1. YAZARLAR

  2. Kazım Güleçyüz

  3. Bakan Dinçer’in telefonu
Kazım Güleçyüz

Kazım Güleçyüz

Yazarın Tüm Yazıları >

Bakan Dinçer’in telefonu

18 Aralık 2012 Salı 05:03A+A-

Kılık Kıyafet Yönetmeliğindeki değişikliğe dair yayınlarımızla ilgili olarak Millî Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ömer Dinçer’in aradığını Pazar günü duyurmuştuk. Detaylarını iletelim.

Dinçer, söz konusu yayınlarımızdan, özellikle 14 Aralık Cuma günü 3. sayfada kendisinin bir beyanına atfen “Başörtüsü yasağı güvenlik içinmiş” başlığıyla çıkan haberden rahatsız olmuş.
“Eleştirin, ama bunu, söylemediğim bir sözü bana izafe ederek yapmayın” dedi. Sözünü ettiği haberi bu açıdan tekrar inceleme sözü verdik.
İlgili haberde Bakanın sözleri özetle şöyle:
“Eski yönetmelik yasakları baz alıyor, serbestlikler için birtakım istisnalar belirliyordu. Bizim yönetmeliğimiz ise çok kısa ve serbestliği esas alıyor. Ama birtakım güvenlik ve huzur için öngördüğümüz yasakları istisnaî olarak belirledik.”
Yeni yönetmelikte devam ettirilen yasaklardan en çok üzerinde durulup tepkilere hedef olanı, 12 Eylül yadigârı “Başlar açık olacak” hükmünün İmam Hatip dışındaki okullar için, Kur’an haricindeki derslerde geçerliliğini sürdürmesi olduğundan, haberi hazırlayan sayfa editörümüz, haberi öyle yorumlayıp başlığı ona göre çıkarmış.
Ama Bakan “Ben böyle birşey söylemedim” diyor. Biz de kastının bu olduğuna kani değiliz.
Başörtüsünü, kişinin tanınmasını zorlaştırdığı, hatta engellediği gerekçesiyle bir güvenlik sorunu olarak görenler, 28 Şubatçılardı. Böyle bir yaklaşımı Bakan Beye kesinlikle izafe edemeyiz.
Tepkisi de niyetinin bu olmadığını gösteriyor.
Dolayısıyla, telefonla bize ilettiği sitemini bir bakıma tavzih veya tashih olarak duyuruyoruz.
Ancak Bakan Beyin rahatsızlığı sadece bu haberle sınırlı değil. Yönetmelikteki değişikliği eleştiren yayınlarımızın tamamına itiraz ediyor.
Bu değişikliklerle, özgürlükleri, eskisiyle kıyaslanamayacak ölçüde genişlettiklerini savunuyor, bizim bunları görmeyip haksızlık yaptığımızı söylüyor... Ve bizi “Allah’a havale ediyor.”
Peki, ilk ve ortaokullarla liselerde okuyup da, 12 Eylül ürünü yasak hâlâ devam ettirildiği için, Kur’ân dışındaki derslerde başlarını hâlâ örtemeyen kızlarımız Bakan Beyi kime havale etsin?
Telefon görüşmemizde söyleme gereği duymadık, ama aslında bizim Ömer Beyle geçmişten gelen bir miktar aşinalık ve tanışıklığımız var.
90’lı yıllarda bazı davetlerde ve MÜSİAD’ın organize ettiği duyarlı medya toplantılarında zaman zaman bir araya geldik. Özellikle 1996’da İstanbul’da yapılan Habitat konferansının hazırlık sürecinde, o zaman İBB’de görevli olan Dinçer bu toplantılara muntazaman katıldı ve istişarelerde bulunduk.
Aradan zaman geçtiği ve bilâhare yoğun görevler üstlendiği için hatırlamıyor olabilir. Neyse...
Aslında bizim, Sayın Dinçer’in samimiyetinden şüphemiz yok. Ama beklentimiz, en hassas konuya çözüm getirmeyen yetersiz değişiklikleri savunmak yerine, bizzat kendisinin bize seslendirmemizi önerdiği çağrının gereğini yaparak, Kılık Kıyafet Yönetmeliğini tamamen kaldırması.
Evet, Bakan Bey bize dedi ki: “ ‘Kaldırın bu yönetmeliği’ diye manşet atın, memnun olurum.”
Biz de öyle yapalım ve bakalım, ne olacak?

YENİ ASYA 

YAZIYA YORUM KAT