1. HABERLER

  2. HABER

  3. DÜNYA

  4. Neslin ifsadında sınır tanımayan medeniyet!
Neslin ifsadında sınır tanımayan medeniyet!

Neslin ifsadında sınır tanımayan medeniyet!

Danimarka’da yayınlanan bir programda kadınlar, erkekler soyundu ve 11-13 yaş aralığındaki çocuklara 'kusursuz vücut algısı' üzerinden yorum yaptırıldı!

21 Eylül 2020 Pazartesi 08:55A+A-

Abdurrahman Güner / Haksöz-Haber

11-13 yaş aralığındaki çocukların izleyici olarak katıldığı programda 'kusursuz vücut' konusu ele alındı. Cinsel organlardaki kusursuzluğun konuşulduğu bölümde 5 yetişkin stüdyoda çocukların önünde soyundu. Daha sonra programın sunucusu, çocuklardan bu yetişkinlere dair sorular sormasını istedi.

Programda yaşanan skandal büyük tepki çekti. Birçok Danimarkalı, programda yaşananları onaylamazken, o yaşlardaki çocukların seçilen konu hakkında konuşmasının uygun olmadığını söyledi.

Öyle sanıyoruz ki yeryüzünde insanın bu kadar seviyesiz ve düzeysiz olaylara şahit olduğu başka bir zaman dilimi daha olmamıştır. Modernleşmenin vardığı nokta, ensest, zoofili, pedofilinin normalleştirilmesi, sapkın cinsel eğilimlerin teşvik edilmesiyle ifsadın da ötesinde bir yere ulaştı. İçerisinde yaşadığımız asır menşei batı olan düşünce sistemleri ve ideolojilerin hakimiyeti altında inşa edildi. 

Tek medeniyet olan batı, kendisi dışında her kim var ise ona kendisi gibi olmayı dayatarak dünyayı “medenileştirdi.” İşte medeniyetin vardığı nokta; eğitim amaçlı olduğu iddiasıyla yetişkinlerin çocuklar önünde soyunarak cinsel bölgeleri hakkında kendilerine sorular sorulabilmesidir. Medeniyet denilen şeyin üzerine balıklama atlayan muhafazakar-dindarların medeniyetin merkezi olarak gösterilen batıda yaşanılanları görünce kavram hakkında biraz daha düşünmeleri elzem gözüküyor. İnsanı yeryüzüne hapseden medeniyet, onu ilahi bağlarından uzaklaştırarak sadece dünya için eyleyip dünya için yaşayan bir vasat üzerinde onu anlamlı bir varlık olarak tanımlıyor. Bu sebeple ahiret zaten egale edilirken yeryüzü ise bütün nefsani, şehvani arzuların yaşanılması gereken tatmin noktasına dönüşüyor. Medeniyetin çizdiği “anlam” bağlamını reddettiğinizde ise irrasyonel olarak nitelenip tarihin dışında bırakılıyorsunuz. 

Danimarka’da yaşanan olay batının eğitim dediği şeye yaklaşımını anlamak açısında da ibretlik. Çok enteresan bir şekilde cinselliğin olağanlaştırılmasının yaşanabilecek istismara engel olacağı zannıyla çıplaklık, kadın ve erkek vücudunun idealizasyonu toplumlara pompalanıyor. Ancak her geçen gün taciz, tecavüz olayları artarken çıplaklık ise bir beden ideolojisi olarak insanlara dayatılmaya devam ediyor. Kendisini beden üzerinden inşa eden bir düşünme biçimi aslında kendisini en çok buradan faş ediyor. Yine maddi olan merkeze alınarak oluşturulan ilişki tarzı haliyle durmadan aç köpekler gibi görünür olmak istiyor. Görünürlüğünü kaybettiği anda kendisinden/bedeninden hiçbir şey kalmayacağının farkında çünkü. 

Meşum hadisenin yaşandığı Danimarka’da programa haliyle tepki gösterilmiş. Mecliste olayı dillendiren bir milletvekilinin verdiği tepki ise oldukça şaşırtıcı: “Bunun için daha çok erken!” Hâlbuki pek çok şey için çok geç kalındı…

HABERE YORUM KAT

1 Yorum