1982 darbe anayasasında değişiklik öngören 17'nci paket Meclis Genel Kurulu'nda.

Partiler, aldıkları pozisyonları keskinleştirerek sürdürüyorlar.         

Muhalefet, önergelerle maddelerin oylanma sürecini alabildiğince uzatmaya çalışıyor.

İktidar ise paketin hızla geçirilip, insanlar tatil için evlerini terk etmeden referandumun gerçekleşmesi için çabalıyor.

Bundan sonra izlenecek süreci tamamen vekiller belirleyecek.

***

Her madde 48 saat arayla iki kez oylanmak zorunda.

İkinci oylamada 330'un altında oy alan maddeler otomatikman düşüyor.

Paketin toptan oylanmasında 330-367 arasında oy alınması halinde, direkt olarak referanduma gidiliyor.

367'nin üzerine çıkılması halinde, cumhurbaşkanı isterse tamamını onaylar isterse referanduma gönderir.

Cumhurbaşkanının nasıl bir yol izleyeceğini kimse kestiremiyor.

Ancak üzerinde bu kadar tartışılan bir paket, 367'nin çok üzerinde bir destekle geçmezse, her halükarda referanduma gönderebilir.

Sonuç olarak bundan sonrası taktik savaşı...

***

Muhalefet alabildiğince germeye devam edecek.

29 maddenin 26'sının altına imza atmaya hazır olduğunu açıklayan CHP, en azından bu maddeler oylanırken nasıl bir yol izleyecek?

Darbecileri yargılama imkânı veren 15'inci maddede bile "evet" demekten kaçınırlar mı?

Sanmam.

Kaldı ki, Anayasa değişikliği maddeleri gizli oylanıyor.

Bu durum vekillere, liderleriyle ya da parti politikalarıyla ters düşmeleri halinde hareket serbestîsi ve vicdanlarının sesini dinleme fırsatı veriyor.

Baykal'ın keskin tavrına karşın, darbe anayasasına partisinden karşı çıkanlar, fireler olacaktır.

***

Aynı durum MHP için de geçerli.

Destek verecekler için ağır sözler söyleyen Bahçeli de bütün vekillerinin blok hareket etmesini sağlamakta oldukça zorlanacaktır.

Tabii tersi de mümkün.

AK Parti içerisinde de tersine bir fire söz konusu olabilir.

Ancak sonuç olarak bu paketin Meclis'ten yeter oy alarak geçeceğine olan inancımı sürdürüyorum.

Muhalefet partilerinin toplumun taleplerine bu kadar büyük direnç göstermeleri siyaseten doğru değil.

AK Parti ile farklı düşünmek ayrı, sırf AK Parti hazırladı diye halkın taleplerine direnmek ayrı.

CHP ve MHP, muhalefet yapıp AK Parti'yi yıpratalım derken, kendisini yıpratmış olur.

Anketler ortada. Halkın en az üçte ikisi darbe anayasasındaki değişiklikleri destekliyor.

***

Muhalefetin yaklaşımında yer yer halkın hakemliğinden kaçma eğilimi de gözüküyor.

Belki en tehlikelisi de bu.

O zaman kendi varlık sebeplerini de inkâr etmiş oluyorlar.

"Anayasa paketini değil, anayasa değişikliği yapılsın mı diye halka soralım" demek, halkın zekâsıyla alay etmektir.

Milletvekilleri tarihi bir sınavdan daha geçiyor.

Bundan önceki 16 Anayasa değişikliğinde olduğu gibi bu kez de aklıselim galip gelecektir.

BUGÜN