Amerika, ordusunun fiilen ve açıktan yürüttüğü Irak ve Afganistan savaşlarına ilaveten bir de gizli-kapalı bir başka savaş yürütüyor.

Bu savaş, nizami savaş kurallarının uygulanmadığı, gizli operasyonlarla yürütülen, cepheleri belli olmayan bir özel savaş.

Bu savaşın yürütüldüğü biliniyor; ancak hakkında bilinenler çok sınırlı kalmaya devam ederken ara sıra çıkan haberlerle bu sınırlı bilgimiz biraz olsun artıyor.

Bu haberlere son örnek birkaç gün önce The New York Times'ta yer alan bir haber. Gazetenin askeri belge ve yetkililerin beyanlarına dayanarak kaleme aldığı bu haberde Amerika'nın Merkez Kuvvetleri Komutanı Orgeneral David Petraeus'un sorumluluk bölgesinde gizli faaliyet ve operasyonlar yapılması için geçen eylül ayında verdiği talimattan söz ediliyor.

Talimatta, Amerikan Özel Operasyon kuvvetlerine istihbarat toplamak ve mahalli kuvvetlerle ilişki kurmak amacıyla Ortadoğu, Orta Asya ve Afrika'daki dost ve düşman ülkelere gitmeleri emrediliyor. Gazeteye konuşan askeri yetkililer, bu talimatın, nükleer meselenin halledilmemesi durumunda İran'a karşı söz konusu olabilecek Amerikan askeri harekâtının zeminini de hazırlamayı öngördüğünü söylüyorlar.

Esasen bu talimat, kısa adı SOF denen Amerikan Özel Kuvvetleri'ne verilen talimatların sonuncusu oluyor. Bundan önce de başka talimatlar söz ve haber konusu olmuştu. Mesela, hatırladığım kadarıyla Bush döneminin Savunma Bakanı Rumsfeld'in SOF'a özel bir talimatı medyada yer almıştı.

Yine, The New York Times gazetesinde çıkan ve yalanlanmayan bu habere göre, küçük SOF timleri bundan böyle bazı ülkelerdeki Amerikan büyükelçiliklerine atanacaklar ve buralarda hem istihbarat toplayacak ve hem de terörle mücadelede CIA'ye yardımcı olacaklardı.

SOF timlerinin, talimat uyarınca görev yapacakları bölgeler de Afrika, Güney Asya ve Latin Amerika'da bulunan Amerikan büyükelçilikleri olacaktı. Pentagon tarafından kısaca MLE (Military Liason Elements)'ler olarak tanımlanan bu SOF timleri, atandıkları ülkedeki Amerikan büyükelçisi ve mahalli makamların bilgisi dahilinde görev yapacaklar ve gerektiğinde, istendiğinde mahalli güvenlik güçlerini terörle mücadele konusunda eğiteceklerdi.

Dört yıl önceki bu talimat bugün de geçerli mi, yoksa Obama yönetimi tarafından kaldırıldı mı, bilmemize imkân yok; ancak The New York Times'ta son çıkan ve yukarıda ayrıntılarını anlattığım son talimatın bize Obama yönetiminin de SOF'a daha çok önem verdiğini, hatta bazılarına göre SOF operasyonlarını artık kurumsal hale getirme gayretiyle hareket etmeye başladığını açıkça gösteriyor. Bundan da Bush döneminde devreye sokulan SOF operasyonlarına Obama yönetimi tarafından daha çok başvurulmakta olduğu anlamı çıkıyor ve böylelikle Obama yönetiminin en azından SOF konusunda selefinin tavrını daha güçlü ve yaygın bir tarzda devam ettirmekte olduğu anlaşılıyor.

Esasen, sayısı, kullandığı silahları, metotları ve diğer özelliklerinin birçoğu gizli tutulan SOF birlikleri, bugün dünyanın pek çok ülkesinde görev yapıyor, adına uygun çok gizli operasyonlara imza atıyor, özellikle de El Kaide ve türevlerini saf dışı etmeye çalışıyor, bu amaçla Afganistan, Irak, Yemen, Somali ve başka yerlerde faaliyette bulunuyorlar. Bunlar da orduda görevli Yeşil Bereliler, Rangers denen birimler, deniz kuvvetlerinden Navy Seals denen deniz komandolarından, deniz piyadeleri, hava kuvvetleri özel birimlerinden devşirilen özel birlikler elbette.

Ayrıca dört yılda bir hazırlanan kısaca QDR denen stratejik savunma belgesinde SOF güçlerinin hem sayı, hem yeni silah sistemleri ve de bütçe imkanları bakımından görülmedik ölçü ve kapsamda güçlendirileceğinin altı kalın çizgilerle çiziliyor.

Bu belge başka kaynaklarda yer alan yeni bilgilere göre, bugün yaklaşık 50 bin civarında olan toplam SOF güçlerinin sayısı belirli bir takvim içinde 14 bin artırılarak 64 bine çıkarılıyor, ki bu artış Vietnam Savaşı'ndan bu yana kaydedilen en büyük artış anlamına geliyor. SOF'lara ayrılan bütçe ise 7 milyar dolara yükseltilmiş durumda; bu da muazzam bir artış nereden bakılırsa bakılsın...

SOF, neler yapıyor, hangi operasyonları yürütüyor, bundan sonra ne yapacak, bilinmiyor. Amerika, SOF ile bilinmeyen bir başka tarih de yazıyor. Bu tarih bilinmeden de bugünkü siyasi ve diplomatik tarih de eksik olur herhalde. [email protected]

ZAMAN