Selimiye’den Sonra Silivri’deler
Silivri’de dün tarihi bir gün yaşandı. 3 darbe yaşayan, onlarca darbe girişiminden kıl payı kurtulan Türkiye, tamamı asker sanıklardan oluşan bir cuntayı yargılamaya başladı. Silivri'de dün yaşananlar:
Haber: Helin Şahin
Genelkurmay'ın 'herkes gidecek' talimatı üzerine muvazzaf sanıkların tamamına yakını duruşmada hazır bulunurken, reddi hakim talepleri nedeniyle dava 28 Aralık'a ertelendi
Üç darbe yaşayan ve sayısız darbe girişimi atlatan Türkiye, ilk kez tamamı asker sanıklardan oluşan bir cuntayı yargılamaya başladı. Dün Silivri'deki duruşma salonunda 196 sanıklı Balyoz Darbe Planı davası başladı. 1. Ordu Karargahı'nın bulunduğu Selimiye Kışlası'nda 'plan semineri' adı altında Balyoz planının konuşan sanıkların tamamı dün Silivri'de tekrar biraraya geldi. Tüm sanıklar, ''Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini, cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüsle'' suçlanıyor.
İSİMLERİ OKUNARAK İÇERİ ALINDI
Dünkü tarihi duruşmanın startı saat 09.30'da mahkeme salonunun kapılarının açılmasıyla verildi. Ergenekon davalarında da mübaşirlik yapan Aydın Aslan'ın, iddianame sırasına göre sanık isimlerini tek tek okuyarak sanıkları salona almasıyla verildi. Mübaşir Arslan, salona giren sanıkları Mahkeme Başkanı Ömer Diken'in talimatına göre iddianame sırasına göre sanık sandalyelerine oturmalarına yardımcı oldu.
SAYGUN VE TEMİZÖZ RAPORLU
İlk duruşmada 186 sanık salonda hazır bulundu. Eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Ergin Saygun, faili meçhul cinayetleri azmettirdiği iddiasıyla Diyarbakır'da tutuklu yargılanan emekli Albay Albay Cemal Temizöz ile Mustafa Kemal Tutkun, Murat Üstündağ, Kemal Dünçer, Tümuçin Erarslan, Ali Demir, Kahraman Dikmen, Erol Ersan ve Fikret Çoşkun duruşmaya gelmedi. Bu sanıkların hasta oldukları ve sağlık raporu gönderdikleri kaydedildi. Sanıkların yerlerini almalarının ardından İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ömer Diken, üye hakimler Ali Efendi Peksak, Murat Üründü ve Davut Bedir ile Cumhuriyet Savcısı Savaş Kırbaş yerlerini aldı. Saat 09.45'te mahkemenin başlamasıyla birlikte Başkan Diken, duruşmaya katılan sanıklar ile sanık avukatlarının isim yoklamasını yaptı. Duruşmaya sonradan katılan sanıkların listeden farklı yerlere oturması nedeniyle listeyi takip etmekte zorlanan Başkan Diken, ara verildiği zaman bu sanıkların listeye uygun olarak oturmaları için uyardı.
SANIK SAYISI 195'E DÜŞÜRÜLDÜ
Kimlik yoklaması sırasında Sabiha Gökçen Havalimanı'nda jandarma astsubay olarak görev yaptığını belirten Recep Yavuz, kimlik bilgilerinin iddianamede uyuşmadığını söyledi. Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken, bunun üzerine ''İnsan unsurunun olduğu bir yerde böyle hatalar olur. Bu düzeltilebilir. İddianamedeki kimlik bilgileri sizin değilse zaten hakkınızda bir kamu davası da olmuyor. Bunu ilgili savcıya da ileteceğiz'' dedi. Ve Yavuz hakkındaki davayı düşürdü.
3 ÜYE HAKİMİN REDDİ İSTENDİ
Kimlik tespitlerinin ardından birçok sanık avukatı üye hakimler Ali Efendi Peksak, Davut Bedir ve Murat Üründü hakkında reddi hakim talebinde bulundu. Bunun üzerine diğer talepleri almayı kesen Mahkeme Başkanı Diken, diğer sanıkların da reddi hakimle ilgili taleplerini aldı. Duruşma, reddi hakim talebininin İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından değerlendirilmesi için 28 Aralık'a ertelendi.
