1. HABERLER

  2. HABER

  3. 28 Şubat Soruşturmasının Ayrıntıları...
28 Şubat Soruşturmasının Ayrıntıları...

28 Şubat Soruşturmasının Ayrıntıları...

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 12 Eylül darbesinin ardından bazı şikayet ve başvurular üzerine 28 Şubat darbe süreci hakkında soruşturma başlattı.

24 Kasım 2011 Perşembe 04:41A+A-

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 12 Eylül darbesinin ardından bazı şikayet ve başvurular üzerine 28 Şubat darbe süreci hakkında soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında önümüzdeki günlerde dönemin komutanları ifade verecek.

İfade verecek komutanlar arasında dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı, Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir, Genelkurmay eski Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu, Jandarma Komutanı Teoman Koman, Genelkurmay Genel Sekreteri Erol Özkasnak, MGK Genel Sekreteri Tuncer Kılıç, Hava Kuvvetleri Komutanı Ahmet Çörekçi ve 39’uncu Mekanize Piyade Tugay Komutanı Erdal Ceylanoğlu bulunuyor.

28 ŞUBAT’IN GENELKURMAY BAŞKANI

28 Şubat döneminde aktif rol alan söz konusu komutanlar karanlık ilişkileriyle dikkat çekiyor. 28 Şubat’ın Genelkurmay Başkanı olan İsmail Hakkı Karadayı, Encümen-i Daniş üyesi. Karadayı, 2009 yılında internete düşen ses kaydında darbede aktif rol aldığını anlatıyor: “Hoca’yı, Demirel ile konuştum, dedim ‘Mutlaka gitmesi lazım.’ (…) Genelkurmay’ın diri durması lazım. Bir partiyi kapattık yav. Valla aynı kafadan gidiyorlar kafaların değişmesi lazım.” Karadayı ayrıca 2007 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçim sürecine müdahale etmekle gündeme gelmişti.

ÇEVİK BİR: POST-MODERN DARBENİN MİMARI

Dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı olan Çevik Bir, 28 Şubat sürecinin en önemli aktörlerinden biri olarak biliniyor. İllegal Batı Çalışma Grubu’nun da başkanı olan Bir, meşru hükümeti ortadan kaldırma girişimiyle suçlanıyor. Darbenin mimarı olduğu iddia edilen Bir, darbe sürecinde yargı, medya ve YÖK gibi kurumlara talimatlar gönderdi.

BALYOZ-28 ŞUBAT İLİŞKİSİ ARAŞTIRILIYOR

28 Şubat sürecinde İslâmî duyarlılığa sahip kişileri ve kuruluşları fişleyen Batı Çalışma Grubu’nu (BÇG) yöneten Çetin Doğan’ın da ifadesinin alınabileceği belirtiliyor. Soruşturma kapsamında, 28 Şubat süreciyle Balyoz Darbe Planı arasındaki ilişki de inceleniyor.

Soruşturma çerçevesinde savcılığın, Gölcük’teki Donanma Komutanlığı’nda İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı tarafından yapılan aramada ele geçirilen belgeleri de isteyeceği belirtiliyor.

ÖZKASNAK: POST-MODERN DARBE YAPTIK

28 Şubat sürecinin kilit komutanlarından birisi de Genelkurmay Genel Sekreteri Erol Özkasnak’tı. Özkasnak, 28 Şubat sürecinde yaşananlarla ilgili olarak yaptığı açıklamada, “28 Şubat’ta post-modern bir darbe yaptık” itirafında bulunmuştu. Özkasnak, “Tek bir mermi atılmadı, tek bir burun kanamadı. Tıpkı NATO’nun Varşova Paktı’nı teslim alması gibi” demişti. Özkasnak, AK Parti hükümeti için ise “Kararlar yeterince uygulanmadı. Ülke bu iktidara teslim edildi” demişti.

TUNCER KILINÇ DARBE SÖZCÜSÜ

Bir dönem MGK Genel Sekreterliği yapan Tuncer Kılınç, yaptığı açıklamalarla darbe sözcüsü gibi hareket etmişti. Laiklik konusundaki uç açıklamalarıyla da dikkat çeken Kılınç, Brüksel’de katıldığı bir toplantıda “Başörtüsü aslında dinde yoktur, Brüksel sokaklarını da bozmuşlar, bu nasıl bağnazlıktır” sözleriyle tepki çekmişti. 2003 yılında emekliye ayrılan Kılınç, 7 Ocak 2009’da Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınmıştı.

ÇÖREKÇİ DARBE TEBLİGATI YAPTI

Ahmet Çörekçi, 28 Şubat sürecinin Hava Kuvvetleri Komutanı olarak görev yaptı. Çörekçi’nin ismi dönemin Devlet Bakanı Bekir Aksoy’u Merkez Orduevi’nde davet ederek darbe tebligatını yapmakla anılmıştı.

