Mısır’da muhalif parti ve grupların oluşturduğu Ulusal Kurtuluş Cephesi ile Temerrüd (İsyan) Hareketi’nin, Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin istifa etmesi için başlattıkları gösteriler, Kahire başta olmak üzere birçok şehre yayılmış durumda.

Bir haftadır Mısır’da İhvan ve selefi partilerin merkezlerine saldırılar yapılıyor ve ofisler ateşe veriliyor.

Mısır muhalefetinin önde gelen ismi Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu eski Başkanı Muhammed El Baradey’in tekrar sahneye çıkarak, “Mursi’nin ülkeyi yönetemediğini ve artık istifa etmesi gerektiğini” söylemesi çok ilginçtir.

Mısır’da, “Mursi istifa” diye meydanlara çıkanların neden bu kadar sabırsız ve aceleci olduğunu anlayamıyoruz.

İçişleri Bakanlığı’na bağlı polis teşkilatının; asayişle ilgili, “Biz sadece devlet kurumlarını koruruz, İhvan ve iktidar partisine mensup kurum binalarını korumayız” beyanı da şaşırtıcıdır.

Baltacı olarak bilinen suç grupları, eski rejim taraftarı olan Fülul, Seküler, Liberal, sol muhalefetin Temerrüd adı altında birleşmesi ve bu grupların arkasında Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin olduğu tartışmaları bize komplo teorilerini göz ardı etmememizi hatırlatıyor.

Dünya Müslüman Alimler Birliği Başkanı Yusuf el Karadavi, Mısır ve Arap dünyasına seslenişinde, “Hüsnü Mübarek rejimine 30 yıl sabrettik de Mursi yönetimine neden sabretmiyoruz? 25 Ocak Devrimi bütün Mısırlıların devrimiydi. Şimdi Mısırlılara ne oldu da böyle ayrılığa düştüler” diyerek, halkın Mursi’ye destek vermesini istedi.

Sandıktan İhvan’ın Çıkışına Tahammül Gösterilmedi

Arap devrimleri; diktatörlerini hep birlikte tarihin çöplüğüne atma becerisini gösterdiler. Liberali, solcusu ve İslamcısı ile ortak bir şekilde meydanlara çıkma başarısını da gösterdiler, fakat sandıktan demokratik bir şekilde kendi seçtikleri liderlere tahammül etme becerisini maalesef ortaya koyamadılar.

Arap devrimleri sandığa gittiğinde, Tunus, Mısır ve Libya’da İhvan partisinin ön plana çıkması, yerel- bölgesel halkları değil de tam tersine başta ABD, İsrail, Rusya, Batı ülkeleri ve Körfez krallarını rahatsız etti.

İsrail’in, Arap devrimlerini “bölgenin İslam imparatorluğuna dönüşmesine zemin hazırlayacak tehlikeli bir süreç” olarak okuması çok ilginçtir.

Mursi’nin gitmesini isteyerek meydanlara çıkan halka karşı, Mursi’nin seçimle geldiğini düşünen ve ona bağlı olan İhvan, Vasat, Hizbul Vatan Cemaati gibi güçlü ve geniş bir Mursi koalisyonunu unutmamak gerekiyor.

21 Haziran günü Tahrir meydanlarına inen Mursi destekçilerini hafife almamak gerekiyor.

Mursi’yi indirmek ve Mısır’da ikinci devrim hayali zor görünüyor. Mısır Mursi’ye zaman tanımalıdır. Aksi halde burada yaşanacak olan kaos Mısır’ın sınırlarını aşarak bölgede çok büyük yangınların temelini oluşturur..

Bugün Mısır’da ikinci devrim hayali içinde olanlar; Mübarek döneminden kalma eski güç odakları, yöneticiler, medya sektörü ve derin devletle işbirliği sürecini başlatmış gruplardır.

Bunlar, Mübarek dönemimin zenginleri ile ordu ve polis içindeki Mübarek taraftarlarının son hamleleridir. Mursi taraftarlarının son sözlerini söyleme hakkını ellerinde tuttuğunu unutmamak gerekiyor.

YENİ AKİT