Çetin Doğan şov
Silivri'de dün sabah saatlerinde Çetin Doğan şov yaşandı. Saat 8'de Silivri'ye giden Doğan, durumaya girmeden önce tüm gazetecilere basın açıklaması yaptı. Doğan, duruşmaya verilen arada da dışarı çıkıph televizylonların canlı yayınlarına katıldı.
Çamurlu ayakkabısını ASKERLERE temizlettirdi
Çetin Doğan duruşmaya girmeden önce gazetecilere davanın içinin boş olduğuyla ilgili uzun bir açıklama yaptıktan sonra duruşma salonuna yöneldi. Bu sırada ayakkabıları çamur olan emekli Orgeneral Çetin Doğan, ayakkabılarını korumalığını yapan iki askere temizletti. Bu da son günlerin meşhur tartışma konusu "aşçı, bulaşıkçı, köpek gezdirici mehmetçik" tartışmasını hatırlattı.
X-RAY CİHAZI ALARM VERDİ AMA O DİREKT GEÇTİ
''Bir numaralı sanık olarak ilk önce ben geldim'' diyen Çetin Doğan Doğan, ayakkabılarının temizlenmesinin ardından X-Ray cihazından geçerek duruşma salonuna girdi. Doğan geçerken X-Ray cihazı alarm vermesine rağmen Doğan'a üst araması yapılmadığı ve ikinci kez cihazdan da geçirilmeden salona alındığı görüldü. Doğan duruyma salonunda da rahat tavırlarıyla dikkat çekti.
Genelkurmay yurtdışı görevi bahane saymadı hepsi geldi
Genelkurmay'ın sanık subayların duruşmada hazır edilmesi, yurtdışındakilerin de çağrılması talimatı verdiği öğrenildi
SANIKLAR GİRİŞ KAPISINDA KUYRUK OLUŞTURDU
Balyoz davasının dünkü duruşmasında muvazzaf olan sanıkların tamamının katılması dikkat çekti. Daha önce yurtdışı görevde oldukları ya da sağlık raporu aldıkları için gözaltına alınamayan ve haftalarca ifade vermeye gitmeyen üst düzey pekçok muvazzaf generalin, ilk duruşmada hazır bulunmasında Genelkurmay'ın tavrının etkili olduğu öğrenildi. Genelkurmay'ın, tüm sanıkların duruşmada hazır bulunmasını istediği ve bu konuda emir yayınladığı öğrenildi.
VEKALET VERİN DURUŞMAYA GİDİN
Genelkurmay'ın yurtdışı görevinde olan tüm Balyoz sanıklarını duruşmada hazır edilmeleri için komutanlarını uyardığı ve yurtdışında görevde olanların da görevlerini başkasına devredip duruşmaya geldikleri belirtildi. Komuta kademesinin 'duruşmaya katılınacak' tavrı nedeniyle diğer muvazzafların da mazeret bildirmedikleri ve rapor almadıkları ifade edildi. Kimlik tespiti sırasında, Genelkurmay Muhabere ve Elektronik Bilgi Sistemleri (MEBS) Başkanı Koramiral Kadir Sağdıç, halen bu görevini sürdürdüğünü söyledi. Korgeneral Nejat Bek ise Muhabere Destek Eğitim Komutanı olduğunu ifade ederek, aylık gelirinin 5 bin 500 lira olduğunu kaydetti. Sanıklardan Murat Ataç Avusturya'da, Bahtiyar Ersay da Tunus'da halen askeri ateşe olarak görev yaptıklarını belirtti. Mehmet Alper Şengezer ise İtalya'da NATO'ya bağlı bir birimde çalıştığını anlattı.
Açığa alındım maaşım düştü
• Milli Savunma Bakanlığı tarafından açığa alınan Tümgeneral Gürbüz Kaya, kimlik tespiti sırasında muvazzaf asker olduğunu belirterek "Aylık gelirim 4 bin 700 lira. Ancak dava nedeniyle açığa alındığım için 3 bin 200 lira alıyorum'' dedi. Sanıklar salona alınırken, mübaşirin ismini okuması üzerine yakınları tarafından alkışlanan tek sanık Milli Savunma Bakanı tarafından açığa alınan Tuğamiral Abdullah Gavremoğlu oldu.