TEOMAN KOMAN

Koman, 28 Şubat sürecinde Jandarma Genel Komutanı olarak görev yaptı. Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı yapan Koman, bazı bilgileri hükümete vermemekle suçlanmış ve JİTEM’in olmadığı yönünde açıklamalar yapmıştı.

ERDAL CEYLANOĞLU TANK YÜRÜTTÜ

Erdal Ceylanoğlu ise 28 Şubat’ta Sincan’da tank yürüten komutan olarak biliniyor. Ceylanoğlu, olaylı 28 Şubat sürecinin akıllarda kalan isimlerinden biriydi. O dönem Ankara Etimesgut Zırhlı Tümen Komutanı olan Ceylanoğlu, Sincan’da tankları yürütmesiyle adından söz ettirmişti.

ÖLEN 28 ŞUBATÇILAR AKTULGA VE ERKAYA

28 Şubat’ın komutanlarından ikisi ise ifadeleri alınmadan hayatını kaybetti. Dönemin Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Doğu Aktulga 2004 yılında ve dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Güven Erkaya ise 2000 yılında öldü. Aktulga ve Erkaya, 28 Şubat sürecinin darbeci kanadından yer alıyordu. Bu iki isme dava açılamayacak olsa da, eylemleri soruşturma kapsamında incelenecek.

“28 ŞUBAT BİN YIL SÜRECEK”

Emekli Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu: Dönemin ikinci Genelkurmay Başkanı… Kıvrıkoğlu, 28 Şubat sürecinin bitmediğini belirterek, “28 Şubat kararları. O MGK toplantısında 18 kanun ve uygulama konusunda karar almıştık. Bazı uygulamalar yapıldı, 4 tane de kanun çıktı. 8 yıllık eğitim, yeni cami yapımı için bir diğer camiden olan uzaklığa (1.800 metre) ilişkin yasa çıktı. Sonra camilerin Diyanet’e devrine ilişkin yasa. Bazı tarikatlar, imamlar buna karşı çıktı. Bir de vakıfların Devlet Denetleme Kurumu denetimine girmesini sağlayan yasa. Ama diğerleri bekliyor. Yeni döneminde, bunların çıkmasını bekliyoruz. 28 Şubat bir süreçtir. Ama bu süreç 28 Şubat 1997’de başlamadı. 1923’ten beri irticaya karşı ortaya çıktı. İrtica var oldukça da sürecek. İrtica 3 yıl varsa 3 yıl sürecek, 1.000 yıl varsa 1.000 yıl sürecek” demişti.

BATI ÇALIŞMA GRUBU’NU YÖNETTİ

Emekli Orgeneral Çetin Doğan: 28 Şubat sürecinde İslâmî duyarlılığa sahip kişileri ve kuruluşları fişleyen Batı Çalışma Grubu’nu (BÇG) yönetti… Refahyol Hükümeti aleyhine verilen Genelkurmay’daki brifingler döneminde öne çıktı.

Darbe planladığı gerekçesiyle şimdi Hasdal Cezaevi’nde... Balyoz Darbe Planı’nın altında Sıkıyönetim Komutanı olarak imzası bulunan Çetin Doğan, “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini cebir ve şiddet yoluyla ortadan kaldırmaya teşebbüs” ve “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla tutuklandı.

Balyoz Darbe Planı, Çetin Doğan’ın komutan olduğu dönemde 1. Ordu’da gerçekleştirilmişti.

BAŞBAKAN ERBAKAN’A HAKARET ETMİŞTİ

Emekli Tümgeneral Osman Özbek: 28 Şubat döneminde Erzurum Jandarma Bölge Komutanı’ydı. 18 Nisan 1997 günü Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Necmettin Erbakan’a hakaret etme ve dost bir ülke başkanına küfür etme cesareti gösterdi. Bu olayla halktan büyük tepki aldı. Anasol-M hükümeti döneminde Beyaz Enerji Operasyonu sebebiyle Jandarma Harekât Başkanlığı görevinden alınarak, Kayseri Jandarma Bölge Komutanlığı’na sürüldü. Sürülmesine tepki olarak 2001’de istifasını verdi. Yekta Güngör Özden ile Cumhuriyetçi Demokrasi Partisi’ni kurdu. Ancak seçimlere girmeye cesaret edemedi.

Petek: Medya da soruşturulsun

Türkiye, karanlık dönemleriyle hesaplaşmaya tüm hızıyla devam ediyor. Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı, 28 Şubat darbesinin bilinen askeri aktörleri hakkında soruşturma başlattı. Ancak darbenin amacına ulaşmasında en önemli rolü İstanbul sermayesi ve ona bağlı olan merkez medya oynadı. Refah-Yol hükümetinin Başbakanı merhum Necmettin Erbakan’ın ekonomi programından rahatsız olan büyük sermaye grupları düğmeye basmış ve ortamın oluşturulması için medya ile STK’ları harekete geçirmişti.

