1. HABERLER

  2. HABER

  3. 15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ

  4. OHAL Sürecinde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Askıya Alınacak
OHAL Sürecinde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Askıya Alınacak

OHAL Sürecinde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Askıya Alınacak

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, OHAL için, "40-45 günde sonuç alıp uygulanmasını bitirmeyi amaçlıyoruz" dedi, bu sürede Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin askıya alınacağını söyledi.

21 Temmuz 2016 Perşembe 17:21A+A-

Gazete ve Televizyonların Ankara temsilcileriyle bir araya gelen Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, OHAL uygulamasını 40-45 gün içinde sonuç alıp bitirmeyi düşündüklerini söyledi.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin bir süre askıya alınacağını söyleyen Kurtulmuş, OHAL uygulaması sırasında "hak ve özgürlüklerle ilgili tek bir geri adım atılmayacağını" belirtti.

İstihbarat zaafiyeti

Gazetecilerin, darbe girişimi öncesinde istihbarat zaafiyeti ile ilgili sorularını yanıtlayan Kurtulmuş, "Bu işin çok büyük zaafiyetler içerdiği görünüyor, bunlar ortaya çıkarılacak. Bir kısmı kişisel bir kısmı yapısal zaafiyetler" ifadesini kullandı.

Kurtulmuş, "Şu an itibariyle tek bir askeri araç kayıp değil" dedi, ayrıca "Güneydoğu'daki planlı faaliyetler devam edecek" ifadelerini kullandı.

AİHS sözleşmesinin askıya alınması ne anlama geliyor?

Al Jazeera'den Can Hasasu, bunun halk için ne anlama geldiğini ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) yapılacak başvurulara etkisini hukukçulara sordu.

Karadenzi Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Anayasa Hukukçusu Prof. Dr. Yusuf Şevki Hakyemez, askıya almanın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuru yapılamayacağı anlamına gelmediğinin altını çizdi.

"Devlet OHAL uygulanırken bazı tasarruflarda bulunulacaktır. Bu tasarruflarla ilgili olarak yine kişiler, önce ulusal yargı mercilerine başvurma hakkına sahiptir. Burada mağduriyet taleplerine cevap bulamazlarsa, yine AİHM’ye başvurabilecekler. Ama AİHM değerlendirmede bulunurken, tasarrufların Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 15. maddesinde belirtilen esaslara uygun olup olmasdığına bakacaktır. Esaslara uymayan keyfi kararlarda gene ihlâl kararı verebilir."

10 yılda 350'yi aşkın gönüllü

Haliç Üniversitesi’nden Anayas Hukukçusu Prof. Dr. Abdurrahman Eren, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni kabul eden her ülkenin OHAL ilânı ile ilgili bildirimde bulunmasının bir zorunluluk olduğunu hatırlattı.

"Bir ülkede olağanüstü hâl ilan edilirse, o ülkenin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 15. maddesi gereğince bunu bildirmesi gerekir. Yani söz konusu ülke, sözleşmenin belli şartlarını OHAL ilân ettiği için uygulayamayacağını bildirmek zorundadır. Askıya alma eylemi sözleşmenin ilgili maddesinde geçen hukuki bir eylemdir. Dolayısıyla sözleşmenin tamamen askya alınmasını değil, 15. maddenin gözönünde bulundurulması gerketiğini belirtir. AİHM de söz konusu ülkenin bildirim yaptığı tarih aralığındaki başvuruları ona göre değerlendirir. Yoksa askıya almak diye bir şey yok. Vatandaşların normal koşullarda sahip olduğu bazı hakların, OHAL nedeniyle kısıtlanabileceğinin bildirilmesidir. Söz gelimi seyahat özgürlüğü, OHAL kapsamında sokağa çıkma yasağı ile sınırlanabilir."

Kaynak: NTV, CNN Türk, Al Jazeera

 

HABERE YORUM KAT