'Ben milli tutuklu Dursun Çiçek'
• İrtica İle Mücadele Eylem Planı davası tutuklu sanığı Albay Dursun Çiçek'in, duruşma başlamadan önce sanıkların bulunduğu bölümde gezerek tokalaştığı görüldü. Çiçek, yoklama sırasında ismini söylerken ''son günlerin milli tutuklusu Dursun Çiçek'' dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Diken, Çiçek'i uyararak, sadece ismini söylemesini istedi. Çiçek'i kızı ve Avukatı İrem Çiçek yalnız bırakmadı. Birinci Ergenekon davasının tutuklu sanığı emekli tuğgeneral Veli Küçük'ün kızı Zeynep Küçük ile eşi Necla Küçük'ün de duruşmayı izlemesi dikkat çekti.
Dünyanın sonu değil ya!..
• Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, "Dünyanın sonu değil ya, hele bir başlasın davanın ne olacağını göreceğiz' dedi. Örnek kimlik tespiti sırasında da aylık gelirinin 7 bin lira olduğunu, 2 çocuğunun bulunduğunu, kendi evinde oturduğunu söyledi.
Emekli paşayım sabıkam yok
• Duruşma salonu giriş ve çıkışında sert bir yüz ifaüdesi takınan eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral İbrahim Fırtına, gazetecilerin sorularını gülümseyerek geri çevirdi. Fırtına, kimlik tespiti sırasında da emekli orgeneral olduğunu, sabıkası bulunmadığını, 2 çocuğu olduğunu, 6-7 bin lira aylık geliri bulunduğunu ve kendi evinde oturduğunu söyledi.
'Genelkurmay müdahil olsun'
• Çetin Doğan, taleplerin alınması sırasında "Dosyada askeri bilirkişi raporları var. Davayla hedeflenen silahlı kuvvetlerdir" dedikten sonra duruşmalarda Genelkurmay ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndan temsilcilerin müdahil ve gözlemci olarak salonda yerini almalarını talep etti. Doğan'ın avukatı Celal Ülgen de bazı delillerin kendilerine verilmediğini ve gizlendiğini iddia ederek "Biz yargıç seçmiyoruz ama savunma hakkımıza saygı duyulmasını istiyoruz" dedi. Mahkeme Başkanı Ömer Diken "İki gündür bu göreve atandım. Dün yetkimi aldım. Normal bir hakim nelere bakabilirsem, belki büyük bir gayretle baktım. Dilekçelerinizi de okudum. Kesinlikle savunmalarınızı kısıtlamamız söz konusu değil. Taleplerinizi inceleyeceğim" dedi.
HEDEFTEKİ DİLİPAK MÜDAHİLLİK İSTEDİ
Balyoz'da suikast yapılacak 19 gazeteciden biri olan Abdurrahman Dilipak, müdahil olma talebinde bulundu. Mahkeme Başkanı Ömer Diken, Dilipak'ın müdahillerin oturacakları yere oturmasını isteyince bazı sanık avukatları buna itiraz etti. Bunun üzerine Başkan Diken "Daha müdahil olup olmamasına karar vermedik. Kararı verirken itirazlarınız dinlenecek. Dilipak, şimdilik sadece orada oturacak" dedi. Bu konuşmanın ardından Dilipak davada müdahillerin oturması için ayrılan yere oturdu. Davaya müdahil olmak isteyen Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği Avukatı Necip Kibar, şahıs olarak da Rıdvan Kaya ve Hamza Dilek de müdahillik talebinde bulundu.
'Cezaevi bizi korkutmaz' dedi ama!..
• Sanık emekli Korgeneral Engin Alan, sigara içmek için dışarı çıktığında elindeki tesbihi göstererek "Lüle taşından, ne olur ne olmaz. Hazırlıklı geldik. Hayırlı olsun. Yıllardır ölümlerden döndük, bizi cezaeviyle mi korkutacaklar. Cezaevi bize vız gelir" dedi. Alan, hakkında ilk yakalama kararı çıktığı dönemde tahliye talebi kabul edilene kadar GATA'da kalmıştı.
