The Guardian gazetesinin haberine göre, son operasyonlarda sınır dışı edilenler arasında Hindistan vatandaşı olanlar da yer alırken, aralarında yaşlı ve engellilerin de bulunduğu çok sayıda Müslüman, kimlik belgelerine rağmen Bangladeş’e gönderildi.

Hindistanlı güvenlik güçlerinin, bu kişileri çoğu zaman silah zoruyla sınır dışı ettiği, bazı kadınları ise nehirlere girmeye zorladığı belirtiliyor.

Bangladeşli insan hakları örgütü Odhikar’ın kıdemli araştırmacısı Taskin Fahmina, Hindistan’ın bu uygulamasını “uluslararası hukuka aykırı ve insanlık dışı” olarak değerlendirdi.

Bangladeş Sınır Muhafızları Komutanı Tümgeneral Mohammad Ashrafuzzaman Siddiqui ise, insanların ormanlara terk edilmesini ve kadınların nehirlere zorla sokulmasını “insan onuruna aykırı” olarak nitelendirdi.

25 Mayıs’ta gözaltına alınan 62 yaşındaki engelli Hazera Khatun, ertesi gece 14 kişiyle birlikte bir minibüse bindirilerek, sınırda silah zoruyla Bangladeş’e geçmeye mecbur bırakıldığını anlattı. Kimlik belgeleriyle Hint vatandaşı olduğu anlaşılan Khatun, Bangladeş yetkilileri tarafından geri çevrildi ve günlerce yürüyerek köyüne dönmek zorunda kaldı.

Olaylar, Nisan ayında Keşmir’de düzenlenen saldırının ardından Başbakan Narendra Modi hükümetinin "yabancı unsurlar temizlenecek" açıklamasıyla birlikte hız kazandı. Özellikle Assam ve Gujarat gibi, Hindistan Halk Partisi (BJP) yönetimindeki eyaletlerde yüzlerce Müslüman gözaltına alındı.

Gözaltına alınanlardan bazıları "kaçak Bangladeşli" oldukları gerekçesiyle kamuya açık şekilde teşhir edilirken, daha sonra yapılan kontroller bu kişilerin Hint vatandaşı olduğu ortaya çıktı.

Aşırılıkçı Hindu grupların müslümanlara yönelik katliamı artıyor

Hindistan’ın Madhya Pradeş eyaletine bağlı Raisen bölgesinde, “inek koruyucusu” olduğunu iddia eden aşırılıkçı bir Hindu grubun saldırısına uğrayan iki Müslümandan biri, 12 gün boyunca yaşam mücadelesi verdikten sonra hayatını kaybetti, diğeri ise halen yoğun bakımda tedavi görüyor.

Maktoobmedia'nın haberine göre, 5 Haziran gecesi Mehangawa köyü yakınlarında yaşanan linç vakasında, Junaid Khan ve arkadaşı Arman, Vidisha-Kohdi Yolu üzerinde inek taşıdıkları gerekçesiyle 10 ila 15 kişilik bir grubun saldırısına uğradı.

Saldırganlar, cep telefonu kamerasıyla kaydettiği linç videolarını sosyal medyada paylaştı.

Ağır yaralanan iki genç, polis yardımıyla Bhopal'daki Hamidia Hastanesine kaldırıldı. Junaid, 12 gün süren yaşam mücadelesinin ardından dün sabah hayatını kaybederken, Arman'ın hayati tehlikesi devam ediyor.

Olay sonrası gözaltına alınan Dhruv Chaturvedi adlı bir kişinin videoda “inekleri kurtardıklarını” savunurken, polis memuru tarafından “şoförü dövdüğünüz kısım yanlıştı” sözleriyle uyarıldığı başka bir video da sosyal medyada yayımlandı.

Olayla ilgili şimdiye kadar 3 ila 4 kişi gözaltına alınırken, 10’dan fazla saldırganın hala arandığı bildirildi.