1. YAZARLAR

  2. Mustafa Ünal

  3. Ezberleri bozabilecek mi?
Mustafa Ünal

Mustafa Ünal

Yazarın Tüm Yazıları >

Ezberleri bozabilecek mi?

21 Mayıs 2010 Cuma 00:14A+A-

Hafta başında Başkent sokaklarını süsleyen afişte büyük Deniz Baykal fotoğrafının yanında 'Fitne, fesat son bulacak' yazısı dikkat çekiyordu. Deniz Baykal'ın dönüş umutları henüz sona ermemişti.

Dün bazı köprülere asılan başka bir pankart göze çarptı; 'Önder'imiz Kemal, hedefimiz iktidar' yazıyordu.

Çok anlamlı bir slogan... Önder'imiz kelimesinin apostrofla ayrılmasının nedeni özel isim vurgusundan. Kastedilen de Önder Sav. Bu mesajın tek anlamı var. O da Önder Sav-Kemal Kılıçdaroğlu birlikteliği...

Bugüne kadar Deniz Baykal'la birlikte hareket eden Önder Sav'ın pazar günü radikal dönüş yaparak Kılıçdaroğlu'nun safına geçmesi, CHP'de dengeleri altüst etti. Kılıçdaroğlu, adaylığını büyük oranda Sav'a borçlu. İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin faktörü de inkar edilemez.

Eğer Sav ve Tekin'in desteği olmasaydı Kılıçdaroğlu aday olarak ortaya çıkamayabilirdi. En azından tek adayla kongreye giremezdi. Başka adaylarla yarışmak zorunda kalırdı. Yarınki kongrede genel başkanlık yarışı söz konusu değil. Kılıçdaroğlu rakipsiz. Bir son dakika sürprizi de beklenmiyor. Sonuç bugünden belli...

Dün Baykal'ın avukatlarının o görüntülerin 'montaj ve düzmece' olduğunu anlatan teknik raporu kamuoyuna açıklaması da bu tabloyu değiştirmedi. Ne Kemal Kılıçdaroğlu'nun geri adım atması söz konusu ne de Deniz Baykal'ın aday olması. O kaset hedefine ulaştı. Baykal'ı tasfiye etti. CHP'de yeni bir dönemin kapılarını ardına kadar açtı.

Normal şartlarda Baykal'ı istifa ettiren kasetin düzmece olduğunun tespitinden sonra her şeyin sil baştan yapılması beklenir. O görüntüleri yalanlayan rapor, CHP'de hiçbir şeyi değiştirmedi. Bırakın Deniz Baykal'ın adaylığını, kongreyi yönlendirme imkânı bile elinden alındı.

Baykal için dramatik bir son gerçekten. CHP'de yeni dönem inşa edilirken gelişmeleri evde tek başına ekranlardan takip etmek zorunda kaldı. İl başkanlarını kabul etmediği haberlerinin doğru olmadığı ortaya çıktı. Baykal'ın, Radikal'den Murat Yetkin'e söylediği 'Sadece Antalya il başkanı aradı ve vedalaşmak için geldi.' cümlesini okurken üzüldüm.

Bu manzara karşısında yarınki kongrede Baykal faktöründen söz etmek mümkün değil. Salonun bir köşesine büyükçe bir fotoğrafı asılacak. O kadar...

Genel başkanlık koltuğu için tek aday var ama bu mücadele olmayacağı, kongrenin sakin geçeceği anlamına gelmemeli. Liste çok çetin mücadeleye sahne olacak. Bugünden 'blok liste mi?' yoksa 'çarşaf liste mi?' tartışması yaşanıyor.

Önder Sav'ın savunduğu 'blok liste' masa başında hazırlanan yönetime delege müdahalesinin olmaması demek... Hiçbir şekilde delinemeyen liste yazıldığı şekliyle sandıktan çıkıyor.

İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin gibi örgütten gelen isimler ise 'çarşaf liste' istiyor. Çarşaf listede delegeye inisiyatif bırakılıyor. Delege tercih imkânı buluyor. Liste konusunda bir mutabakat yok. Son sözü Kılıçdaroğlu söyleyecek.

Bu kongrede Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendi ekibini oluşturması, rahat çalışabileceği kadrosunu kurması pek mümkün görünmüyor. Başta Önder Sav olmak üzere partinin güçlü isimleriyle koalisyon yapmak durumunda. Acaba parti içinde birbirini iten isimleri bir arada tutabilecek mi? Baykal, bunu karizmasıyla başarabiliyordu. Kılıçdaroğlu'nun zorlanacağı kesin.

Parti yönetiminin kimler tarafından oluşacağı önemli çünkü yeni dönemin ipuçlarını da verecek.

Kılıçdaroğlu'ndan beklenti yüksek. Farkını ortaya nasıl koyacak? Ezberleri bozan yeni politikalar da üretmesi gerekir. Söz gelimi 4 ay sonra anayasa referandumu var. Pakette CHP'nin taraf olduğu, karşı çıktığı maddeler var.

Paketin iyi kötü yanlarına dikkat çektikten sonra CHP seçmenini serbest bırakabilir. Dileyen 'evet' dileyen 'hayır' versin diyebilir. Ezber bozan politikadan kastım bu. Yoksa aynı politikayı başka kelimelerle tekrar etmek sadece üslup değişikliği olur. Ki bunun toplumda bir karşılık bulması mümkün değil.

Kılıçdaroğlu, CHP'de yeni bir dönem başlatabilecek mi? Klasik CHP zihniyetinde bir nebze de olsa değişiklik yaşanacak mı? Ben o kadar da umutsuz değilim. Önce kongreyi görelim...

ZAMAN

YAZIYA YORUM KAT