En çok kazanan Kutluk oldu
• Kimlik tespiti sırasında aylık gelirini en yüksek beyan eden sanık emekli Tümamiral Ali Deniz Kutluk oldu. Kutluk, emekli asker olduğunu, özel bir şirkette çalıştığını belirterek, aylık gelirinin 10 bin liranın üzerinde olduğunu kaydetti. Eski MGK Genel Sekreteri Şükrü Sarıışık aylık gelirinin 4 bin 500 lira olduğunu söyledi.
Darbe virüsü dezenfekte ediliyor Hukuki ve siyasi tarih için milat olacak
• Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi önünde toplanan ''Yargıda Reform Grubu'' üyesi bir grup avukat, ''Yargı Balyoza El Koydu'' ve ''Ordu yargıyı yordu'' yazılı pankart ve dövizler açarak darbe grişimlerini protesto etti. Grup adına yaptığı açıklamada "Genç Türkiye Cumhuriyeti tarihinin bir çeşit darbeler tarihi olduğunu" belirten Tülay Sofu, "Bugün siyasi ve hukuk tarihi açısından milat oluşturacak sayılı günlerden birini yaşıyoruz. Gönül isterdi ki bu mahkemeler, 1960'larda, 1971'lerde 1980'lerde ve 28 Şubatlarda yapılsaydı da Cumhuriyetimize bulaşan darbe virüsü, hukuk eliyle dezenfekte edilip bu kirli geçmiş hiç yaşanmamış olsaydı" dedi.
Darbe kirliliğinden temizlenme fırsatı olsun
Avukatların protestosunun ardından Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği (ÖZGÜR-DER) üyeleri de darbeleri ve darbecileri protesto etti. Çeşitli sloganlar atan grup adına açıklama yapan ÖZGÜR-DER Genel Başkanı Rıdvan Kaya, yakın tarihimizin darbe kirliliğiyle yoğun bir şekilde pislendiğini belirterek ''Burada eğer ciddi bir hesaplaşma söz konusu olacak olursa, Türkiye yakın tarihinde yaşadığı kirlilikten en azından kısmen de olsa kurtulacak. Bu açıdan dava çok önemli. Balyoz belgelerini sistematik biçimde inkar kampanyası yürütülüyor. Bu iki yüzlülüktür. Ortada bu kadar açık bilgi varken, tüm bunları inkar edebilenler yarın güneşin doğuşunu da inkar edebilecek insanlar" dedi.
İŞTE O KANLI PLAN
Camileri bombala kendi uçağını düşür
Eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın başını çektiği, Hava Kuvvetleri eski Komutanı ve Ergenekon şüphelisi emekli Orgeneral İbrahim Fırtına'nın aktif rol aldığı cunta yapılanmasının 2002-2003 döneminde hazırladığı 'Balyoz Güvenlik Harekât Planı'yla bağlantılı insanın kanını donduran 4 eylem planı gündeme bomba gibi düştü. Altında "Balyoz Sıkıyönetim Komutanı" ünvanıyla emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın imzası bulunan Balyoz Planı, Albay Dursun Çiçek imzalı İrtica İle Mücadele Eylem Planı ve Kafes Eylem Planı'nı gölgede bırakacak eylemler içeriyordu.
SAKAL-ÇARŞAF İRTİCAYI HORTLATACAK
Taraf gazetesi tarafından deşifre edilen deşifre edilen Balyoz Harekat Planı dehşet senaryolarını gölgede bırakmıştı. Darbe ortamı yaratmak ve sıkıyönetim ilan ettirmek amacıyla 'Sakal', 'Çarşaf', 'Oraj' ve 'Suga' isimli dört Eylem Planı'ndan oluşan Balyoz Planı'nın Sakal ve Çarşaf planlarına göre Fatih ve Beyazıt camileri Cuma namazı sırasında bombalanacaktı. Çok sayıda kişi ölecek ve yaralanacak. Cemaat arasına karışan kişiler ve bölgede esnaf kılığında konuşlanan elemanlarca provake edilecek sakallı ve cübbeli kişiler Askeri Müze'yi basacak. Asker silahla karşılık verecek, irtica hortladı yaygarası koparılacak ve sıkıyönetim ilan edilecekti.
