1. YAZARLAR

  2. Fikret Ertan

  3. Abdülaziz el Hakim'in ardından
Fikret Ertan

Fikret Ertan

Yazarın Tüm Yazıları >

Abdülaziz el Hakim'in ardından

30 Ağustos 2009 Pazar 00:53A+A-

Geçen çarşamba günü Tahran'da vefat eden Abdülaziz el Hakim (Hekim değil) Irak'ın son dönemdeki en önemli, en nüfuzlu liderlerinden birisiydi. Akciğer kanseri teşhisi konulduktan sonra önce 2007'de Teksas'ta, daha sonra da Tahran'da tedavi gören Hakim, 59 yaşında hayata veda etti, cenazesi de dün binlerce seveni tarafından Necef'te toprağa verildi. Allah'ın rahmeti üzerine olsun.

Irak'ın en önemli, en ünlü Şii sülalelerinden olan Hakimlerin önde gelen liderlerinden olan merhum hem dinî ve hem de siyasi yönü olan değerli birisiydi. Sülalesi Irak'taki Baas rejimi ve Saddam Hüseyin'e karşı 1970'lerde başlayan en uzun, en kararlı ve en cesur mücadeleyi verenlerdi ve bu yüzden büyük acı ve kayıplara uğramıştı.

1977 Şii ayaklanmasından sonra hapse atılan ve üç yıl sonra Tahran'a kaçan El Hakim, burada ağabeyi Ayetullah Uzma Muhammed Bagır el Hakim ve diğerleriyle birlikte Irak İslam Devrimi Yüksek Konseyi'ni kurdu ve bu teşkilatla Baas rejimine karşı dışarıdan mücadeleye başladı. 1980-1988 yılları arasında cereyan eden İran-Irak Savaşı'nda Konsey ve silahlı milis gücü Bedir tugayları İran'ın safında savaştı.

Amerika'nın Irak'ı 2003 yılında işgal etmesinden sonra aynı yıl Irak'a geri döndü ve Konsey çerçevesinde Irak siyasetinde önemli roller oynamaya başladı. Konsey'in lideri ağabeyi Muhammed Bagir el Hakim'in 2003 yılında bir intihar saldırısında ölmesi üzerine Konsey'in liderliğini üstlendi. Esasen Konsey, İran ile arasında herhangi bir bağlantı kurulması ihtimalini de düşünerek 2003 yılında adını da Irak Yüksek İslam Konseyi olarak da değiştirdi. Bugün de Konsey bu adla anılıyor.

El Hakim, Konsey'in Bedir tugaylarını yöneten kişiydi. Bu tugaylar da bugünkü Irak milli ordusu ve polis teşkilatının nüvesini teşkil ediyorlar ve bu yüzden etkili bir güç olarak varlıklarını sürdürüyorlar.

Irak siyaseti ve bunun şekillenmesinde de çok önemli roller oynamıştı merhum. Siyasi dengeleri iyi bilen, bunları iyi kullanan, gerektiğinde Amerikan liderliği ile görüşebilen, pazarlıklar yapabilen ama aynı zamanda İran ile de çok yakın ilişkilere sahip mahir bir siyasetçiydi de...

Bu bapta, mesela Bush yönetimi ile güçlü ilişkiler geliştirmekten kaçınmamış, Irak Anayasası ve başka önemli konularda Bush ile de görüşmüştü. Özellikle de Amerika'nın Irak'tan çekilmesini hem bir takvime ve hem de bir yapıya bağlayan Status of Forces (SOF) anlaşmasının müzakereleri sırasında Amerika-Irak ve İran arasında bir tür arabuluculuk görevi üstlenmişti. Amerika'ya karşı mesela Mukteda Sadr gibi tavizsiz, sert ve inatçı bir tavır benimsemiyor, husumet de beslemiyordu. Bu yüzden Amerika onu Irak'ın güvenlik ve istikrarı bakımından vazgeçilmesi çok zor bir değer, stratejik bir avantaj olarak görüyordu. İran da merhumu Irak üzerindeki emel ve politikalarının önemli bir unsuru olarak zaten görüyordu.

Bu bakımdan vefatı hem İran ve hem de Amerika için bir tür kayıp olarak nitelenebilir. Ancak bu mülahazalardan da çok vefatı Irak bakımından zaten büyük bir kayıp; zira merhum Irak'ın en büyük, en etkili Şii partisinin lideriydi. 2005 yılı genel seçimlerinden en büyük siyasi güç olarak ortaya çıkmıştı. Irak'ın güneyinde özerk bir Şii bölgesi kurmak da önemli hedeflerinden biriydi.

Vefatıyla şüphesiz Irak siyasetinde önemli bir boşluk ortaya çıkmış bulunuyor. Yerini kim alacak henüz tam belli değil. Oğlu Ammar'ın geçici olarak liderliği üstlenmesi bekleniyor. Ancak genç ve tecrübesiz olduğu gerekçesiyle kıdemli Konsey üyelerinin muhalefeti de bugünden söz konusu elbette.

Ayrıca vefatının Irak'ta yeni kurulan Konsey ve Sadr grubunun da dahil olduğu; ancak Başbakan Maliki ve partisinin dışta tutulduğu Irak Milli İttifakı adlı geniş Şii cephenin hemen sonrasına gelmesi de Irak siyaseti, siyasi dengeler ve önümüzdeki ocak ayında yapılacak genel seçimler bakımından oldukça önemli.

Abdülaziz el Hakim'in vefatının ardından Irak'ta durum görülebildiği kadar böyle...

ZAMAN

YAZIYA YORUM KAT