
Kusturica, Festivali Terk Etmek Zorunda Kaldı
Bosna savaşında Boşnak kardeşlerinin değil, katliam yapan Sırpların yanında yer alıp Belgrad'da yaşamayı tercih eden Boşnak asıllı Sırp Yönetmen Emir Kusturica, 47. Antalya Altın Portakal Film Festivali'ni terketmek zorunda kaldı.
Türkiye'ye gelmemesi yönündeki çağrılara rağmen direnerek önceki gün CHP'li Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin daveti üzerine Antalya'ya gelen Yönetmen Semih Kaplanoğlu, Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin MHP'li Meclis Üyesi Reşat Oktay ve Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'ın protestolarından sonra daha fazla Türkiye'de kalamadı.
Protestoların ardından dün bir basın toplantısı yapan Kusturica, Altın Portakal Film Festivali jüri üyeliğinden ayrıldığını, ülkesine döneceğini açıkladı.
Kusturica, giderayak haddini aşan laflar ederek de "Kültür Bakanı'nı 'düşman' ilan ediyorum. Bakan beni hedef gösterdi" iddiasında bulundu. Kusturica, ayrıca kendisine gösterilen tepkileri "barbarlık, ilkellik" diye yorumlama cüretinde bulundu.
Konakladığı otelde basının karşısına çıkan Kusturica, "Bosna'da Sırplar tarafından Müslümanlara yönelik soykırımı desteklediği" için Türkiye'de çeşitli grupların protestosuyla karşılaştığı hatırlatıldığında, "Benim anti emperyalist olduğum bilinir. Çalışmalarımı ve hayatımı bu nokta üzerine kurdum. Bana bu noktadan gelen saldırılar ise hep anlamsız geldi. Benim uğruna savaştığım şey, Birleşik Yugoslavya idi. Savaş öncesi ve savaş sonrası yaklaşımları bu çerçevede ele almak gerekir" dedi.
Yugoslavya'nın neden yok olduğuna dair iki versiyon bulunduğunu, kendisinin de bu noktada suçlandığını kaydeden Kusturica, Slobodan Miloseviç'in Yugoslavya'nın parçalanmamasına yönelik çabalarına rağmen, ülkenin Berlin duvarının yıkılmasının ardından ABD ve Avrupa'nın Balkanlar'ı yeniden şekillendirme isteği yüzünden parçalandığını savundu.
Bu politik olayların "bir yönetmenin soykırımı desteklemesi ile suçlanmasına yol açacak kadar ileri gittiğini" ileri süren Kusturica, "Ülkeme dair vizyonum, öznel ve kişisel bir vizyondur. Herhangi bir politik partinin üyesi değilim. Benim cümlelerim tamamen inançlarımdan kaynaklanmaktadır. Bazen doğru, bazen yanlıştır. Ben her zaman bunun doğru olduğunu inanırım ama doğru olmayabilirler" diye konuştu.
"KÜLTÜR BAKANI'NI DÜŞMAN İLAN EDİYORUM"
Kusturica, hakkındaki soykırım gerçeği ve protestolarla ilgili olarak da şunları söyledi:
"Bu festivalde ilk kez başıma bir şey geldi. Kendimi savunmak bile istemiyorum ama bazı şeyleri açıklamak istiyorum. Büyükşehir Belediye Başkanı Akaydın ve sıcak insanlara, gösterdikleri sıcak ilgi sebebiyle teşekkür etmek istiyorum. Bu ülkenin Kültür Bakanını ise bir düşman olarak görüyorum. Çünkü o, bunu hak ediyor. Hayatını insanlığa pencereler açmak için adayan bir insan, herhangi bir suçu destekliyor olamaz."
Kusturica, festivalin uluslararası jüri üyesi olduğunu, öğrencilere atölye çalışması yapmayı planladığını da hatırlattı. Karşılaştığı tepkileri "barbarlık ve ilkellik" olarak yorumlayan Kusturica, maruz kaldığı bu manzara sebebiyle jüri üyesi olarak geldiği Antalya'dan ayrılmaya karar verdiğini, atölye çalışmasını da iptal ettiğini bildirdi.
Emir Kusturica, "Bir jüri üyesi olarak toplantıya katılıp, öğrencilere workshop yapacaktım. Öğrencilere 50 bodygard eşliğinde bir şey anlatamazsınız. Bunu yapmayacağım. Basın toplantısından sonra burayı terkedeceğim" dedi. Emir Kusturica'nın Türkiye'yi terketmesi yurt genelince sevinçle karşılandı. Ancak Kusturica'nın Türkiye'yi terketmesine tek üzülen Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mustafa Akaydın oldu. Akaydın yaşanan gelişmeyi, "Bu siyasetin sanata müdahalesidir" şeklinde yorumladı.
TALİHSİZ BİR AÇIKLAMA
Öte yandan; Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'ı 'düşman' ilan eden Kusturica'ya cevap gecikmedi. Bakan Günay, Kusturica'nın anlamsız çıkışına, "Talihsiz bir açıklama yapmış, bizi yanlış anlamış olabilir" değerlendirmesinde bulundu.
(Kaynak: Yeni Akit)
HABERE YORUM KAT