Yemen’de bir yandan savaş ve saldırılar devam ediyor. Bir de bu savaş ve saldırıların getirdiği büyük bir açlık felaketi var. Fakat bu açlık felaketi de yine savaşın gölgesinde kalıyor. Bunda özellikle Husi örgütü militanlarının ele geçirdikleri bölgelerin halklarını cezalandırmak amacıyla abluka uygulamalarının da önemli rolü var. Suriye’de katil Baas rejiminin, Irak’ta işbirlikçi rejimin ve onun güdümündeki Haşdi Şa’bi örgütünün Libya’da Halife Haftar’ın uyguladığı aç bırakma politikasının aynısını Yemen’de de Husi örgütü ve ona destek veren eski diktatör Ali Abdullah Salih’e bağlı milisler uyguluyor.

Yemen’deki açlık tehlikesi Ocak ayı sonunda BM’de gündeme getirildi. İnsanî ilişkilerden ve acil yardımdan sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Stephen O’Brien Güvenlik Konseyi’nin Yemen’le ilgili bir oturumunda yaptığı konuşmada tarafların sivilleri korumada başarısız olduklarını dile getirerek BM’nin yardımının kesintisiz bir şekilde devam etmesi gerektiğini vurgulamıştı.

Yemen’in BM Büyükelçisi Halid El-Yemani de Güvenlik Konseyi’nin söz konusu oturumunda yaptığı konuşmada Husilerin cezalandırma siyaseti uyguladıklarını ve ele geçirdikleri bölgeleri adeta büyük bir hapishaneye çevirdiklerini, oraların dışarıdan yardım almalarına bile engel olduklarını söylemişti.

BM’nin söz konusu oturumunda Yemen’de 2017 yılında 14 milyon insanın açlık felaketiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekilmişti.

Ayrıca BM Çocuklara Yardım Fonu UNICEF raporunda Yemen’de bir buçuk milyon çocuğun yetersiz veya kötü beslenme problemi yaşadığına dikkat çekildi. UNICEF’in Yemen’deki çocuklarla ilgili raporunda bu ülkedeki çocukların kurtarılması için çok acil bir müdahaleye ihtiyaç olduğu vurgulandı.

Norveç Mülteci Konseyi (NRC) Genel Sekreteri Jan Egeland da 8 Şubat Çarşamba günü yaptığı açıklamada Yemen’de bugün karnını doyurmaya yetecek miktarda gıda maddesi temin etme imkânından yoksun durumda olan 17 milyon insanın bulunduğuna dikkat çekti.

Egeland, Yemen’de bir yandan savaş devam ederken bir yandan da insanların bazılarının atılan bombalarla öldürülmezken beslenme yetersizliği sebebiyle yavaş yavaş hayata veda ettiklerini dile getirdi. Egeland bu ülkede açlık, beslenme yetersizliği veya kötü beslenme sebebiyle ölümlerin günden güne arttığını vurgulayarak çatışmaların devam etmesi durumunda her geçen gün bu artışın devam etmesine şahit olunacağını söyledi.

NRC’nin hazırladığı rapora göre aşırı derecede kötü beslenme sebebiyle Yemen’de bugün 460 bin çocuk ölüm tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor. Savaş ve çatışmalar yüzünden evlerini terk etmek zorunda kalanların %75’i gittikleri yerlerde yeterli gıda temin edemediklerinden onların hayatta kalmalarını sağlamak için birinci önceliği kendilerine yiyecek temin edilmesi konusu oluşturuyor.

Savaşın sürekli ülkedeki altyapı hizmetlerini tahrip etmesi sebebiyle Yemenliler sadece yiyecek maddesi temin etme konusunda değil aynı zamanda içecek ve özellikle hayatın devamı için en zaruri ihtiyaç maddesi sayılan su temin etmekte de zorluk çekiyorlar. İçtikleri sular çoğu zaman sağlıklı olmayabiliyor.

Hazırlanan raporlara göre şu an Yemen içinde yaşayan nüfusun üçte ikisi zorunlu ihtiyaç maddeleri konusunda yardıma ihtiyaç duyuyor. Bunların da büyük bir bölümü gıda yetersizliği sıkıntısı yaşıyor.

Bu arada başta da belirttiğimiz gibi karşılıklı çatışmalar devam ederken, ABD güçlerinin El-Kaide hedeflerini vurma iddiasıyla rastgele düzenlediği saldırılar da sürüyor. ABD’nin saldırılarında çoğu zaman sivil hedefler vuruluyor.

Yeni Akit