ulusalcılar Antakya’daki ırkçıları toplayarak “Terör Kampları Kapatılsın, Teröristler Sınırdışı Edilsin!” mitingi tertip ediyorlar.

CHP, İP, TKP gibi siyasi partiler, sol-sosyalist sendikalar ve örgütler Esed rejiminin barbar saldırılarından kaçarak Hatay’daki kamplara sığınan çaresiz mazlumlara olan nefretlerini kusmaya devam ediyorlar.

Sürekli Antakya merkezli provokatif söylemlerde bulunan ve gazetelerinde açıktan dezenformasyonlara başvuran bu çevreler; sırf Müslüman olduğu için halk düşmanı ve kendi çıkarlarına yakın gördükleri için diktatör yanlısı tutumlarını sürdürüyorlar.

Fişliyorlar; Esnafı Hedef Gösteriyorlar!

Türkiye’deki Ergenekon çetesi ve askerî cunta örgütlenmelerinden öğrendikleri fişleme yöntemlerini bir bir devreye sokan bu çevreler; Antakya’da gördükleri her sakallıyı Suriye istihbaratının da yardımıyla fotoğraflayıp sosyal medyada yayınlıyorlar.

Bununla da kalmayıp “sakallı” kimselerin alışveriş yaptıkları dükkânları da fişleyerek sosyal medyada “hain esnaf” olarak hedef gösteriyorlar. Kemalist medyadan öğrendikleri “Tehlikenin Farkında mısınız?” türü alarm zillerini çalarak sosyal-faşizmin tüm özelliklerini bir bir sergiliyorlar.

“Mültecilere ev kiralamayın!” gibi ırkçı kampanyalar düzenleyen bu güruh, şimdi de Aydınlıkçı ulusalcıların öncülüğünde kampların da kapatılmasını isteyecekler. Kamplarda kimler var? Ailelerinin bir kısmını Baas rejiminin kanlı saldırılarına kurban vermiş; her şeylerini bırakıp minik bebek ve çocuklarıyla hayatlarını ancak kurtarmış kadınlar, yaşlılar, yaralanmış erkekler ve vahşet korkusuyla kaçmak zorunda kalan çaresiz insanlar…

Kamplarda Kalan İnsanlar Ne Yapacak?

Kamplar kapatılsın; ev kiralanmasın! Kaçanlar ya Suriye’ye dönüp Esed’in kurşunlarına ve işkencelerine maruz kalsınlar ya da basit bir tekneye yüzlerce kişi doluşup derin sularda dramatik bir şekilde can versinler!

Evet, istedikleri bu! Nasyonal sosyalistler gece-gündüz bunun için çalışıyorlar. Sabah-akşam istihbarat çalışmaları yaparak yürüttükleri kampanyada her türlü yalana başvurmaktan geri durmuyorlar.

Ve şimdi de kampların kapatılması için mahalle mahalle, sokak sokak dolaşmaya başlamış, düzenleyecekleri miting için köylerden kaldıracakları otobüsleri hazırlamışlar!

“Artık büyük gün yaklaştı!” diyorlar. Şu ana kadar ortaya koydukları performansın meyvelerini toplamaya gelmiş sıra: “Ya emperyalizme karşı büyük bir savaş veren kahraman Suriye halkı ve lideri Beşşar Esad'ın yanında olduğunu belli edeceksin ya da bu eli kanlı katiller bir gün sana da zarar verecek.”

Bu ırkçı çağrının duyuruları AYDINLIK Gazetesi ve ULUSAL Kanal’dan yapılıyor. Müzikal bir şölen eşliğinde sığınmacıların katliam ülkesine gönderilmesi için 16 Eylül'de yapılacak bu mitingle tarihin sayfalarına yeni bir utanç daha ekleniyor.