Bu tay “danışılan” tay.

Başka “tay”lar da var, “sayışan” tay, “yargılayan” tay gibi...

Bir “tay” var ki, o en baba “tay” olacaktı, belki de tayların tabiî seyrini takip edip “at” bile olacaktı; olmadı, olamadı.

O tay “Kamu-tay”dı!

“Kamutay da neyin nesi?” demekte haklısınız. Artık böyle bir kelime kullanılmıyor. Halbuki manzumeciler bu “tay”ı diğerlerinden daha çok sevmişti. Çünkü ne Danıştay, ne Yargıtay ve ne de Sayıştay hakkında bir tek şiir bile yok! Fakat, “kamutay” için var!

“Bugün Yirmi Üç Nisan neşe doluyor insan,

Kamutay bugün doğdu ve saltanatı boğdu!”

Evet bir zamanların en meşhur “23 Nisan” manzumesi buydu.

“Kamutay” unutulunca, şiir de çöpe atıldı tabiatıyle.

Merakınızı daha fazla zorlamak istemem, Kamutay 1941’de “Türkiye Büyük Millet Meclisi”nin yerine konulmak istenen kelime idi. Neyse ki Ali Fuat Başgil, itiraz etti; Milli Şef İsmet İnönü’nün de her nasılsa aklına yattı ve bir süre sonra ona “Meclis’i tay olmaktan kurtardık!” mesajını gönderdi. Yani “Meclis” yerine “Kamutay” denmeyecekti.

Ama 1924 Anayasası’nı arılaştıranlar, “Kamutay”dan tamamen vazgeçmediler. O zamanlar “Umumi Heyet”, şimdilerde “Genel Kurul” denilen Meclis’in toplu haline “Kamutay” dediler.

1969 Anayasası diğer “tay”ları sürdürdüyse de, bu “tay”ı devam ettirmedi.

Anlayacağınız, kamumuz, yani hepimiz “tay” olmaktan kurtulduk!

Kamutay Meclis’in yerini alacaktı. Peki diğer taylar hangi kurumların yerini aldı?

Muhasebat Divanı (Osmanlı’nın Divan-ı Muhasebat’ı) “Sayıştay” yapıldı.

Temyiz Mahkemesi, “Yargıtay” yapıldı. Yargının tayı ne yapıyor? Yerine bir kelime bulamadılar, hâlâ “temyiz” yapıyor!

Devlet Şurası (Osmanlı’nın Şura-yı Devlet’i) Danıştay oldu...

Bir “Devlet Şurası”nın ağırlığına bakın, bir de “Danıştay”ın uçukluğuna!

İsim önemli! Neden çocuklarımıza güzel isimler vermeye çalışıyoruz? Kurumlarımıza da güzel isimler, yerinde adlar vermemiz lâzım. Hiç “Kamutay” Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yerini tutabilir miydi? Milli Şef ısrar etse idi, tutacaktı!

Diğer tayları zorla yerleştirdiler. Bir Allah’ın kulu da, bugüne kadar “Gelin kardeşim şu kurumları doğru isimlerine kavuşturalım” demedi.

Eh, Danıştay yine taylığını yaptı!

Milli Eğitim Bakanlığı’nın bir yönetmeliğini daha iptal etti.

Bu yönetmelik, artık kangren olmuş bulunan 19 Mayıs kutlamalarını normal mecrasına sokmak amaçlı idi.

Şu günlerde liselerde bütün talebeler, veliler sancılı. Çünkü 19 Mayıs kutlamaları geliyor ve kimse öğretim yılının son günlerini en az bir ay bu kutlamalara harcamak zorunda bırakılmak istemiyor.

Siz “tay”ın “Kutlanacak, kutla!” demesine bakmayın.

Kanunun, yönetmeliğin, hükmün... geçerlilik, tatbik edilirlik vasfı taşıması lâzım.

19 Mayıs asla Tek Parti dönemindeki gibi kutlanamaz. Danıştay’a rağmen bundan sonra da kutlanmayacak!

Devletin Şura’sı olun, muhalefetin bindiği “tay” olmayın!

YENİ AKİT