Aziz Tan'ın cenazesi, görev yaptığı camide kılınan cenaze namazının ardından Gazi Mezarlığı'nda toprağa verildi. Cenazesinde tekbirler getiren kalabalık "Şehid Namırın" (Şehitler Ölmez!) sloganları attı...

Hacı Sait Camisi'nde imam olarak görev yapan ve sabah ezanını okuduktan sonra Pehlivan Mahallesi'ndeki evine gittiği sırada uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Aziz Tan'ın cenazesi, Van Adli Tıp Merkezindeki otopsinin ardından ambulansla Hakkari'ye gönderildi.

Yıllardır görev yaptığı Hacı Sait Camisi'nde akşam namazından sonra kılınan cenaze namazının ardından bir süre omuzlarda taşınan imam Tan'ın cenazesi, daha sonra ambulansla Gazi Mezarlığı'na götürüldü.

Çok sayıda kişinin katıldığı cenaze töreninde Tan'ın cenazesi, okunan dualar eşliğinde toprağa verildi.

Ramazan Ayında Oruçlu Bir İnsanı Kim Öldürür?

Cenazenin toprağa verilmesinin ardından Tan'ın akrabası olduğunu belirten Zeki Tan, gazetecilere yaptığı açıklamada, İslam dinine, camiye ve ezana sahip çıkılması gerektiğini vurgulayarak, Ramazan ayında oruçlu bir insanın ölümüne neden olan kişilerin insanlıktan nasibini almadığını söyledi.

Tan'ın 25 yıldır imamlık yaptığı, evli ve 6 çocuk babası olduğu öğrenildi.

Tehdit Ediliyordu

Hakkâri Valisi Muammer Türker, öldürülen imamın "birileri" tarafından tehdit edildiğini ve boyun eğmediği için öldürüldüğünü söyledi. Vali, "Bugün çok acı bir olay yaşandı. Camiye gitmekte olan bir din görevlimiz, maalesef bazı insanların kurşunlarına hedef oldu. Daha önce tehditler alıyordu, belgeleri var. Bugün bu tehditlerin neticesi olarak infaz edildi. Güya ateşkes, eylemsizlik var. Birileri birkaç günlük huzuru bile Hakkâri'ye çok görüyor." dedi.

'PKK İmamları Tehdit Etti' İddiası

Bu olaydan yaklaşık bir hafta önce Anadolu Ajansı (AA) tarafından geçilen bir haberde PKK'nın Siirt ve Van'daki imamları tehdit ettiği ve işbirlikçilikle suçladığı belirtildi.

İmam Tan'ın da PKK tarafından vurulmuş olabileceği ifade ediliyor. Ancak henüz saldırganların kimliği ile ilgili kesin bir bilgi elde edilemedi. Kimi çevrelerde ise saldırının arkasında ateşkes sürecini baltalamak isteyen güçlerin olduğu ve Hakkâri'nin özellikle seçildiği savunuluyor.