Abdurrahman Güner / HAKSÖZ HABER

Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından büyük bir yıkım yaşayan ve deprem bölgesi olarak ilan edilen 11 şehirden yaklaşık 5 milyon kişinin büyükşehirlere ve komşu illere göç ettiği ifade ediliyor.

5 milyon gibi oldukça ciddi bir rakam depremin tesirini de gözler önüne seriyor. Depremzedeler bir bağlamda kendi ülkelerinin göçmenleri olarak görülebilir. Gittikleri şehirlerde yeni bir hayat ve düzen kurmak için çaba gösterecekler. Yaşadıkları zorlukların üstüne eklenen göç mecburiyeti hepimize bazı hususları hatırlatmalı.

Öncelikle insanın dünyada kalıcı olmadığını akıldan çıkartmamak gerekiyor. İnsan bir anda bütün maddi varlığından vazgeçmek durumunda kalabiliyor. Dünya bu kadar ucuz bir şeyse hiç ölmeyecekmiş gibi yaşamanın da bir anlamı yok!

İkinci ise başta Suriyeliler olmak üzere mülteci kardeşlerimizin durumu. Zalim bir rejimin katliamlarından kaçmak zorunda kalan kardeşlerimiz bizi bir sığınak gibi gördüler. Geldikleri yerde ise kimi ırkçı-faşistler tarafından hedef alındılar. Bugün kardeşlerimizin haliyle hemhal olma günüdür!

Suriye halkı yıllardır göçmen durumunda. Evleri başlarına doğal olmayan ama bir afet kadar etkili olan bombalarla yıkıldı. Çocuklar yaşlılar tıpkı depremde olduğu gibi beton yığınlarının altında kaldı. Hayatta kalanlar ise yollara düşerek canını kurtarmaya çalıştı.

Dünyada hepimiz göçmeniz. Depremin yüzümüze vurduğu bu gerçeği akıldan çıkartmamalı ve göçmen kardeşlerimiz için saflarımızı sıklaştırıp onlara da yer ayırmalıyız. Dünya hepimize yeter!