ORAJ-SUGA EGE'Yİ KARIŞTIRACAK
İbrahim Fırtına imzalı olduğu iddia edilen ve gök gürültüsü anlamına gelen 'Oraj Eylem Planı'na göre ise iktidarı köşeye sıkıştırmak için Türkiye ile Yunanistan'ı savaşın eşiğine getirme planı yapılmış. Oraj Planı'na göre Yunan jetlerinin bir Türk jetini düşürmesi sağlanacak. Taciz uçuşlarıyla provake edilecek Yunan jetleri, Türk jetini vurmazsa, Türk Özel Filo'da görevli bir pilot yanındaki uçağı vuracak. Özden Örnek imzalı Suga Planı'na göre ise Ege Denizi'nde su iyice ısındırılacak, bu kargaşa ve gerilim sonrası Yunanistan sınırında gösteriler düzenlenecek ve hükümet iyice köşeye sıkıştırılacaktı.
DARBEYE ZEMİN İÇİN ÜLKEYE İHANET
1. Ordu eski Komutanı Çetin Doğan'ın başını çektiği cunta yapılanmasının, darbe yapabilmek için ülkeye ihanet anlamına gelecek onlarca eylemi de planladığı ortaya çıkmıştı. Bunlar arasında "dost işadamları vasıtasıyla ekonomik kriz çıkarılması", "şehit cenazelerinin artırılması", "faili meçhul cinayetler işlenmesi", "PKK ve El Kaide'ye eş zamanlı saldırılar düzenletilmesi" de planlanmıştı.
Darbe karşıtları için 8 ayrı plan ve ekip var
Balyoz Darbe Planı'nın eklerinde, darbe karşıtı sivilleri etkisizleştirmek için 8 ayrı eylem planı daha yapıldığı belirlenmişti. Her bir pnalının hedefi ve görevli asker personeli farklı farklıydı. İşte o planlar ve hedefleri:
AKADEMİSYENLER 'TIRPAN'LANACAK: 'Tırpan' adlı operasyonda 4 jandarma görevlendirilirken, hedefine 'darbe karşıtı akademisyen kadro' konulmuş.
ERMENİ BASININI 'ORAK' BİÇECEK:'Orak' adlı operasyonda 3 jandarma görevli iken, planın hedefine 'darbe karşıtı Ermeni basını' konulmuş.
SAĞCILARA 'YUMRUK' İNECEK: 'Yumruk' adlı
operasyonda 5 jandarma personeli görevlendirilirken, planın hedefine de 'darbe karşıtı aşırı sağ kesim' konulmuş.
SOLCULAR 'KÜREK'LENECEK: 'Kürek' adlı operasyonda 4 jandarma görevlendirilirken, planın hedefi 'darbe karşıtı aşırı sol kesim' olarak belirlenmiş.
LİBERALLERİ 'TESTERE' BİÇECEK: 'Testere' adlı operasyonda 5 jandarma görevli ikin hedef kişiler ve hedef tanımı 'darbe karşıtı liberaller' olarak yapılmış.
DİNİ LİDERLER 'DÖKÜM' YAPILACAK: 'Döküm' adlı operasyonda 4 jandarma personeli görevlendirilirken, hedef alınan kişi A.K., hedef tanımı da 'dini grup lideri olarak' yer almış.
GAYRİMÜSLİMLERİN 'SAKAL'I ALINACAK: 'Sakal' adlı operasyonda 4 jandarma personeli görevliydi, hedeftekiler ve hedef tanımı olarak da 'Gayrimüslim Cemaat Önderi ve İş Adamları' seçildi.
STÖ'LER 'URGAN'LA BAĞLANACAK: 'Urgan' adlı operasyonda 5 jandarma personeli görevlendirildi. Hedef 'Arı Grubu' olarak belirtilirken, hedef tanımı olarak da 'darbe karşıtı STÖ ve oluşumlar' seçilmişti.
Haber: HELİN ŞAHİN / STAR
HABERE YORUM KAT