Anayasa değişikliğinde gözler ikinci turda.

İktidar partisi ilk bölümdeki performansını korumak, muhalefet de 'surda gedik açma' derdinde.

AK Parti muhalefet sıralarından yükselen '110 imza sorunu yok' mesajlarını da 'gözdağı' olarak yorumluyor. Ama yine de Başbakan Erdoğan ipleri sıkı tutuyor. Çünkü çıkacak bir fire bile telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabilir.

Bu arada AK Parti cephesinde yeni bir tartışma var. Çünkü haklarında açılan kapatma davası ve aldıkları cezanın en önemli dayanakları çöktü.

Danıştay suikastı başsavcının iddia ettiği gibi 'davalı partinin ürettiği gerginlik, nefret ve şiddet ortamının ürünü' değilmiş. Üstelik delil toplama ve yargılama süreci tuhaflıklarla dolu. Soru işaretleri yetmezmiş gibi bir de OYAK'a bağlı güvenlik şirketinin kamera kayıtlarını sildiği ortaya çıktı.

Kaldı ki AK Parti'ye açılan davadaki tek tuhaflık bu da değil. Başsavcının 'delil' saydığı başka haberler de 'komplo ürünü' çıktı. Hatırlanacağı gibi Genelkurmay Adli Müşaviri Hıfzı Çubuklu, internette kara propaganda yapan 35 sitenin TSK'ya ait olduğunu kabul etmişti.

Kara propaganda yapmak için kurulan bu siteler AK Parti aleyhine açılmış davaya delil olarak kullanıldı. Yani önce yalan yanlış haberlerle dolu siteler hazırlandı. Bu siteler TSK'nın bütçesinden finanse edildi. Sonra da bu uydurma haberler üzerinden AK Parti aleyhine delil üretildi.

Zaten başsavcının hafta sonu mesaisi ile topladığı 'Google delilleri'nin büyük bir kısmı dikkate bile alınmamıştı. Davaya referans olanlar da çürük çıktı. İnternete düşen ses kayıtları da 'kapatma davasının perde arkasını' ortaya koyuyor. Bu durumda AK Parti de haklı olarak 'İyi de ben niye ceza aldım' diyor.

AK Parti kurmayları şimdi 'yeniden yargılama'nın üzerinde çalışıyor. Başbakan Erdoğan da önceki akşam TGRT yayınında yeni durumun ipuçlarını verdi. Anayasa Mahkemesi kararları kesin hüküm olsa da CMK 311 'yeni deliller çıkması halinde' tekrar yargılamanın yolunu açıyor.

Bu durumun örnekleri mevcut. Daha önce kapatılan üç parti; HEP, ÖZDEP ve TBKP, AİHM'den aldıkları karar doğrultusunda yeniden yargılama talep etti. Mahkeme 'yeni delil yok' deyip başvurularını reddetti ama bu yolun açık olduğunu da teyit etmiş oldu.

Anayasa değişikliği sonrası yeniden yüksek mahkemeyi tartışacağız. Ama bu kez sadece CHP'nin iptal başvurusu değil aynı zamanda AK Parti'nin aldığı cezanın ne kadar adil olduğu tartışılacak.

Kime nasıl anlatacaksınız?

Meclis, Anayasa değişikliği sürecinde defalarca sabahladı. Ama 27 Nisan'ı 28 Nisan'a bağlayan gece çok önemliydi. 30 yıl gecikmeli de olsa ilk kez darbecilerle hesaplaşma imkânı yakalanmıştı.

Tarihi bir olaya şahit olacağım beklentisiyle sabahın 04.00'üne kadar Meclis kulislerinde turladım. Oturumları, konuşmaları izledim. Ama uzun gecenin sabahında 'keşke şahit olmasaydım' demek durumunda kaldım.

O gece Türk demokrasisi için büyük bir fırsat kaçtı. Anayasa değişikliğindeki diğer maddeleri bir kenara bırakıp bütün Meclis el birliği ile 'darbecilere gereken cevabı verir' diye bekledik.

Sandık ki, 12 Eylül'ü iliklerine kadar yaşamış onca milletvekili, vekili oldukları millet adına bu hesabı, 30 yıl gecikmeli olsa da görecekler.

Ama olmadı. 12 Eylül darbesinin gerçek anlamda darbesini yiyen BDP, MHP ve CHP 'hayır darbecileri yargılamayın. Biz yokuz' dedi.

Bu kale çizgisindeki topu dışarı atmaktan bile zordu ama muhalefet partileri el birliği ile bu zoru başardı.

Yanıldık. Ekranları başındaki milyonlar da yanıldı.

Darbeyi, cezaevini, işkenceyi, asker postalları altında ezilen insan onurunu çok yakından bilen BDP'liler, CHP'liler ve MHP'liler kendi küçük hesaplarına yenik düştüler.

Sabah 04.05'i gösterdiğinde darbecilere yargı yolu açıldı. Ama sadece AK Parti'nin oylarıyla.

Eminim milyonlarca insan hayal kırıklığı içinde kapattı televizyonlarını. AK Parti Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı 'bir milletvekili olarak rahat uyuyacağım' demişti. AK Partili vekillerin tamamı o gün rahat uyumuştur.

Ya muhalefet? Anayasa değişikliğini eleştirebilirsiniz, yanlış bulduklarınız olabilir. Diğer maddelere direnebilirsiniz de. Hepsi kabul. Ama 'darbecileri yargılamayın' demeyi kime nasıl izah edeceksiniz?

'O gece' tarihe geçti. Hem de her yönüyle...

BUGÜN