HAKSÖZ HABER

Türkiye’nin içinden geçtiği dönem ekonomik olarak sıkıntılı birçok göstergeyle dolu. Dünyanın içerisinde bulunduğu kriz Türkiye’yi de etkiledi. Buna ek olarak bir süredir ekonomi yönetiminin ne kadar güven verdiği de tartışılmaya devam ediliyor. Hepsinin üstüne eklenen pandemi ise özellikle küçük esnaf ve işçi kesimi için ciddi bir darboğazın yaşanmasına sebep oluyor.

Bu süreçte sorumlu makamların yeterlilikleri tartışmaya açık olabilir. Ancak dünyada var olan şartlar ve pandemi krizinin etkisi göz ardı edilemez. Herhangi bir siyasi bloğun perspektifine göre değişemeyecek bu koşullar ortaklaşa oluşturulması gereken bir çıkış yolunu zorunlu kılıyor. Zira yapılan çalışmalar umut verse de salgın şartlarının ne zaman son bulacağı hala tartışmalı.

Ancak devletimiz, hükümeti ve muhalefetiyle kutlamalara ve milli bayramlara fütursuzca para ve zaman akıtmaya devam ediyor! 29 Ekim kutlamalarında yapılan işler bir kere daha göstermiştir ki ulus devlet, zorluklar karşısında dayanışma ve birlik çağrılarını halkına bir sorumluluk olarak yüklerken kendisini var eden semboller ve ideolojik mantık söz konusu olduğunda tasarrufu unutuyor. Bu sene buna daha fazla şahit olmamızın sebebi aylardır zihnimize çakılan “evde kal” çağrılarının 29 Ekim söz konusu olduğunda bir kenara atılması oldu. Muhalefetten iki kıyafetsiz ismin “Cumhuriyet Bayramı’nı engelliyor!” diyerek feveran koparmasının ardından iktidar mercileri "asıl biz kutlarız bayramı" dercesine lüzumsuz işler yaptılar.

Muhalefette olanların söylem üretme gücü noktasında iktidarı ellerinde bulundurduklarına bir kere daha şahit olmak memleket adına gerçekten üzücü. Zira söylem gücünü elinde bulunduranlar memleketin hayrına hiçbir şey yapmamaya yemin etmişler sanki. “Çok maliyetli, israfa sebep oluyor” diyerek yol kenarındaki yeşillikleri iptal edecek kadar tasarrufa önem veren(!) İBB, Türkiye’nin ilk Atatürk hologramını yaparak katılmış gereksiz harcamalar kumpanyasına! Anlamsız kutlamalara bütün bir ülkeyi mahkum ettiğiniz için israf konusunda da iktidarı elinizde bulundurduğunuzu belirtmek isteriz. Ancak ne olursa olsun iktidarın bu sene –bize kalırsa tümüyle- kutlamaları iptal etmesi gerekirdi. İktidarla muhalefeti bir araya getiren bu “yerli milli düzlem” memleketin sorunlarına çare olmuyor ne yazık ki…