1. YAZARLAR

  2. Hakan Albayrak

  3. Yezidlerin zulmü altında inleyen Hüseyinlere yardım
Hakan Albayrak

Hakan Albayrak

Yazarın Tüm Yazıları >

Yezidlerin zulmü altında inleyen Hüseyinlere yardım

26 Aralık 2012 Çarşamba 12:45A+A-

Rabbimize sonsuz şükürler olsun ki yardım teşkilatlarımız, sivil toplum kuruluşlarımız ve devlet, soğuktan donmanın ve açlıktan ölmenin eşiğine gelen Suriye halkının ihtiyaçlarını karşılamak için seferber oluyor. Bugüne kadar daha ziyade Türkiye’ye sığınan ve sınırın Suriye tarafında bekleyen mültecilere yardım ulaştırılıyordu, bundan sonra Suriyeli kuruluşlarla el ele verilerek Halep, Hama, İdlib’e de yoğun bir şekilde yardım gönderilecek inşallah.

Başbakan Erdoğan olaya el koydu. İlk iş olarak 40 bin ton civarında un yardımında bulunmayı taahhüt eden hükümet, başka yardımlar için de hazırlık yapıyor ve yardımların koordinasyonu için yeni bir kurul oluşturuyor. Kurulun başında Devlet Bakanı Beşir Atalay olacakmış. Bu kutlu vazifede Beşir Bey ve arkadaşlarına hayırlı başarılar diliyoruz. Allah yâr ve yardımcıları olsun. Gayretleri bereketli olsun.

Devletle milletin ortak kampanyasında tabii ki Diyanet de var. Suriye’de yaşanan felaketten ne kadar mustarip olduğunu ve Suriye halkının selametine matuf bir şeyler yapmak için nasıl çırpındığını yakinen bildiğim Diyanet İşleri ve Diyanet Vakfı Başkanı Mehmet Görmez, dün verdiği müthiş beyanatta bütün dünya Müslümanlarının kalplerine ve vicdanlarına hitap ederek Suriye halkıyla YÜZDE YÜZ DAYANIŞMA çağrısında bulundu.

Ben susayım, Mehmet Görmez konuşsun:

 “Suriye’de iki ateş arasında kalmış çocuklara, kadınlara, yaşlılara, ilaçsız ve dermansız insanlara bigane kalmamız söz konusu olmaz. Bütün sivil toplum örgütlerini, bütün sivil inisiyatifleri bu kampanyaya destek vermeye davet ediyorum.”

“Bizim Suriye ile dokuz yüz kilometre sınırımız var. Gerekirse herkes gidip bir öğün yemeğini, bir ekmeğini, bir battaniyesini bu sınıra bırakmak suretiyle bu insani yardım  kampanyasına  destek vermek durumundadır.”

“Bu çağrım sadece Türkiye’de yaşayan kardeşlerimize, kendi halkımıza değil, bu çağrım bütün İslam dünyasına, refah seviyesi yüksek bütün Arap ülkelerine, Şiisiyle, Sünnisiyle, mezhebi ve meşrebi ne olursa olsun herkesedir.”

“Her gün Kerbela için ağlayan Şii kardeşlerimizi de aynı şekilde hiçbir ayrım yapmadan bu yardım kampanyasına destek vermeye davet ediyorum. Yezidlerin zulmü altında inleyen Hüseyinlere bir tas su esirgemek ne ise bugün Suriye’de iki ateş arasında kalmış çocuklara, kadınlara, yaşlılara, ilaçsız ve dermansız insanlara yardım elini uzatmamak da aynı vebaldir diye düşünüyorum.”

“Özellikle un ihtiyacı, ekmek ihtiyacı, yakıt ihtiyacı, battaniye ihtiyacı hat safhadadır. Türkiye Diyanet Vakfı bir insani yardım kampanyası başlatmış durumdadır. Bütün sivil toplum örgütlerini, bütün sivil inisiyatifleri bu kampanyaya destek vermeye davet ediyorum.”

“Bizim Müslümanlığımız ve dindarlığımız bugünlerde Suriye coğrafyasında imtihan edilmektedir. Zor kış şartları nedeniyle Suriye’deki durum her geçen gün daha da zorlaşıyor. Ben buradan hem Diyanet İşleri Başkanı, hem Türkiye Diyanet Vakfı Başkanı, hem de bir insan olarak bütün halkımızı fikri düşüncesi, inanışı ne olursa olsun; Suriye’de başlayan hadiselerle ilgili düşüncesi, kanaati, ne olursa olsun sivil halka yönelik insani yardım kampanyalarına destek vermeye davet ediyorum.”

“Bu millet, Somali’de, Arakan’da dünyanın çok uzak bölgelerinde, Pakistan’da, Endonezya’da insanların yaralarını saran bir millettir. Kendi yanı başımızda bu insanlık trajedisine bigane kalmak insan olarak hiçbirimize yakışmaz.”

“Bir takım evlerde, anne ve baba bombardıman sonucu öldükten sonra açlıktan ölen çocuklara rastlanmaya başlandı. Yaralandıktan sonra bir takım ilaçlar olmadığı için ölümlerle karşı karşıyayız.”

“İnşaallah bu Cuma günü Türkiye’deki bütün camilerde bu konuyu halkımızla paylaşacağız ve halkımızın yardımlarını en güzel bir şekilde mağdur ve mazlum insanlara ulaştırmaya çalışacağız.”

***

Suriyeli kardeşlerimiz her Cuma’ya bir isim veriyorlar. Biz de önümüzdeki Cuma’ya bir isim veriyoruz: Suriye Cuması.

Cuma namazına giderken cebimize imkânımız nispetinde -ama imkânımızı zorlayarak- para koymayı ve onu camilerde açılan sandıklara atmayı unutmayalım.

Biz, bir kazadan sağ salim kurtulduğumuzda “Verilmiş sadakamız varmış” diyen insanlarız. Kendimizi ancak başkalarına yardım ederek koruyabileceğimizi biliriz. Öyleyse, sadece Suriyeli kardeşlerimize değil kendi kendimize de yardım etmek için bu kampanyaya mümkün olan en büyük desteği verelim.

Rabbimiz kabul buyursun.

STAR

  

YAZIYA YORUM KAT