“Sedat Ergin'in yerinde olsam Milliyet'te 'komplo' sözcüğü kullanımını yasaklardım” diye burada uyarmamın üzerinden 15 gün geçmedi. Uyarımın sebebi olan yazar baltayı bir kez daha taşa vurdu. Söylediği, yazdığı hemen her şey Gürcistan'da meydana gelen gelişmelerin kocaman bir 'komplo' olduğuna işaret ettiği halde, Milliyet, aksini iddiaya devam ediyor...

Sizler elbette “Saakaşvili denilen, Gürcistan devlet başkanlığı koltuğuna Amerikalılar tarafından oturtulmuş olan adam, hangi akla hizmet ederek, sonuçta ülkesine ait olan toprakların işgaline ve ayrılmasına yol açacak bir müdahale süreci başlattı?” sorusunu daha ilk günden sormuşsunuzdur.

Aklı başında olan, hafif tertip meraklı, kafası çalışan herkes ilk günden beri bu soruyu soruyor. “Neden?” sorusu sadece Türkiye'de sorulmuyor, Gürcistan'dan Rusya'ya, Almanya'dan Amerika'ya her yerde insanlar uyanmış olan meraklarını giderme gayretindeler...

Bir tek Milliyet müstesna. Milliyet'in dış haberler sayfasının da sorumlusu olan Kadri Gürsel, ısrarla, “Saakaşvili'nin başlattığı operasyon, John McCain'i ABD Başkanı yapmak için Neo-Conlar tarafından kurgulanmış bir komplo değil” iddiasında. “Peki nedir?” sorusuna aklı başında bir tezi yok, fakat ilk burada eski bir diplomata dayanarak dile getirilmiş tezi boşa çıkaracağını umduğu boş lâfları birbiri ardına sıralıyor.

İmdadına Star gazetesi yetişmiş. “Gürcistan'ın Osetya'ya müdahalesinin ciddi sonuçlarına bakılarak üretilen 'derin' uluslararası komplo teorileri çöktü” diye sunmuş haberini Star. Peki, bu sonuca varmasını sağlayan 'bilginin kaynağı' kim?

Kim olacak, bu işleri başlatan Mihail Saakaşvili... Dick Cheney'in Neo-Con takımıyla hergün telefon temasında, McCain ekibiyle çoktan irtibat kurmuş olan Saakaşvili...

Acaba sizce Saakaşvili mi, Putin mi daha güvenilir bir kaynaktır?

Saakaşvili tarihin daha şimdiden unutmaya hazırlandığı geçici bir figür, Putin ise Rusya'yı yeniden devleştirmeyi kafasına koymuş tarihî bir şahsiyet. Saakaşvili'nin yalan söylese de kaybedeceği bir şey yok; Putin ise kalıcılığı hedeflediği için daha dikkatle dinlenmeyi de hak ediyor.

Bizler gibi düşünmeyen Milliyet'in dış haberler sayfasına rağmen...

Milliyet yazarı, Vladimir Putin'in, geçtiğimiz hafta, CNN başta olmak üzere Batılı medya organlarına çıkarak, “Bu McCain'i başkan seçtirmek için girişilen bir Neo-Con komplosudur” tezine destek verdiğini biliyor elbette. Uyarıma rağmen böyle bir 'garip' yeni yazıyla okurların karşısına çıkması “Ben yanılmadım” inadı bence... Bazıları böyle inatçı oluyorlar işte.

Bereket fazla uzağında olmayan bir mekânda aklı başında ve meraklı gazeteciler var. Aynı medya grubuna ait Radikal gazetesinin dış haberler sayfası sorumlusu Ceyda Karan, ad vermeden cevapladı Milliyet yazarını. Ellerine sağlık. “Komplo teorisi deyip geçme, düşünmekten vazgeçme” başlıklı yazısı zihni açık, bilgili, mantıklı ve meraklı bir gazetecinin ürünü. “Herşeye 'komplo teorisi' deyip geçsek, dünyada olup bitenler hakkında düşünmekten vazgeçmemiz gerekir” diyor Karan.

Putin'in CNN konuşmasından bir bölümü Ceyda Karan'dan okuyalım: “İnsanda ABD'de birinin bu çatışmayı özel olarak çıkarttığı, bununla ortamı daha gererek, Amerika'da başkanlık için yarışan iki adaydan biri için avantaj yaratmayı amaçladığı şüphesi uyanıyor.' CNN temsilcisi şaşırınca, Rus lider şu yanıtı veriyor: 'Kısa ve muzaffer bir savaşa ihtiyaç duyuldu. İşe yaramaması ihtimali halinde suçu bize atabileceklerdi, bizi düşman imajı yaratmak için kullanabilecek ve arkalarına alacakları yükselen vatanseverlik duygularıyla ülkelerini belli bir siyasi güç etrafında toplayabileceklerdi.. Doğrusu söylediklerime şaşırmanıza şaşırdım. Bu gün gibi ortada.”

Şu satırları da göz açıcı Ceyda Karan'ın “Malum Rusya'nın G8'den atılması gibi dahiyane fikirleri olan McCain, Saakaşvili'nin yakın dostu. Hatta Gürcü lidere bakılırsa düzenli telefonda konuşuyorlarmış. McCain'in dış politika danışmanı Randy Scheunmann da, Gürcü hükümeti için lobicilik yapmış. (..)

“ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney'nin ulusal güvenlik ilişkilerinden sorumlu danışmanı Joseph R. Wood'un Gürcüler Güney Osetya'ya saldırmadan hemen önce Tiflis'te bulunduğunu aktarıp, 'Cheney'nin danışmanı savaştan önce Tiflis'te ne arıyordu?' diye soruluyordu. Ofisi bunu 'Cheney'nin Tiflis'e planlı ziyaretine ön hazırlık' diye açıklamış.”

Zeyno Baran ile Matt Bryza'nın Gürcistan irtibatını henüz keşfedememişler. O da yakındır.

Bir daha hatırlatıyorum: Sedat Ergin 'komplo' sözcüğünü kullanmayı Kadri Gürsel'e yasaklamalı.

Yeni Şafak gazetesi