Suriye'de Baas rejimine karşı savaşan 13 muhalif grubun yayınladıkları ortak bildiriyle Suriye Ulusal Koalisyonu (SUK), Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK), General Selim İdris liderliğindeki Yüksek Askeri Şûra ve geçici hükümeti tanımadıklarını ilan etmesi Suriye devriminin zaten zayıf olan siyasi kanadına ağır bir darbe vurdu.

Devrimci gruplardan aralarında ayrılığa düşmeden İslami esaslar temelinde birleşmelerini ve ümmetin çıkarlarını grup çıkarlarının üzerinde tutmalarını isteyen bildirinin son dönemde İslamcı gruplar arasında çıkarılmak istenen fitneye fırsat vermemek amacıyla imzalandığı söyleniyor.

İlan edilen bir diğer amaç ise Suriye Devrimi'nin kulislerde ve masa başında çalınmasını önlemek.

Bildiriye imza koyan Livâu'l İslam'ın siyasi yetkililerinden Muhammed Alluş, yayınlanan bildirinin "SMDK'ya darbe" olarak nitelendirilmesine karşı çıkarak "SMDK ne zaman yönetime sahip oldu ki kendisine darbe yapılsın?" diye soruyor.

Alluş, Beşşar El Esed rejimini devirmek için mücadele eden ve büyük fedakarlıklarda bulunanların "hasat zamanı" ikinci plana itilmeyi kabul etmeyeceklerini, SMDK'nın devrimin gerçek anlamda temsilcisi olabilmesi için üye sayısının yarısının sahada savaşan gruplara verilmesini talep ettiklerini fakat bu taleplerinin ciddiye alınmadığını, bilakis kendileriyle alay edildiğini söylüyor.

Yüksek Askeri Şûra oluşturulurken silahlı muhalif grupların tanımadığı 15 ismin atandığını, Cenevre-2'de rejimle birlikte tam yetkili bir hükümet kurulacağını ve bu yeni hükümetin ortak düşmanının İslami gruplar olacağını öne sürüyor.

Bunlar Suriye konusunu yakından takip edenlerin bildiği şeyler.

Fakat asıl önemli olan SMDK'yı tanımadıklarını ilan eden grupların tüm dünyayı karşılarına alarak devrimi sürdürüp sürdüremeyecekleri.

SMDK ile sahada mücadele eden devrimci gruplar arasında yakın zamanda uzlaşı sağlanamazsa Suriye sorunu gün geçtikçe Filistin sorununa dönüşmeye başlayacak.

Bir yanda İran ve Rusya destekli Baas işgali, diğer yanda Baas rejimine karşı sahada mücadele veren fakat uluslararası kamuoyunun desteğine sahip olmayan silahlı gruplar ve bir diğer yanda da tabanda çok fazla karşılığı olmayan fakat uluslararası toplum tarafından tanınan ve kabul gören SMDK...

Bölge ülkelerine dağılmış ve evine dönemeyen yüzbinlerce mülteci...

Yıkılıp yakılan ve yeniden imara muhtaç bir ülke..

Baas rejiminden kurtarılan bölgelerin büyük bölümünde etkili olan bu grupların izin vermemesi halinde Ahmed Tuma başkanlığındaki geçici hükümetin sözkonusu bölgelerde görev yapabilmesi mümkün değil.

SMDK Enformasyon Ofisi üyelerinden Muhammed Sarmini'ye bu problemin nasıl aşılacağını sorduğumda El Nusra Cephesi haricindeki muhalif gruplarla görüşmelerin devam ettiğini ve yönetimde bu grupların da rolünün olması gerektiğini söyledi.

El Nusra dışında bildiriye imza atan gruplarla yapılan görüşmelerin başarıyla sonuçlanacağının garantisi yok.

Ayrıca diğer grupların kendileriyle birlikte bildiriyi imzalayan El Nusra'nın devre dışı bırakılmasını kabul edip etmeyecekleri de belli değil.

Allah Suriye halkının yardımcısı olsun.

MİLAT