1. YAZARLAR

  2. Roni Margulies

  3. Müslümanlar ve devlet karşıtlığı
Roni Margulies

Roni Margulies

Yazarın Tüm Yazıları >

Müslümanlar ve devlet karşıtlığı

04 Ağustos 2010 Çarşamba 11:50A+A-

Manisa’daki toplantıda kalabalık bin kişiye yakındı. Pankartlarda “Sivil Anayasa için, darbelere, hukuksuzluğa, ayrımcılığa karşı” ve “Demokrasi için, özgürlük için, güçlü bir Evet” yazıyordu.

Toplantıyı, 402 Müslüman dernek, sivil toplum kuruluşu ve kurumdan oluşan Sivil Dayanışma Platformu düzenlemişti.

Benzer toplantılar 12 Eylül’e kadar düzinelerce yerde düzenlenecek. Ben konuşmacı olarak Alanya, Antalya, İzmir ve Manisa toplantılarına katıldım.

Müslümanlarla birlikte aynı platformda konuşurken, geçenlerde aldığım bir okuyucu mektubu geldi aklıma.

Bir yazımı beğenmiş, ama “politik görüşleriniz soldan ziyade liberal bulmama ve çoğu zaman sinirlenip yazılarınızı okumamama rağmen” beğenmiş.

Soldan gelen bu eleştiriye alışık olduğum ve anlamsız bulduğum için cevaplamam genellikle. Ama hakaret değil tartışma amacıyla yazıldığı için bunu cevapladım:

“Ben örgütlü işçi sınıfının kitlesel eylemiyle (gerekli olduğunda şiddet de kullanarak) mevcut devleti yıkıp kendi devletini kuracağına inanıyorum; 18 yaşımdan beri bu hedef doğrultusunda öncü işçileri biraraya getirmeyi amaçlayan bir partide çalışıyorum; Kürtlerin ayrılma hakkı dahil tüm haklarını destekliyorum; ezen ulusun kullandığı şiddet ile ezilen ulusun kullandığı şiddeti aynı görmüyor, ikincisini eleştirmeyi reddediyorum; merkezî planlamanın gerekliliğine inanıyor, piyasa ekonomisini tümüyle reddediyorum.

Bu saydıklarımı, sanırım siz de kabul edersiniz ki, ‘liberallik’ olarak adlandırmak zor.

Niye Stalinist ve Kemalist solun bütünüyle beraber siz de beni liberal zannediyorsunuz diye düşündüm. Hayatımda liberalizme benzeyen tek bir kelime etmemiş olduğuma göre, tek bir cevabı olabilir bu sorunun. Ben anlamsız ve afakî bir slogancılık yapmıyorum, sosyalist siyaseti günün somut koşullarında yapmaya çalışıyorum. Yani ‘Ben sosyalizm isterim, geri kalanı beni ilgilendirmez’ demiyorum, darbelere karşı çıkıyorum, seçilmişleri seçilmemişlere karşı destekliyorum, demokrasiyi savunuyorum, emekçilerin kafasındaki kaygılardan yola çıkarak siyaset üretmeye çabalıyorum.

Liberallikten bunları kastediyorsanız, diyeceğim yok.”

Düşünceli ve düşündürücü bir cevap geldi: 

Bunlara liberallik demiyorum tabii.


Burjuva demokrasisinde siyaset yaparken demokrasiyi desteklemek, dindarların haklarını savunmak doğru tavırdır. Ama emperyalizmin saldırısının bazı nedenlerle İslam coğrafyasında belirgin oluşunun doğurduğu koşullar nedeniyle bir dinî ideolojiye özünde sahip olmadığı antiemperyalist bir misyon yüklemek başka bir şeydir. İslam dininin özünde ne antiemperyalist bir özellik, ne de sınıf çelişkilerini dikkate alan herhangi bir yön bulunur.


Örneğin eski bir yazınızdaki şu sözler: ‘Artık solun önünde bir seçenek vardı: Ya dinin muhafazakâr ve ama aynı zamanda muhalif olabilme özelliğini anlayacak, Müslümanlığın antiemperyalist ve devlet karşıtı olabilme özelliklerini kavrayacak, bu duruma uygun politikalar geliştirecekti, ya da ‘Her din her yerde ve her zaman gericidir, dindar insanlar mürtecidir, işimiz olmaz’ diyecekti.’


Müslümanlık devlet karşıtı değildir. Çıkışından kısa bir süre sonra devletleşmiş ve tarihin gördüğü en sıkı güç yoğunlaşmalarından biri haline gelmiştir. Müslümanlığın bizim anladığımız anlamda devlet karşıtı olmadığı bu kadar açıkken, bir Marxist’in bu sözleri böyle kullanmasını anlayamıyorum, bu da size liberal dememe neden oluyor.Hepsi bu.

Güzel, şimdi anlaştık.

“Müslümanlık devlet karşıtı değildir”. Elbette değildir. Hiçbir din, içinde kaçınılmaz bir devlet karşıtlığı veya devlet yandaşlığı taşımaz. Tarihsel döneme ve toplumsal koşullara göre o da olabilir, bu da.

Ben de zaten “Müslümanlığın devlet karşıtı olma özelliği” demedim, “devlet karşıtı olabilme özelliği” dedim.

Ve bunu “Hiçbir koşulda devlet karşıtı olamaz, her koşulda gericidir” diyen ve kendini solcu zanneden Kemalistlere karşı söyledim.

Teoriyi bir yana bırakalım. Bugünün somut Türkiye’sinde Müslümanlar devletle itişiyor mu, itişmiyor mu? “Samimi değiller”, “takiye yapıyorlar” gibi saçmalıklardan vazgeçersek, itişiyorlar mı, itişmiyorlar mı?

İtişiyorlar.

“Sol” ne yapıyor? Mevcut devleti savunuyor!

Ben her koşulda devletle itişenlerden yanayım. Komünist olduğum için.

TARAF

YAZIYA YORUM KAT