Meğer... Genelkurmay Harekát Başkanlığı... 3. Bilgi Destek Şube Müdürlüğü’nde... Şube Müdürü Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek’i bulmak ne kadar zormuş.

Askeri Savcı konuyu yanı başındaki muhatabına soracağına, belgeyi Taraf Gazetesi’nden istiyor...

İstiyor ama ‘elinde olmadığını’ söylediği belge için ‘kanaat’ bildirmekten de geri kalmıyor...

Neymiş?

Askeri Savcılık, ‘olayla ilgili olarak yapılan soruşturmada şu ana kadar elde edilen deliller değerlendirildiğinde, ele geçirildiği iddia edilen belgenin Genelkurmay Başkanlığı’nın herhangi bir biriminde hazırlanmadığına ilişkin bir kanaate’ varıyormuş...

İki paragraflık açıklamada gereken berraklık ve tutarlılık olmayınca, endişeler daha da büyüyor...

* * *

Bu sefer Genelkurmay Başkanlığı bizzat devreye giriyor...

‘Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından bugün açıklandığı şekilde, soruşturmada şu ana kadar elde edilen delillerden Askeri Savcılık, iddia edilen belgenin Genelkurmay Başkanlığı’nın herhangi bir biriminde hazırlandığına ilişkin bir kanaate ulaşamamıştır. Kriminal inceleme sonucunda, belgenin sahte veya gerçek olduğuna ilişkin, Askeri Savcılık kesin bir kanaate varabilecektir. Önemli olan da, hazırlandığı iddia edilen belgenin sahte veya gerçek olduğunun, Askeri Yargı tarafından en kısa zamanda ortaya çıkartılmasıdır. Belgenin doğruluğu ispat edilirse, sorumluların yasalar çerçevesinde yargı makamları tarafından cezalandırılacağına ilişkin güvencemiz tamdır. Türk Silahlı Kuvvetleri bu konunun en yakın takipçisi olacaktır.’

On altı yıl süren ve sonuçlanmayan askeri soruşturma bildiğimiz için doğrusu bu bana pek bir şey demiyor...

Adı geçen kurmay albayı çağırmak yerine bildirileri yeğlemek de anlaşılır gibi değil...

* * *

Üstelik...

Gene dünkü Taraf Gazetesi’nde anayasal suç içeren planı doğrulayan bir orgeneral var...

Türkiye’yi ayağa kaldıran habere imza atan Taraf muhabiri Mehmet Baransu Orgeneralle konuşmasını şöyle yansıtıyor:

‘Adı açıklanmamak koşuluyla konuşan emekli orgeneral, Nisan 2009 tarihli İrtica Eylem Planı’yla ilgili yeni bilgiler verdi:

Planı hazırlamaya Ocak 2009’da başlayan birim, şubat ve martta üstlerine rapor sundu. Raporla ilgili bilgiyi halen görevdeki silah arkadaşlarından edinen komutana göre, AKP ve Gülen cemaati karşıtı planda imzası olan Deniz Piyade Kurmay Kıdemli Albay Dursun Çiçek masum: Verilen emre uymuştur.

Eski komutan söz konusu planı yapan ekiple ilgili bilgi paylaşmasını ‘kanunsuz işler ne zamandan beri devlet sırrı oldu’ diye savunup ekledi: Kara Kuvvetleri Komutanı’yken Başbuğ’u iki kez bu ekiple ilgili uyardım. Yanlış işler yaptıklarını söyledim. Başbuğ da ‘müsaade etmem’ dedi.’

Emekli orgeneralin söz ettiği ‘planı yapan ekip’ kim?

Genelkurmay’dan daha mı güçlü?

* * *

Söylenen planı yapan ordu içinde bir ‘ekip’ varsa durum vahim...

Kurumsal olarak bir hazırlık söz konusu ise bu daha da vahim...

Eğer böyle bir belge yok ve orduya birileri iftira atıyor, tuzak kuruyor ise o da başka bir rezalet...

Kanaat değil, acil sonuç alınması gereken bir fecaatle karşı karşıyayız...

* * *

Askeriyenin suçlandığı ama araştırmayı gene askerin, üstelik de ‘yayın yasağı’ koyarak yürüttüğü bir süreçle yetinmeyip, siyasal iradenin de kararlılık ve cesaretle hızla topa girmesi gereken acil bir durum söz konusu...

Cılız demokrasinin sağlığı açısından...

Sadece askeriyeden değil...

Bizzat siyasal iktidardan da sonuç ve o sonuca binaen ‘gerekenin’ yapılacağı bir radikal adım bekliyoruz...

STAR