Suriye İntifadasının temel dinamikleri ve bu devrimin Müslümanların devrimi olduğunu hakkında açıklama yapan Gümüşhane Üniversitesi öğrencilerinden Hasan Erkan, dün olduğu gibi bugünde Suriyeli kardeşlerimizin yanında olduğumuzu göstermek için ve Suriyeli Müslümanlar hakkında kafa karışıklığını gidermek için burda olduğumuzu söyleyip,  Suriyeli kardeşlerimizi ve şehitlerimizi selamladı.

Ayrıca şehadetinin 9. yılı olan Şeyh Ahmed Yasin bir kez daha rahmetle anıldı.

Basın açıklaması dua ile sona erdi.

Basın Açıklaması metni

GÜMÜŞHANE'DEN İNTİFADAYA BİN SELAM!!!

Yarım asra yakındır Baas zulmü ve kuşatması altında olan Suriye halkı, 2011 Mart’ında özgürlük ve adalet istekleriyle esed rejiminden reform taleblerinde bulundular.Ancak  bu  hukuk taleblerine bile katlanamayan baas rejimi Suriyeli kardeslerimize silahlarla,tanklarla cevap vererek halka savas ilan etti.

Zulme karşı ayağa kalkan insanlara karşı tam iki yıldır akıl almaz zulümler icra eden Esed diktatörlüğü işlediği insanlık suçlarına her gün bir yenisini ekliyor.Kadınlara,  cocuk yaşta kızlara tecavüz edip sonra öldüren erkeklere inanılmaz işkenceler yapan, camileri bombalayan esed rejimi son olarak şehirleri Scud füzeleriyle vurarak Baas diktatörlüğünün en son icraatı olarak tarihe geçmiş bulunuyor.hafız esedin 1982 de Hama da yaptıgı katliamları oğlu besar esed adeta devam ettiriyor.

İntifadanın basladığından bugüne kadar esed diktası 70.000 insan öldürdü,on binlercesi ise kayıp ,yüzbinlercesi tutuklu ve milyonlarca kardesimiz bu zulüm karsısında  baska ülkelere sığınmak zorunda kaldı.

Suriye’de ikinci yılını doldurmuş olan İslami direniş büyük zorluklara, imkânsızlıklara karşın kararlı ve istikrarlı bir tarzda sürerken, ne yazık ki hala Müslüman halklarca yeterli bir sahiplenmeyi sağlayabilmiş sayılmaz. Bir vücudun azaları gibi olmaları gereken Müslümanların birçoğu Suriyeli kardeşlerinin feryatlarını duyma, acılarını paylaşma  vahşetinin olanca acımasızlığıyla ve kesintisizce devam ettiği bu iki yıllık süre zarfında anlamsız tartışmalar, temelsiz komplo tezleri ve kardeşlik hukukunu ayaklar altına alan tutumlarla zihinler bir hayli karıştırıldı, kirletildi. Ve oluşturulan bu kirli havanın etkisiyle dayanışma çabaları hak ettiği boyutlara ulaştırılamadı.

Değerli müslümanlar hiçbir strateji Suriyedeki kundaktaki bebeklerin ölümünü sıradanlaştıramaz.

Şunu unutmamayılız ki türlü imkansızlıklara rağmen zulme karşı savaşan bu insanlar “Allah’ım senden başka kimsemiz yok.'Bize katından bir yardımcı gönder.'diye haykıran kardeslerimiz bize tekrar müslümanlığımızı hatırlattılar.Bu haklı duruşunu bozmayan onurlu  Suriye halkına ve Suriye intifadasına Gümüşhane'den bin selam olsun!!

Kardeşler, gün mazlum Suriye halkının yanında olma günüdür. Bu gün Suriye halkının yanında olmayanlar, tarihin önünde Amerika  ile Rusya ile Fransa ile İsrail ile Esad ile Birleşmiş Milletler ile beraber anılacaklardır.

Ama bizler Amerikayı da Rusyayı da İsraili de Esadı da, Esadın katliamlarına destek veren, sessiz kalan, zalime meyleden herkesi tüm düşünceleri reddediyor ve kınıyoruz.

Elbette bugüne kadar, başta farklı beldelerden Suriye’ye giderek fiilen cephede yer alan ve şehit düşen kardeşlerimiz olmak üzere, elden geldiğince Suriye İslami direnişine omuz verme gayretlerinden geri kalmayan; çeşitli faaliyetlerle kardeşlerine destek olma sorumluluğunu üstlenen Müslümanların çabaları ümmet kimliğinin bir tezahürü olarak tarihe kaydedilmiştir. Rabbimiz ümmet bilinciyle kardeşlik sorumluluğunu yerine getirmek için sarf edilen küçük büyük her ameli aziz kılsın, bereketlendirsin, katında kabul buyursun!

Hiç şüphesiz hepimiz Allah rızası için ortaya koyduğumuz çabaları daha fazla güçlendirmek, yaygınlaştırmak, kardeşlerimizin kanlarıyla yücelttikleri direniş bayrağını daha yukarılara taşımak için çabalarımızı yoğunlaştırmak gerektiğinin farkındayız. On binlerce şehit ve yüz binlerce tutsağa, milyonlarca muhacire rağmen direniş azminden taviz vermeyen Suriye halkıyla dayanışmamızı daha güçlü bir tarzda haykırmak durumundayız.

Dayanışmamızı güçlü bir biçimde ifade etmek için Suriye İslami Direnişinin 3. yılına girecek olması bir fırsat olarak görülmeli, bugüne dek dualarımızla, yardımlarımızla yanlarında olduğumuz kardeşlerimize yine yanlarında olduğumuzu, sonuna kadar yanlarında olacağımızı çok daha güçlü bir sesle duyurmak için vesile kabul edilmeli.

Allah oradaki mazlum kardeşlerimize yardımcısı olsun...

Üniversiteli Müslümanlar