TÜSİAD, 5’Lİ ÇETE VE MEDYAYI HAREKETE GEÇİRDİ

Patronlar kulübü TÜSİAD’ın yönlendirmesiyle Sivil İnisiyatif ve Emek Platformu gibi oluşumlar adı altında bir araya gelen ve kamuoyunda ‘5’li çete’ olarak bilinen TÜRK-İŞ- DİSK, TİSK- TOBB, TESK, hükümetin düşmesi için ellerinden geleni yapmıştı. Çeşitli bahanelerle bildiri üstüne bildiri yayımlayan 5’li çete, organize ettiği gösterilerle Refah-Yol’un gidişine zemin hazırlamıştı. Her gün manşetten irtica korkusu pompalayan medya da darbeye iştirak etmişti.

Dönemin mağdurlarından eski Cumhuriyet Başsavcısı Reşat Petek, Akit’e yaptığı açıklamada, 28 Şubat’la ilgili soruşturma başlatılmasını geç kalmış olumlu bir gelişme olarak nitelendirirken, o dönemde askerle işbirliği yapan sivil oluşumlara dikkat çekti. Petek, o süreçte yapılan hukuksuzlukların ve sorumluların başlatılan yasal süreçle ortaya çıkarılacağını vurguladı. “Soruşturmanın başlatılması lütuf değil, hukukun gereğidir” diyen Petek, “Darbede rol oynayan sadece asker değildi. Adı sivil ama kafa yapıları tamamen militarist olan dernek başkanları, baro yöneticileri, üniversite yöneticileri, YÖK gibi kurumların da rolünü sorgulamalıyız. Hukuk devletinin en önemli özelliği herkesin yaptığı eylemlerin karşılığını görmesidir” şeklinde konuştu.

“MEDYA ASKERDEN TALİMAT İSTİYORDU”

Darbenin gerçekleşmesinde medyanın önemli bir işlev gördüğünü kaydeden Reşat Petek, gazetelere sızdırılan manipülatif bilgilerle kamuoyunun yönlendirildiğini belirtti. İnternet andıcı ve Odatv davasına atıfta bulunan Petek, medyanın 28 Şubat’ta daha fazlasını yaptığını dile getirdi. Medyanın darbecilerle iş tuttuğuna dikkat çeken Petek, “28 Şubat döneminde medyaya doğrudan talimat veriliyordu. Hatta bir kısmının talimat istediği, ‘Neyi manşete çekelim’ diye askere sorduğu gün yüzüne çıktı. Darbecilerle birlikte hareket eden, onlara yardım ve yataklık edenler iştirak boyutuyla soruşturulmalı” ifadelerini kullandı.

“28 ŞUBAT DARBECİLERİYLE HESAPLAŞMAK BİR ZORUNLULUK”

Özgür-Der Başkanı Rıdvan Kaya, 28 Şubat darbecileri hakkında soruşturma başlatılmasının geç kalınmış ama önemli bir aşama olduğunu belirterek, “Meşru bir hükümetin devrilerek siyasetten ekonomiye, hukuktan kültüre, sanattan spora kadar her alanın darbeciler tarafından yeniden tanzim edildiği bir sürecin aktörleri hakkında tabii ki soruşturma başlatılmalıydı. Kamuoyunun beklentisi olan bu durum aynı zamanda 12 Eylül darbecileri hakkında soruşturma başlatılmış iken, daha yakın bir tarihte, üstelik etkileri devam eden 28 Şubat darbecileri hakkında soruşturma başlatılmaması çelişkisinin son bulması için fırsat olabilir” dedi.

Ergenekon ve Balyoz gibi militarizme, darbeciliğe yönelik açılmış davaları doğru bir zeminde ele alabilmek için 28 Şubat darbecileriyle hesaplaşmanın bir zorunluluk olduğunu hatırlatan Kaya, “Ergenekon ve Balyozcuların beslendikleri en önemli zemin 28 Şubat darbesidir. Darbecilerin brifing ve andıçlarla organize ettiği siyaset, yargı, sermaye, üniversite ve medya kesimlerinin yardımıyla oluşturdukları çarkı koruma ve daha ileri noktalara taşıma çabası 28 Şubat’la neşvünema bulmuştu” diye konuştu. Kaya, derneklerinin 28 Şubat darbecilerinin yargılanmasını ve darbe döneminin kalıntısı yönetmeliklerle, uygulamalarla gasp edilen hakların geri verilmesi gerektiğini vurguladığını hatırlatarak, “Bu yönüyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma başlatmış olmasını taleplerimizin karşılık bulması olarak da görüyor ve süreci olumlu buluyoruz” şeklinde konuştu.

YENİ AKİT 

HABERE YORUM KAT