1. HABERLER

  2. ETKİNLİK

  3. Silivri'de “28 Şubat Mağdurları” Programı Yapıldı
Silivride “28 Şubat Mağdurları” Programı Yapıldı

Silivri'de “28 Şubat Mağdurları” Programı Yapıldı

SİYAD’ın Silivri’de düzenlediği “28 Şubat Mağdurları” başlıklı programa katılan Zehra Çomaklı Türkmen ve Yasin Hatipoğlu 28 Şubat, imam-hatipler ve katsayı meselesi hakkında konuştular.

01 Mart 2010 Pazartesi 10:47A+A-

Silivri İmam-Hatipliler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nin (SİYAD) 28 Şubat postmodern darbesinin sene-i devriyesi münasebeti ile düzenlediği "28 Şubat Mağdurları" konulu program, Zehra Çomaklı Türkmen ve Yasin Hatipoğlu'nun sunumları ile gerçekleşti.

 

Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan program, imam-hatipli kız öğrencilerin, başörtüsü mücadelesini anlatan şiirlerini okumaları ve SİYAD Kurucu Başkanı Fuat Yıldız'ın yaptığı açılış konuşması ile devam etti. Yıldız, postmodern darbe sürecini; "28 Şubat darbesi, imam-hatiplilere, İslami kesime doğrudan saldırının yapıldığı, hukukun mahkum edildiği bir süreci ifade eder. 28 Şubat, ülkeye meydan okumaktı" ifadeleri ile tanımladı.

 

Katılımın oldukça yoğun olduğu programın ilk konuşmacısı Zehra Çomaklı Türkmen sunumunu açılış konuşmasının ardından gerçekleştirdi. Türkiye'de kısaca darbe sürecine değinen Türkmen "27 Nisan 2007 askeri, 17 Şubat 2010 yargı darbe teşebbüslerini çokta şaşırtıcı bulmuyoruz. Çünkü 28 Şubat Darbesine imza atanlardan eski Genel Kurmay Başkanı Kıvrıkoğlu, 1000 yılda sürse 28 Şubat süreci devam edecek demişti. Yani anlayacağımız darbe şartlarını sürdürmek isteyen paşalarla, subaylarla karşı karşıyayız" diyerek; darbeler ülkesi Türkiye'nin son olarak balyozcu paşaların darbe teşebbüslerine maruz kaldığını ifade etti.

 

Adalet arayışı içerisinde olmalıyız diyen Türkmen, darbeci zihniyetlerin, başörtüleri dolayısıyla üniversitelerden atılan, 100 bine yakın kız kardeşimizin yaşadığı acıların, mahrumiyetlerin, itilmişliğin ve zulmün yanı sıra Türkiye'de ki yasakların, sürgünlerin, işkencelerin ve irtica adı altında İslami değerlere yapılan hakaretlerin hesabını sormanın zorunluluk olduğunu dile getirdi.

 

Konuşmasında İHL öğrencilerinin maruz kaldığı katsayı adaletsizliğine, 15 yaşın altında ki çocukların Kuran eğitiminin yasaklanıyor olması gibi konulara da değinen Türkmen, Müslümanlar olarak bizim mağduriyetler ve zulümler karşısında direnişi onur edinmiş, direnişi katık edinmiş, direnişi iman edinmiş ilk kadın şehidimiz olan Hz Sümeyye'nin rol modelliği üzerinde durarak insanlığımız ve şerefimiz için hepimizin birer Sümeyye bilincini kuşanmamız gerektiğini vurguladı.

 

Son olarak, 28 Şubat mağduru Türkmen, dönemin psikolojik işkence metotlarından bahsederek bu zulümleri yapanların aynı bu gün balyoz darbe planını yapanlar gibi yargılanması ve adalet önünde hesap vermeleri gerektiğini belirtti. Müslümanlar olarak onurumuza, inancımıza sahip çıkarsak, onursuzların, inançsızların ve darbecilerin bu halka hiçbir şey yapamayacağını söyleyen Türkmen sözlerini; zaferin, hakkın ve hakka inanların olduğunu belirterek bitirdi.

 

Türkmen'in sunumunun ardından program, 28 Şubat darbe sürecinde TBMM/SP Başkanvekili Yasin Hatipoğlu'nun yaptığı konuşma ile devam etti.

 

"Bize yapılanları unutmaya hakkımız yok! Davamıza, değerlerimize karşı yapılan kötülükleri unutmamalıyız" diyerek konuşmasına başlayan Hatipoğlu; "28 Şubat bize kızlarımızın üniversiteler ile ilişkilerinin kesildiği, ekonominin çöktüğü, ilke ve inkılâplar ile değerlerimizin alt-üst edildiğini hatırlatıyor. O dönem ben ümmetin ömrünün 1000 yıldan daha uzun olduğunu haykırmıştım Millet Meclisi kürsüsünden." diyen Hatipoğlu, değerlerimizi geri kazanmak için bedel ödememiz gerektiğinin üzerinde durdu. "Eğer bu gün bizler bedel ödemeyi göze alırsak bizim çocuklarımız daha az bedel ödemek zorunda kalacaklar, ahiretin bedelinin ağır olduğunun şuurunda olmalıyız, Çevik Bir'in, Nur Serter'in konuşmasından ibret almalıyız." dedi.

 

Hatipoğlu, "Katsayıya sığınmayın! İmam-hatipliler bütün bu 10 adım geriden başlatmalara rağmen edebiyatta da coğrafyada da tarihte de matematikte de başarılılar. Devlet yapılarında yer almayalım diye engel çıkarıyorlar" şeklinde konuştu.

 

"Bizler o vakit okullarımıza sahip çıkmak için meydanlardaydık" diyen Hatipoğlu, konuşmasını, dönemin Sultanahmet Meydanı Mitingi'nde yazdığı şiiri okumasıyla sonlandırdı.

 

İmam-hatiplerin kuruluş sürecinin ve -günümüze kadar- başörtüsü eylemlerinin konu olarak alındığı iki ayrı sinevizyon gösterime sunuldu. Program; SİYAD Başkanı Uğur Kanoğlu'nun, imam-hatip okullarının geçirdiği sıkıntılı dönemleri anlatan konuşması sonrasında konuşmacılara katkılarından ötürü takdim ettiği plaketler ile sona erdi.

 

Esra Aydın / Haksöz-Haber