1. HABERLER

  2. BASIN AÇIKLAMASI

  3. Özgür-Der Amasya Temsilciliği Yılbaşı Kutlamalarını Eleştirdi
Özgür-Der Amasya Temsilciliği Yılbaşı Kutlamalarını Eleştirdi

Özgür-Der Amasya Temsilciliği Yılbaşı Kutlamalarını Eleştirdi

Özgür–Der Amasya Temsilcisi Mustafa Siel, günümüzde kapitalizmin bir aracı olarak tüketimi özendirme amacıyla tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yapılmakta olan yılbaşı kutlamalarıyla ilgili bir basın açıklaması yaptı.

31 Aralık 2015 Perşembe 11:37A+A-

Basın açıklamasının tam metni;

 

YILBAŞI KUTLAMALARI İSLAM’LA BAĞDAŞMAZ

 

31 Aralık 2015 Perşembe gecesi saat 12.00’da miladi güneş takvimine göre 2015 yılı sona erecek ve 2016 yılı başlayacak. Bizim açımızdan sadece astronomik ve resmi bir anlamı olması gereken yılbaşı gelmeden günler öncesinde, maalesef pek çok insanımızı bir heyecan, bir telaş kaplıyor. Sanki çok önemli bir günü, bir bayramı idrak ediyor, kutluyor gibi bu insanlarımız. Bu kutlamalara çeşitli kesimlerden insanlar çeşitli derecelerde, çeşitli etkinliklerle katılıyorlar.

 

Yılbaşı yada Noel kutlamalarının İslam’la hiçbir ilişkisinin olmadığı gibi, köken olarak putperest Roma kültürüne ve bu kültürden etkilenen Hristiyanlığa dayanması nedeniyle İslam’a aykırı ve haram bir kutlama olduğu, yılbaşı yada Noel kutlamanın İslam’la uyuşmasının mümkün olmadığı da çok açık ve net.

 

Hele yılbaşı dolayısıyla yapılan bir takım kutlamalar, içerik olarak ta İslam’ın haram kıldığı bir takım haramları da  (piyango ve diğer kumarlar, içki, dansöz oynatma gibi çeşitli derecelerde cinsel günahlar – fuhuş) içeriyor.

YILBAŞINI İSLAM’A NAZİRE OLSUN DİYE KUTLAYANLAR

 

Üstelik Türkiye’deki belli bir kesim tarafından adeta İslam’a ve Müslümanlara nazire olarak yapılıyor bu tür kutlamalar. Batılılardan daha fazla Batılılaşmış, batıya, putperest Roma’ya ve Hristiyanlığa hayran olan bu elit azınlık kesim, kendi öz bayramlarını kutlar gibi canı gönülden iştirak ediyorlar yılbaşı ve Noel kutlamalarına.

 

Bu kesim Ramazan ve Kurban Bayramlarında tatile çıkarken, yılbaşında ise evlerinde kalıp çam hazırlayıp, hindi pişirerek yılbaşı çamının etrafında kutlama yapıyorlar.  Kurban bayramında kurban kesilmesini vahşet olarak vasıflandıran bu kesimin, yılbaşı hindisine itirazları olmadığı gibi, olmazsa olmaz olarak görüyorlar hindi pişirmeyi.

 

Bu kesimin gençleri yeni yılı kutlamak adına, yılbaşı gecesi saat 12’ye yaklaşırken, bulundukları şehrin merkezine doğru yollanıyor ve toplanıyorlar. Ellerde içki şişeleri, kız oğlan karışık ve sarmaş dolaş (ve daha ileri pozisyonlarda); onların halini seyrettiğinizde, kendinizi ABD’nin yada Avrupa’nın büyük şehirlerinden birisinin merkezinde zannedebilirsiniz.

 

YILBAŞI KUTLAMALARINA KIYISINDAN KÖŞESİNDEN KATILANLAR

 

Tabi halkımızın tamamı böyle değil. Yılbaşını dini nedenlerle hiç dikkate almayanlar, hatta yılbaşının geldiğinin bile farkında olmayanlarda var bu memlekette. Lakin yılbaşını kendi öz bayramı olarak kutlayan elit azınlık kadar, ve hatta daha da azınlık durumunda bu kesim.

 

Halkımızın çoğunluğu ise, kıyısından köşesinden de olsa bir şekilde ve derecede yer alıyor yılbaşı kutlamalarında. Kimisi televizyonda yılbaşı özel programları ve özellikle yılbaşı dansözü seyrederek, kimisi evinde içkisiz yılbaşı yemekleri hazırlayarak, kimisi de devletin resmi kumar kurumunun çıkardığı yılbaşı bileti alarak. Bir şekilde yılbaşı kültürü etkisi altına alıyor bütün memleketi, en ilgisiz ve tepkililer bile, bir şekilde yılbaşından ve kutlamalardan haberdar oluyor.

 

Oysa halkımızın bu büyük ve sessiz çoğunluğu, yılbaşının gerek dini anlamda ve gerekse kutlamaların içeriği anlamında İslam’la kesinlikle bağdaşmadığını, yaptıkları şeylerin haram ve günah olduğunu da biliyor. Buna rağmen sessiz büyük çoğunluğun kıyısından köşesinden de olsa yılbaşı kutlamalarına katılmasını neyle izah edebiliriz?

 

YILBAŞI KUTLAMALARINA KATILMAMAK YETMEZ, TAVIR ALINMALIDIR

 

Yılbaşının kökü putperest Roma kültürüne dayanan köklü bir Hristiyan geleneği – bayramı olduğu tartışmasız bir gerçek. Bu gelenek, tartışmasız ve katışıksız olarak Hristiyani gelenek üzere yükselmiş olan batı medeniyetinin en önemli gün ve sembollerinden biri haline gelmiş durumda. Üstelik günümüzde fuhşun ve kapitalist tüketim kültürünün en önemli unsurlarından biri durumunda.

 

Bu nedenle yılbaşını kutlayanlar, sadece batı ve Hıristiyanlara özenmiş ve çeşitli günahlara bulaşmış olmuyorlar. Aynı zamanda zalim ve sömürgeci batı medeniyetinin büyüklüğünü ve hegemonyasını kabullendiklerini, kendilerinin batı medeniyetinin özentili birer taklitçisi ve takipçisi ve de tüketicisi durumunda olduklarını ortaya koymuş oluyorlar.

 

Tüm bu nedenlerle, tüm halkımızı her türlü yılbaşı kutlamasına katılmaktan ve bulaşmaktan uzak durmaya ve yılbaşı ile resmi yada özel tüm kutlamalara karşı tavır almaya davet ediyoruz.

HABERE YORUM KAT

2 Yorum