Medialog Platform ve Gazeteciler Yazarlar Vakfı Kadın Platformu tarafından düzenlenen “medyada kadın” konulu çalışmada pek çok soruya cevap arandı.

Toplantıda Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı Mustafa Yeşil, Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf ve AK Parti Milletvekili Zeynep Karahan Uslu da birer konuşma yaptılar.

Bakanlar ve milletvekilleri böyle önemli toplantıların açılışında bulunur, birer konuşma yapar giderlerdi.

Bu sefer tersi oldu ve Bakan Selma Aliye Kavaf ile milletvekili Zeynep Karahan Uslu hem konuşma yaptı hem de toplantıyı sonuna kadar takip ettiler.

¥

Başlıktaki soru, notlarımın arasındaydı. Hemen herkes yıllardır medyada bu sorunun cevabını arıyor. “Medya, kadını yüceltiyor mu alçaltıyor mu?”

Kadını para aracı olarak kullanan medyanın yücelttiği söylenemez. Kadının sırtından para kazanabilmek için mutlaka yaratılış gayesinin dışına çıkarmak gerekir.

Bunun için de medyada kadın, erkeklerin zihnî arzuları üzerine kullanılır. Mesela bir otomobil lastik reklâmında şuh bir kadın niye oynatılır?

Buna benzer örnekleri çoğaltabiliriz. Kadının cinselliğinin kullanılmadığı bir tek reklâm gösterilemez. Peki nedir bu anlayışın sebebi?

Elbette kadınların erkeklerin zihnî algılarına göre dizayn edilmeleridir. Kadınların da bu anlayışa kendilerini feda etmeleridir.

Medyada sömürülen kadının dünyasında sadece para ve sorunsuz bir hayat özlemi vardır. Oysa insanın yaşadığı hiçbir yerde sorunsuz hayat yoktur.

Reklâmlara, dizilere, müziklere, eğlence programlarına, yarışmalara bakıldığında bu anlayış sere serpe ortadadır.

¥

Tartışmaların sonunda görüldü ki, biz erkeklerin zihnindeki kadın algısında bir problem var. Şöyle:

Pek çok erkeğe göre, kendi annesi, kardeşi ve karısı kutsal birer varlıktır. Anasına, karısına ve kardeşine kimsenin zarar vermesini istemez.

Ne yazık ki böyle düşünenler; başkalarının annesi, kardeşi veya karısına karşı kendi aile üyeleri gibi aynı hassasiyeti göstermez.

İnsanların bu duruma gelişlerindeki sebep; medyanın kadını bir insandan öte para makinesi gibi görmesi ve ona göre rol biçmesidir.

Zeynep Karahan Uslu’nun dediği gibi; “Kapitalizm kadını hem tüketen hem de tüketilen bir varlık haline getirmiştir.”

Maalesef ülkemizde kadın, belli bir medya kesiminin geçim kaynağı halindedir. Buna bir örnek vermek isterim.

Amiral gemisi sayılan gazetenin internet sitesinin başına tecrübeli bir adamlarını getirirler. O kişi geldiği gün internet sitesinde kadın cinselliğini birazcık azaltır.

Bir müddet sonra bu uygulamasından vazgeçer. Çünkü site eskisi gibi tıklanmaz ve reklâm da alamaz.

Bu vaka, kadını geçim kapısı kabul eden medya kuruluşlarının vazgeçemediği bir para musluğudur.

Galiba esas olan; fıtratı bozulan kadınlarla, fıtratı bozulan erkeklerin ilişki ve iletişiminden, olabildiğince korunmanın yollarını bulabilmektir.

YENİ AKİT