1. HABERLER

  2. ETKİNLİK

  3. “Allah Aktif İyi ile Pasif İyiyi Bir Tutmaz”
“Allah Aktif İyi ile Pasif İyiyi Bir Tutmaz”

“Allah Aktif İyi ile Pasif İyiyi Bir Tutmaz”

Batman Özgür-Der’de Külliye Binasında “Allah Aktif İyi ile Pasif İyiyi Bir Tutmaz” başlıklı bir seminer yapıldı.

31 Ocak 2016 Pazar 13:40A+A-

Batman Özgür-Der'in alternatif eğitim seminerleri devam ediyor. Bu haftaki semineri “ Allah aktif iyi ile pasif iyiyi bir tutmaz”  başlığı altında Abdullah Gündüz sundu.

Abdullah Gündüz sunumuna, Nisa Suresi 95. Ayetinin mealini okuyarak başladı: “Mü’minlerden bir mazereti olmaksızın mücadeleden kaçınanlarla Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla çaba gösterenler bir olamaz: Allah mallarıyla ve canlarıyla elinden gelen çabayı sarf edenleri mücadeleden kaçınanlardan daha yüce bir mertebeye çıkarmıştır. Allah bütün mü’minlere nihayi güzellikler vaad etmesine rağmen,yolunda üstün gayret harcayanları yerinde sayanlara muhteşem bir ödül vaadiyle üstün tutmuştur.”

Bu ayeti açıklayan Gündüz, burada Allah’ın kendi yolunda mücadele eden mü’minleri “aktif ve pasif diye ikiye ayırdığını görmek mümkün” dedi. Devamında aktif ve pasif kavramının açıklamasını yaptı. “Pasif insanı çevresine karşı duyarsız, içine kapanık, kendi halinde ve küçük dünyasında yaşamaya çalışan insan” olarak ; buna karşın “Aktif insanı çevresine karşı duyarlı, etkin ve etkili olan, talep eden” olarak tanımladı.

Devamında  Kur’an’ın aktif olanı övdüğüne, pasif olanı ise aktif olmaya davet ettiğine değinen Gündüz Kuranın insanların BEN olmaktan çıkıp BİZ olmayı zorunlu kıldığına, birey olmaktan şahsiyet olmaya davet ettiğine değindi.

Pasif iyiyi  hasenat ile aktif iyiyi ise salihat ile ilişkendiren Abdullah Gündüz, hasenat ve salihat kavramlarını şu şekilde açıkladı ve karşılaştırdı:

Hasenatın, sonucu sadece onu işleyene dönük iyilikler olduğuna değinen Gündüz, Salihatın ise öznesi ile birlikte başkalarını da kuşatan başkalarına da iyilik etmek için çalışmak olduğunu açıkladı. Salihat ile hasenat arasındaki farkın mana ve mahiyet farkından ibaret olmadığı bu ikisinin getirisinin de farklı olduğu yine bu konuyu anlamak için Allahın kitabına müracaat edilmesi gerektiğini ve ikisi arasındaki farkın Kuranda şu şekilde açıklandığını belirtti : ”Kim hasene işlerse ona on misli ödül vardır”(En’am 160). ”Kim imanlı bir şekilde salihat işlerse işte onlar cennete girecektir.”(Nisa 124). Görüldüğü gibi hasenatın karşılığı oranla sınırlanırken salihatın karşılığı sınırsızdır.

Bana hasenat yeter deyip salihat işlemek için çaba göstermeyen kişi pasif iyidir. İnsan aktif iyi olmak istiyorsa, hasenatla yetinmeyip salihat işlemelidir.

Abdullah Gündüz: ”Kalk ve Uyar “ emrinin ilk muhatabına önceleri el-emin denilirken sonraları neden el-mecnun denildi. Neden önceleri övülürken sonraları sövüldü? Neden önceleri sevilirken sonraları dövüldü hatta hayatına kastedildi? Sorularına açıklık getirerek bu konuyla ilgili şunları söyledi: Pasif iyi olmaktan çıkıp aktif iyi oldu. Soruyorum kendime iyilerin pasif olduğu bir dünyada iyilik yaşar mıydı, diye. Cevabım “Asla” oluyor. Zira fıtrat iyi üzerine formatlanmıştır. O zaman din insanlarından pasif mümin değil aktif mümin olmalarını istemektedir. Dolayısıyla Allah insanlardan mümin olmalarını istediği gibi mümin olduktan sonra imanlarının gereğini en iyi şekilde yaşamalarını istiyor.

Abdullah Gündüz sözlerini “Eğer siz Allah’ın dinini dert edinirseniz, Allah da sizin özel dertlerinizi satın alır.” dedi. Sunum, soru ve cevaplar ile sona erdi.

HABER: BİLAL SÜSLÜ

_dsc0193.jpg_dsc0195.jpg_dsc0198.jpg_dsc0205.jpg

 

HABERE YORUM KAT

1 Yorum