1. YAZARLAR

  2. Ali İhsan Karahasanoğlu

  3. Sivas olaylarının, ODTÜ’ce yorumlanması!
Ali İhsan Karahasanoğlu

Ali İhsan Karahasanoğlu

Yazarın Tüm Yazıları >

Sivas olaylarının, ODTÜ’ce yorumlanması!

26 Aralık 2012 Çarşamba 00:08A+A-

Biz şöyle bir yazı kaleme alsak..“Sivas hep direndi” desek..Devam etsek..

 “Sivas, isyancı bir geçmişten geliyor” desek..

Daha da ilerisini getirsek: “İtiraz etme, tepki verme, Sivas’ın genlerinde var” desek..

Ve Sivas’ta 1993’de yapılan gösterileri bu minvalde savunmaya kalksak..

Yarım bardak suda boğulur, cenaze namazımız bile kıldırılmadan defnediliriz, değil mi?

Oysa ODTÜ ekseninde şu an öğrencilerin lehine yapılan savunmalar, aslında tam da yukardaki savunmaların bir benzeri..

Diyecekler ki, “Oha.. Sivas ile ODTÜ’nün arasında ne gibi ilgi var?”

Çok ilgi var..

Sivas’taki de bir tepki gösterisi idi..

İddia edildiğine göre, ODTÜ’deki de..

Sivas’takinde de göstericilerde ateşli silah yoktu..

ODTÜ’deki öğrencilerde de..

Sivas’takiler de masum taleplerle gösteri haklarını kullanıyorlardı..

Açıklandığına göre, ODTÜ’dekilerin de talepleri, masum istekler idi..

“Amaaa.” diyecekler..

“Sivas’ta 37 kişi öldü.. ODTÜ olaylarında kaç kişi öldü?”

Tam burda durun işte..

ODTÜ olaylarında ölüm yok ise..

Bunun sebebi öğrencilerin duyarlı hareket etmesi değil ki..

Sebep, polisin gerekli tedbirleri zamanında alması..

Hani Sivas olayları ile ilgili olarak sürekli tekrarlanıp duruluyor ya: “Sivas’ta otel önünde toplanan kalabalık, 7 saat boyunca dağıtılamadı!”

Aslında ODTÜ’deki öğrenci grubu da, ilk aşamada birkaç saat boyunca dağıtılamadı. Ama hemen sonrasında, yaşanacaklar tahmin edilip, tedbirler alındı..

Hani Sivas’taki otelde ölenlerin yakınları isyan ediyorlar ya: “15 bin göstericinin olduğu bir yerde, 1000 kişiyi bile bulmayan güvenlik görevlileri ile olayların önlenmesi mümkün değildi ki!”

İşte bu tecrübeden yararlanan polis, ODTÜ’de önlemini alıp, öğrenci sayısı kadar polisi gösteri alanına yolladı.. Böylece önlenebildi, istenmeyen olayların yaşanması..

Sol kökenli aydınlarımız(!) Sivas için hatırlatıyorlar ya: “Taa akşam saatlerinde askeriyeden yardım geldi.. İki tane panzer olsaydı, Madımak olayı yaşanmazdı!”

ODTÜ’deki güvenlik görevlileri, zamanında teknik donanımı sağlayarak tedbirlerini aldılar da.. Ölüme varan olaylar yaşanmadı..

Evet, ODTÜ’deki olayların sonucunda ölüm gibi üzücü sonuçlar yaşanmadı ise, bunun başarısı öğrencilere ait değil. Polise ait..

O halde..

Niye Sivas gösterileri ile, ODTÜ gösterilerini kıyaslamayacağız?

Kıyaslayacağız ki, ikiyüzlüler ortaya çıksınlar..

Bir yanda polisin gerekli tedbirleri almamasından şikayetçi olanlar..

Kendileri gösteri yapmaya kalkınca, polisin olaylara seyirci kalmasını istiyorlar..

“Polis niye müdahale ediyor ki?” diye soruyorlar..

Nasıl ikiyüzlülük ama..

Bir de utanmadan, öğretim elemanları adına açıklama yapıyorlar: “ODTÜ’de 18 Aralık’ta meydana gelen olaylar, geliştirilmesinde çok sayıda ODTÜ mezununun da katkı koyduğu Göktürk-2 uydusunun fırlatılması için düzenlenen törenin engellenmesi nedeniyle başlamamıştır.”

Ya neden başlamıştır?

Şöyle açıklıyor, çok bilmiş öğretim elemanları: “Öğrenciler yeni YÖK yasa taslağı ve Suriye’ye yapılmak istenen olası müdahale konularında endişelerini en üst düzeydeki yöneticilere iletmek istemişlerdir.”

Ben de o zaman, Sivas olayları için şöyle yorum yapayım: “Sivas halkı, Aziz Nesin’e tepkisini dile getirmek, dine hakaret boyutuna varan konularda endişelerini en üst düzeydeki yöneticilere iletmek istemişlerdir.”

Evet, bunu söylememize izin veriyor musunuz?

Ki, ODTÜ’deki öğrencilerin gösterilerini de savunuyorsunuz..

Elemanlar açıklamalarına devam ediyorlar: “Ancak, öğrenciler bu amaçla daha yeni yürüyüşe başlamışken polis tarafından şiddet kullanarak engellenmiştir. İçinde lojmanlar, kreş, ilköğretim okulu ve lisenin de bulunduğu, derslik ve laboratuvarlarıyla 20.000 kişilik ODTÜ kampus alanı gaz ve ses bombaları ile savaş alanına dönmüş, ofisler, derslikler, laboratuvarlar ve kütüphane durulamaz, eğitim yapılamaz hale gelmiş, ders ve araştırmaların yapıldığı bölüm binalarında yaşam hakkı tehdit edilmiştir.”

Aynı mantıkla ben de şunu diyebilirim: “Sivas halkı bu amaçla gösteri hakkını tam kullanacağı sırada, otel içindeki Aziz Nesin ve adamları, halka karşı taşlı saldırılarda bulunmuşlar, Madımak Oteli önündeki yaşam hakkı böylece tehdit edilmiştir.”

Nasıl, beğendiniz mi, “Sivas olayları”na ODTÜ elemanlarının bakış açısıyla yaklaşımımızı?

YENİ AKİT 

YAZIYA YORUM KAT