Avrupalı Eski Liderler de Çileden Çıktı
İsrail'in uluslararası kararları hiçe sayarak işgal ettiği topraklarda Yahudi yerleşim birimi inşaatlarını sürdürmesi Avrupalı eski liderleri de çileden çıkardı.
Avrupa Birliği'nin eski 26 üst düzey yetkilisi 27 AB üyesi ülkeye ve Avrupa Birliği merkezine gönderdikleri mektupta "İsrail'e dur denilmesini ve Tel Aviv yönetimine sert müeyyideler uygulanmasını" istedi. Mektupta Avrupa Birliği Dış İlişkiler eski Şefi Javier Solana ve Almanya eski Cumhurbaşkanı Richard von Weizsacker'in de imzası bulunuyor.
Amerikan Yönetimi, hafta başında yaptığı açıklamada İsrail'i Yahudi yerleşim birimi inşaatlarından vazgeçiremediğini belirterek bu konuda artık ısrarcı olmayacaklarını duyurmuştu. Ramallah yönetimini elide bulunduran Mahmud Abbas da sürecin krizde olduğunu ifade etmişti.
İsrail'in BM kararlarına rağmen işgalini pekiştirmeye çalışması Güney Amerika ülkelerini bazı kararlar almaya yöneltmişti. Latin Amerika'nın iki büyük ülkesi Brezilya ve Arjantin bağımsız bir Filistin devletini tanıdıklarını açıklamıştı.
Avrupa Birliği Konseyi de Filistin'in 1967 sınırları içinde bağımsız bir devlet ilan etmesini destekleyeceğini duyurmuştu.
İsrail'deki liberal kesimler de Binyamin Netanyahu yönetimindeki aşırı sağcı koalisyonun tüm dünyayı karşısına almaya başladığını, fırtınanın işaretlerini almaya başladıklarını belirtiyor.
Perşembe günü gönderilen mektubu eski İspanya Başbakanı Felipe Gonzales, Avrupa Komisyonu eski başkanı ve İtalya eski başbakanlarından Romano Prodi ve İrlanda eski başbakanlarından Mary Robinson da bulunuyor.
Mektupta 26 imzacı görüşmelerin kilitlendiği bir dönemde bağımsız bir Filistin devletinin tanınmasını ve bu devlete ekonomik ve siyasi yardımda bulunulmasını istiyor. İmzacılar Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te yerleşim birimi inşaatlarını dondurana kadar İsrail ile ikili ilişkilerin de dondurulmasını talep ediyor.
İmzacıların çağrısındaki dikkat çekici nokta ise başkenti Doğu Kudüs olan 1967 sınırlarının değişmez olarak kabul edilmesi. Mektupta Filistinlilerin kabul etmediği bir toprak değişiminin de kesinlikle kabul edilmemesi isteniyor.
İşgalci İsrail'in halen 1967 sınırları dışında yer alan Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da 500 bine yakın Yahudi yerleşim birimi bulunuyor. İsrail bu yerleşimlerle de yetinmeyerek Doğu Kudüs'ü Yahudileştirmek için parlamento kararları da aldı. İsrail BM kararlarına ve uluslararası normlara göre Filistin kenti olan Doğu Kudüs'ü Kudüs'ün ayrılmaz bir parçası olarak ilan etmiş ve bu kendi Filistinlilere vermelerinin mümkün olmadığını duyurmuştu.
Filistin İslami direniş hareketlerinin talebi ise İsrail'in işgal ettiği tüm toprakları terk etmesi yönünde.
HABERE YORUM KAT