1. YAZARLAR

  2. KENAN ALPAY

  3. İbrahimi bir tutum: Kurban
KENAN ALPAY

KENAN ALPAY

Yazarın Tüm Yazıları >

İbrahimi bir tutum: Kurban

03 Ağustos 2020 Pazartesi 00:40A+A-

Müslümanlar olarak yaşadığımız bütün zorluklar acılar ve imkânsızlıklar içerisinde bir Kurban Bayramına daha kavuşmanın içimizde yarattığı huzuru yaşıyoruz. Hepimizin Kurban bayramı teker teker mübarek olsun. Sorumluluklarını yerine getirerek, yaşanan tüm sıkıntılara karşı göğüs gerenlerin kabiliyet ve melekelerini çoğaltacağını, bereketlendireceğini, meyvesini fazlasıyla vereceğini vaat eden Cenabı Allah’tan dua ve niyaz ederim ki; kesilen her kurban; bir kötülüğün, bir zulmün, bir cinayetin, bir iftiranın, yalanın dolanın, çalmanın çırpmanın ve adaletsizliğin sonu olsun. Ve kesilen her kurban tevhidin, huzurun, barışın ve adaletin ikame edilmesine vesile olsun.

Müslüman coğrafyanın neresine bakarsanız bakın bir şekilde bir tahrip ve yıkım veyahut başka bir sorun görebilirsiniz fakat kurban ile birlikte birdenbire müthiş bir dayanışma bir kenetlenme, hal hatır sorma, diğerkâmlık, mümin kardeşini kendine tercih etme, eş dost ve akrabaya ziyarette bulunma gibi eşsiz nitelikler ortaya çıkıverir. Herkeste bir tevazu, farklılıkları bir ayrışma konusu olarak değil tam tersine birleştirici bir unsur olarak görme gibi özellikler ön plana çıkar.

Reaksiyondan Aksiyona

Ortadoğu’sundan İskandinavya’sına, Uzak Doğu’sundan Yeni Kıta’ya kadar dünyadaki tüm Müslümanlar önce birbirlerinin olmak üzere tüm insanlığın boğuştuğu sıkıntılara karşı nasıl ve ne şekilde bir dayanışma örnekliği sergileyebileceklerine kafa yorarlar. Asırlardır boyunlarında asılı duran reaksiyoner tavırdan sıyrılıp, aksiyoner bir tavrı nasıl kuşanabileceklerinin işaretlerinden birinin de kurban bayramı ve bilhassa kurbanda gizli olduğunu idrak ederler.

Hiçbir zorlama veya baskı olmadan sadece ve sadece birbirlerini düşünerek ve dertlerini dert edinerek ve bunu tam bir kardeşlik iklimi ve rızaya dayalı bir birliktelik ruhu içerisinde yaklaşık iki milyar insan farklı coğrafya ve mekânlarda olsalar da, aynı zamanda yalnızca Rablerinin rızası için kurbanlar keserler. Bu olay hangi açıdan bakılırsa bakılsın her yıl sessizce gerçekleşen bir devrim niteliğindedir.

Duyarsızlıklara karşı bir isyandır adeta kurban. İmkânsızlıklara ve yoksulluklara karşı bir başkaldırıdır. Ümitsizliklere karşı yakılan binlerce onbinlerce belki milyonlarca meşale gibidir kurban. Kırgınlıkları dargınlıkları gideren bir hayata tutunmadır. Yetimlerin başlarını okşamanın adıdır. Onları hatırlamak hatırda olduklarını ispatlamaktır. İnsanlığın unuttuğu değerlerin onurun erdemin kardeşliğin tekrardan gündeme getirilmesidir.

Bitmek bilmeyen zulümlere karşı sessizce bir karşı koyuştur. Mısır’da Rahmetli Muhammed Mursi’yi ve onun mücadelesini hatırlamaktır kurban. Suriye’de insanlığın katili Esed rejimine karşı yürütülen özgürlük mücadelesidir. Bosna’da merhum Aliya İzzetbegoviç’in çabalarının çizdiği yola çıkan ağaçlıklı serin bir rüzgârın alınları okşadığı yemyeşil bir patikadır.

Güney Afrika’da Abdullah Harun’un açtığı ırkçılığa geçit vermeyen, tevhidin ve adaletin simgesidir. Sudan’da merhum Hasan Turabi’nin uzun yıllar ortaya koyduğu mücadelenin

sonucunda elde ettiği kazanımların izdüşümüdür. Tunus’ta Gannuşi’nin adalete ve eşitliğe dayalı söyleminin gündelik hayatımızdaki yansımalarından biridir. Kazan’da Rızaeddin Fahreddin’in Musa Carullah’ın hayatlarını vakfettikleri inşa ıslah ve ihya mücadelesinde attıkları adımlara güç veren nefeslerine nefes katan iki yana açılan ahşaptan bir penceredir. Ve ülkemizde Sebilürreşad’da Sıratı Müstakim’de yazılıp çizilen sosyal siyasal toplumsal ekonomik tüm yazıların satır satır karşılığının adıdır kurban.

Fedakar bir halkın özeti: Kurban

İstanbul’dan Diyarbakır’a Rize’den Muğla’ya kadar tüm ülkede teneffüs edilen kardeşlik ikliminin toplamının adıdır kurban. Annelerin babaannelerin ananelerin halaların teyzelerin gözlerindeki pırıltıdır. Ellerindeki nasırlara boğuştuğu binbir türlü sorunlara aldırmadan üzerlerine düşeni çekinmeden ortaya koyan fedakâr bir halkın özetidir.

On yıllardır ibadete kapalı tutulan Ayasofya’nın özgürlüğüne kavuşmasının önemsizleştirilme çabalarına karşı biz buradayız demektir kurban. Buldukları her fırsatta İslam’a ve müslümanlara karşı saldırıyı ve hakareti huy edinmişlere verilen en güzel cevaplardan biridir. Dayatılan tüketime heva ve hevese dayalı yaşam tarzlarına ve bunların tüm renklerine karşı sakinliğin dinginliğin huzurun insanca yaşama iddiasının müşahhas hale gelmiş halidir kurban.

“Ameli geride bırakanı nesebi onu kurtarmaz (ileriye götürmez)” diyen Resulullah’ın önderliğinde çizilen yolun yolcusu olanlara ne mutlu ki asırlardır bu geleneği yaşatarak kardeşliklerini pekiştirirlerken kendilerine dayatılan tüm payandalara karşı da direnmiş oluyorlar.

Bayramınızı tekrardan tebrik ederken kesilen tüm kurbanların Rabbimizin katında makbul ve bereketli olmasını dilerim.

Yeni Akit

YAZIYA YORUM KAT

1 Yorum