1. YAZARLAR

  2. İsmail Yaşa

  3. Camilere kim saldırıyor?
İsmail Yaşa

İsmail Yaşa

Yazarın Tüm Yazıları >

Camilere kim saldırıyor?

01 Haziran 2015 Pazartesi 20:50A+A-

Suudi Arabistan’ın doğusundaki El Katif bölgesine bağlı El Kadih beldesinde İmam Ali Bin Ebi Talib Camii’ne ve yine doğudaki Dammam kentinde El Unud Camii’ne düzenlenen intihar saldırılarında 25 kişi hayatını kaybetti ve onlarca kişi yaralandı.

Şiilere ait camilere düzenlenen saldırıları IŞİD üstlendi.

Dammam’daki saldırıda intihar bombacısının camiye girmesini hayatı pahasına engelleyen iki gençten biri, gazeteci-yazar Kevser El Erbaş’ın oğlu Muhammed El İsa.İsma

Diğeri ise Abdülcelil El Erbaş ve o da Şii yazarın kızkardeşinin oğlu.

Kevser El Erbaş, El Unud Camii’ne düzenlenen saldırıda hayatını kaybeden oğlunun ardından yayınladığı bildiride, intihar saldırısını düzenleyen gencin annesine taziyede bulunarak, “Senin kalbinin de şu an benimki gibi hüzünlü olduğunu ve ağladığını çok iyi biliyorum” dedi.

El Erbaş, İran’ın mezhepçi ve yayılmacı politikalarına karşı, Şii fanatizmini eleştiren yazılarıyla ünlü Şii bir yazar.

Hatta bu tavrı ve düşünceleri nedeniyle Suudi Arabistan Şiilerinin önde gelenlerinden Hasan Ferhan El Maliki tarafından “Nasıbi” ilan edilen bir isim.

Örneğin, şu sözler ona ait:

“Mezhepçiliği suç kabul eden, karşı görüşe ve simge isimlerine saygıyı şart koşan bir kanun çıkarılsa bundan en çok “Şiilerin Selefileri” zarar görür. Çünkü tüm ibadetleri lanet okuma, küfür ve tekfir.”

Humeyni’nin depreme dayanıklı görkemli türbesi için iki milyar dolar harcanmasını eleştiren El Erbaş, önceki gün Twitter’da “Hayatta olan Şiilerin paraları daha ne zamana kadar ölüler ve türbeler için harcanacak?” diye sormuş ve “Deprem olursa halk ölecek, türbe ayakta kalacak” yazmıştı.

Başlıktaki soruya dönecek olursak…

Suudi Arabistan’da ve Körfez ülkelerindeki yaygın kanaat, Şii camilerine saldırıların “İran’ın işi” olduğu yönünde.

Bu görüşte olan analistlere göre Tahran’ın amacı Suudi Arabistan’da karşıklık çıkararak Yemen’e müdahalenin intikamını almak, Riyad yönetimini içeriyle meşgul etmek ve Şiilerin öfkesini bilemek.

Saldırıyı IŞİD’in üstlendiği hatırlatılınca IŞİD’in İran tarafından kullanıldığını öne süren söz konusu analistlere göre saldırılarda ölenlerin Şii olması da bir çelişki değil.

“Tahran’a göre, “Fars İmparatorluğu’nun ihyası” hedefine hizmet ettiği sürece Şii Arapların ölmesinde bir beis yok” diyorlar.

Diğer görüşe göre ise saldırıların ardında gerçekten IŞİD var.

Bu görüşte olan analistlere göre Irak’ın ve Suriye’nin bir bölümünü kontrol altında tutan örgüt, kanlı saldırılarla Şiileri tahrik etmeyi ve güvenlik güçlerine karşı kışkırtmayı, taraflar arasında çatışma çıkarmayı ve olası bir çatışma nedeniyle doğacak güvenlik boşluğundan yararlanmayı hedefliyor.

El Kadih ve Dammam’daki intihar saldırılarının ardından bazı Şii liderler tarafından yapılan bölgede “öz savunma komiteleri” (El Haşd El Şaabi) kurulması çağrıları da IŞİD’in planına hizmet ediyor.

Bölge dışından gelen öğretmenlerin, memurların ve diğer kişilerin “öz savunma komiteleri” adı altında durdurulup sorguya çekildikleri ve baskılara maruz kaldıkları haberleri geliyor.

Bu tür haberlerin artması, diğer bölgelerde yaşayan Sünni halk arasında, “Şiilerin yoğun olduğu bölgelerde devlet otoritesinin kaybolduğu” inancının yayılmasına yol açar.

Şiilerle güvenlik güçleri arasında yaşanabilecek olası çatışmalar gibi Sünni halk arasında bu inancın yayılması da hiç şüphesiz IŞİD’in ekmeğine yağ sürecektir.

DİRLİŞ POSTASI

YAZIYA YORUM KAT