1. YAZARLAR

  2. Mustafa Ünal

  3. 5 yıl mı, 7 yıl mı?
Mustafa Ünal

Mustafa Ünal

Yazarın Tüm Yazıları >

5 yıl mı, 7 yıl mı?

17 Şubat 2010 Çarşamba 04:10A+A-

Bugünün değil yarının tartışması aslında. Gül, Çankaya'ya çıkalı henüz 2,5 yıl oldu.

Önünde bir o kadar daha süre var. Hiç yeri değilken gündeme taşınıverdi. Cumhurbaşkanı, Hindistan'da bir başka konudan söz ederken 'Henüz kaç yıl olduğu ortaya çıkmamışken...' diye bir cümle kullandı.

Ayrıca dediği doğru... Gül'ün görev süresi konusunda bir mutabakat yok. Aksine ihtilaf var. Hem hukukçular hem de siyasiler ikiye bölünmüş durumda. '5 yıl' diyen de var, ısrarla '7 yıl' olduğunu savunan da... Hukukçular arasında ağırlıklı bir görüş oluşmuş değil.

Kastettiğim '367 hukukçuları' değil, akademik kariyer sahibi, sahalarında uzman isimler. 367'ciler sırf Abdullah Gül'ü seçtirmemek için göz göre göre hukuku siyasete alet ettiler. En olmazı oldurmaya kalktılar. Ve sonunda gülünç duruma düştüler.

İhtilaf sadece hukukçular arasında değil. Benzer tabloya AK Parti içinde rastlamak da mümkün. Köksal Toptan Meclis Başkanlığı sırasında '5 yıl' dedi. Grup Başkan Vekili Bekir Bozdağ'ın düşüncesi ise kesinlikle '7 yıl' şeklinde. AK Parti'de genel eğilimin '5 yıl' yönünde olduğunu söyleyebilirim.

Bu sorunu kim çözecek, hukuk mu siyaset mi? Son sözü hukuk söylemeli. Siyaset gerekli düzenlemeleri yaptı. Onu yorumlamak ve bir karara ulaşmak hukukçuların işi. Adres de belli; Yüksek Seçim Kurulu. Başbakan Erdoğan da topu oraya attı.

Cumhurbaşkanlığı seçimi bugünün konusu olmamasına rağmen siyasetin bilinçaltında özellikle de muhalefet cephesinde bir Çankaya stratejisi olduğu dikkatlerden kaçmıyor. Bazı küçük siyasi oluşumların nihai hedefi de genel seçimler değil, Cumhurbaşkanlığı seçimi.

Yine muhalefet cephesinde Başbakan Erdoğan'ın 2012'de cumhurbaşkanı olmak istediği ve bu yüzden Abdullah Gül'le arasının açılacağı beklentisi üzerine ciddi strateji ve planlar geliştirildiğini gözlemlemek mümkün. Oysa ne Erdoğan ne de Gül de 2012 için şu ana kadar bir renk vermiş değil.

CHP lideri Deniz Baykal, görev süresiyle ilgili tartışmaya çok sert girdi, '7 yıl olursa rejim krizi çıkar' dedi. Ne rejimi ne krizi... Daha ortada ciddi bir tartışma yok. Sadece görüşler seslendiriliyor. CHP pozisyonunu erken aldı. Tıpkı 2007'de olduğu gibi Çankaya seçimini bir siyaset savaşına dönüştüreceğini şimdiden belli etti.

CHP gibi merkez partisi, 'rejim krizi' kavramını bu kadar basit kullanmamalı. Cumhurbaşkanının görev süresi olağan bir hukuki tartışma. Baykal'ın Çankaya üzerine ince hesaplar yaptığını başka haberlerden de biliyoruz.

CHP liderine göre 2012'de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminde AK Parti'nin oyları 30'lara düşecekmiş, karşısında da yüzde 65'lik bir blok oluşacakmış. O gün geldiğinde bu çoğunluk bir aday üzerinde uzlaşacakmış. Bir partinin karşısındaki oyları saymak...

Siyasette çok dillendirilen ve asla karşılığı olmayan bir hesap bu... Bırakın, bu geniş siyasi cephenin bir aday etrafında toplanmasını, sol partilerin ortak bir aday çıkarabileceğini bile sanmıyorum. Hem cumhurbaşkanını halk seçecek. Masa başı mühendislik hesaplarının halka dikte ettirilmesi mümkün değil. Artık eski stratejiler, 367 gibi manevralar işe yaramayacak.

Son tartışmaya MHP de katıldı. Bahçeli, Baykal gibi düşünüyor. MHP lideri dün 'Cumhurbaşkanımızın görev süresi 5 yıldır' dedi. Bu konuda bir ihtilaf olduğuna da inanmıyor. 'Okuryazar olan herkes bunu bilir' diyor.

Cumhurbaşkanı seçiminin çok çetin geçeceği bugünden belli oldu. Baksanıza görev süresi gibi olağan bir hukuki ihtilaf sert ifadelerle tartışılıyor. Aynı çevreler yarın rejimin selameti deyip 'halk seçmesin' tartışması başlatırsa şaşırmayın...

ZAMAN

YAZIYA YORUM KAT