1. HABERLER

  2. BASIN AÇIKLAMASI

  3. “İdeolojik Dayatmalara Son Verilsin!”
“İdeolojik Dayatmalara Son Verilsin!”

“İdeolojik Dayatmalara Son Verilsin!”

İstanbul Valiliği tarafından Özgür-Der’in kapatılması için mahkemeye yapılan müracaat hakkında Mazlumder'de bir basın toplantısı düzenlendi. Toplantıda kapatma isteminin resmi ideolojinin eleştirilemez bir dogma olduğunu perçinlediği ifade edildi.

23 Şubat 2009 Pazartesi 13:39A+A-

"Resmi Törenleri Boykot Çağrısı" nedeniyle İçişleri Bakanlığı'nın talimatı ile Özgür-Der'in kapatılmak istenmesine yönelik tepkiler sürüyor. Bugün basına yönelik bir toplantı düzenleyen Mazlumder İstanbul Şubesi, Özgür-Der'in kapatılmak istenmesinin kanuna ve ahlaka aykırı olduğunu belirtti. Mazlumder adına Av. Meryem Sarı'nın okuduğu basın açıklamasında söz konusu davanın, din ve vicdan özgürlüğü ile ifade ve örgütlenme özgürlüğüne açıkça aykırılık teşkil eden, resmi ideolojinin eleştirilemez bir dogma haline geldiğini gösteren örneklerden biri olduğu vurgulandı. Tamamen eleştiri niteliğinde olup herhangi bir hakaret veya şiddet talebi içermeyen bir açıklama nedeniyle Özgür-Der'in kapatılmak istenmesinin tahammülsüzlüğün somut bir örneği olduğu belirtildi. Toplantıya AKDER ve ASDER temsilcileri de katılarak destek verdi.

Av. Meryem Sarı'nın okuduğu basın açıklamasının tam metni:

İdeolojik Dayatmalara Son Verilsin!

İçişleri Bakanlığı'nın talimatıyla İstanbul Valiliği'ne bağlı İl Dernekler Müdürlüğü'nün, Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği'nin (Özgür-Der) Genel Merkezi'nde yaptığı inceleme neticesinde Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Özgür-Der hakkında kapatma davası açılmıştır. Söz konusu kapatma davasının, 7 Kasım 2008 tarihinde yapılan, "İnancımızın ve Kimliğimizin Aşağılandığı; Resmi İdeolojinin Dayatıldığı Törenlere Tavır Alalım!" başlıklı basın açıklamasından kaynaklandığı belirtilmiştir.

Davaya sebep olan açıklamada, inançları dolayısıyla resmi törenlerde ayrımcılığa uğrayan kimselerin bu ayrımcılığa maruz kalmasının önlenmesinin bir yolunun da törenlere katılmamak olduğu dile getirilmiştir. Zira kamuoyuna da yansıdığı üzere; başörtülü olduğu için kürsüden indirilerek ödülü verilmeyen, askeri yemin törenlerine giremeyen, hukuksal olmayan yasaklar gerekçe gösterilerek üniversite kapılarından geri çevrilen, hastanelere alınmayarak vefat eden insanların varlığı düşünüldüğünde bu tepkinin haklılığı ortaya çıkacaktır.

Fesih istemi, derneklerin; Anayasa ve kanunlarla açıkça yasaklanan, amaçları veya konusu suç teşkil eden fiilleri gerçekleştirmek amacıyla kurulamayacağı hükmü gereğince yapılmıştır. Savcılık; derneğin amacı dışına çıkarak vatandaşı ayrımcılığa, kutuplaşmaya ve bölücülüğe sevk ettiği, kanuna ve ahlaka aykırı eylemler içerisinde olduğunu iddia etmiştir.

Söz konusu dava, din ve vicdan özgürlüğü ile ifade ve örgütlenme özgürlüğüne açıkça aykırılık teşkil eden, resmi ideolojinin eleştirilemez bir dogma haline geldiğini gösteren örneklerden birisidir. Tamamen eleştiri niteliğinde olup herhangi bir hakaret veya şiddet talebi içermeyen bir açıklama nedeniyle Özgür-Der'in kapatılmak istenmesi tahammülsüzlüğün açık örneği olup, hukuka ve ahlaka açıkça aykırıdır.

MAZLUMDER İstanbul Şubesi olarak, söz konusu davayı haksız bulduğumuzu ve dernekleri kapatarak toplumsal muhalefetin önüne geçilemeyeceğini, özgürlük alanlarının toplum lehine genişletilmesi gerektiğini ifade ederiz.                       

MAZLUMDER İstanbul Şubesi