Bünyamin Doğruer

Yazarın Tüm Yazıları >

Kalk ve Uyar 

Eylül 2021A+A-

“Ey örtünüp bürünen

Kalk ve uyar

Sadece Rabbini büyük tanı

Elbiseni temiz tut

Kötülüklerden uzak dur.

Yaptığın iyiliği başa kalkma.

Rabbinin, rızasına ermek için sabret.” (Müddessir, 74/1-7)

Ne olup bittiğini anlamak için akleden kalbinle Hira mağarasının uzletine/tefekkürüne kapanman gerekir. Kendine bir Hira edin.

Sonraniteliği ilahi kudret eliyle belirlenmiş bir tevhidî düşüncenin varisi olarak, şirkin bir sel gibi aktığı şehrin caddelerine, sokaklarına, varoşlarına insanların arasına gir ve uyar. La ilahe illallah çağrısıyla... Tevhidî düşünce ırmağının berraklığıyla insanların ruhlarını arındır,yeniden imar et. Kentsel dönüşümle binalar imar ediliyor kentlerde, ruhlar ise virane...

İtikadi ve amelî bir bütünlüğe davet et.

Gece ve gündüz ruhunu yeniden keşfet.

‘Rabbim!Koru kalbimi.’ de.

Ruhunun yakasını sahtekârlara, müşriklere, din tüccarlarına kaptırma!

Hüzünlen, dertlen, ağla bir köşede gizliden.

Sahte inançlara karşı, tevhid inancıyla muhkem kaleler kur.

Ruhunu tutuştur, ellerin titresin, tövbe ağacını kurutma. Bir yetimin başını okşarken için ferahlasın.

Yoksulu gözet.Verirken kameralar karşısında poz verme, bir elinin verdiğinden diğer elin haberdar olmasın.Sen gökyüzüne bak.

Ey Müddessir!

Ey örtünen, gizlenen, özlenen!

Ey beklenen bilinen, gözlenen!

Ey sevilen, övülen, görülen!

Ey elbiselerine, örtülerine, perdelerine

Ey yalnızlığına, çaresizliğine, zayıflığına

Ey şartlarına,şikâyetlerine, zorluğuna

Ey olmazlarına, mazeretlerine, gerekçelerine saklanan, sığınan, dayanan, barınan, tutunan!

 

Ey zamanın emanetçisi!

Ey çarşılarda gezinen!

Ey kuru ekmek yiyen!

Ey yükü ağır olan, ağır basan!

Ey bir yol arayan!

Ey yetim, fakir, zayıf ve kuşatılmış!

Ey ne olup bittiğini bilmeyen!

Ey hak, can ve ekmek davasının davacısı!

Her şeye rağmen kalk artık.

Dikil, ayıl, diril artık.

Uyan, canlan, toparlan, ayaklan artık!

Bak, gör, duy, dinle, seslen, haykır, anla artık!

‘La ilahe illallah’ı yeniden akleden kalplerin burçlarına dikme vakti.

Sabah oldu güneş doğdu.

Zaman oldu vakit doldu.

Kalk ve korkut artık.

Kim merhametli ise onun gücüyle korkut.

Kork da korkut!

Korkmayanı korkut!

Korkanları korkut!

Korkakları korkut!

Korkuları korkut!

Korkutanı korkut!

Belamları korkut!

Şartları, mazeretleri, şikâyetleri, örtüleri, maskeleri, çıkarları, olmazları, yoksulları, varlıkları, yalnızlığı, ümitsizliği, çaresizliği, anlamsızlığı, dinini oyun ve eğlence edinenleri, Allah'ı işlerine, yeryüzüne karıştırmayanları, putperestleri, çağdaş müşrikleri, ham yobaz, kaba softaları, insan eti çiğneyenleri, yiyenleri, karunları, renksizleri, karaktersizlikleri, vicdansızları, sünepeleri uyar, korkut, haykır!İlahi kükreyiş ile…

BU SAYIDAKİ DİĞER YAZILAR